21-Gitti

13.2K 516 56
                                    

Multimedya da Naz Ölçal / Yoksun var 💜

Kafam karışık dedikçe evren beni çıkmaza sürüklüyordu. Kadir' in attığı mesajı tekrar okuyup kayıtlı olmayan numarasını Kadir diye kaydettim.

Zor olan karar verme işiydi.

Gitmeli miydim ?

İnsanoğlu çiğ süt emmiş diye boşuna demiyorlardı. Aldatmak kanına zehir misali işlenmiş insanın. Seviyorsun sevilmiyorsun. Gelinen değil , gidilen oluyorsun. Her zaman tekmeyi yiyorsun bir şekilde. Dünyaya gelişimiz bile ağlayarak değil mi ?
Peki biz ne bekliyoruz dönüşü acıdan başka bir şey getirmeyen dünyadan ?

Daha fazlası için acılara bile bağışıklık kazanmıyor mu bedenimiz ?
Daha fazla para , daha fazla makam , daha fazla şöhret ...

Hep daha fazlası istenirken bizi daha fazla seveni değilde neden acı çektireni severiz ?
Kalp nankördür ...
Akıl ise daha fazlası diye enjekte edilmiş kanımıza her geçen gün biraz daha karışan mikrop.

Bazen kalbimizin ikiye bölündüğünü hissederiz. Yarısı biri için diğer yarısı başka biri için atar sanarız. Yanılırız. Kalp asla bölünmez. Asla iki kişi için atmaz. Aşk ikilemde bırakılmak istemez , bu yüzden kalp hep tek taraflıdır. Gerçek aşk sevgilinin bütün kusurlarını görür ve sever... Aşk inanmanın şiiridir. Aşk şüphe etmez. Aşk kıskanmaz. Aşk iğrenmez. Aşk çirkin bulmaz. Aşk küçümsemez.

Yanılgımız beynimizin oynadığı küçük oyunlarla başlar. Ya o oyuna kapılırsın ya hissettiklerinin peşine takılırsın.

Ben beynimdeki tuzaklara takılmak istemiyordum. Nedeni çok açık değil miydi ?
Kazık yemekten bitap düşmüştü kalbim. O bile ikilemleri sorgular olmuştu. Doğru kişiye bile güvenemez hale getirmişlerdi yüreğimi.

Bu sefer öyle kolay olmayacaktı. Emir'i ya da Kadir'i kan pompalamak yerine sevgi gibi büyük bir yükü taşıyan yüreğim seçecekti. O kimi seçerse sonuna kadar o kişi için savaşacaktım.

Konaktaki izbandutları ' Emir' in yanına gideceğim , süpriz yapmak istiyorum kocama ' diye kandırıp parka gelmiştim. Oturduğum bankın karşısında kaydıraktan kayan minik çocuklar dikkatimi o yöne çekmişti. Kadir henüz yoktu. Ben yalanımı erken devreye sokmuştum. Kadir' i dinleyecek sonrada izbandutlar yalanımı ortaya çıkarmasın diye şirkete gidecektim. Vicdanım Emir' e ihanetim yüzünden nefes alamayacak duruma getirirken beni ben karşımda dünyanın acımasızlığını henüz fark edememiş çocukları izliyordum. Çocukken güzeldi her şey koşmak, oynamak ,konuşmak, gülmek...
Zaten sadece çocukken güler insan , diğerleri palavra. Çünkü insan büyüdükçe komiklere değil , acılara gülmeyi öğrenir aslında.

" gelmişsin " yanımdan gelen heyecan dolu ses karşımda umursamazca oyun oynayan çocuklardan bakışlarımı çekmeme yetmişti. Kadir yüzünde memnuniyetini belli eden bir tebessümle bana bakarken ben çoktan içimde yeşeren çelişkiye düşmüştüm.

Doğru mu yapıyorum ?
İki dakika yanında otursam anlardım zaten kimin için attığını kalbimin.

Kafamda dönüp duran soruya tek cevap karşımdaydı. Buraya kadar gelmişken vazgeçemezdim. Bir kere ihanetin çelmesine düşmüş ve düşürmüştüm. Geçmişimin hesabını sormadan kalkamazdım artık oturduğum banktan.

" evet geldim , doğrusu ne yalan uyduracağını merak ettiğim için buradayım " yanımdaki adama hafif dönerek bakışlarımı kolaylaştırdım. Yüzünden geçen her ifadeyi görmek istiyordum. İfadeleri geçmişimin şahidiydi , kaçıramazdım.

Kadir' in yüzündeki tebessüm yavaş yavaş kaybolurken ifadesi düzdü. Kahve gözleri donuktu. Ağzından çıkacak her bir kelimeyi büyük bir merakla beklerken yüzüm vurdumduymazlığını koruyordu. Konakta Ceylan hanımın laflarına karşı taktığım maske şuan karşımdaki adamdan kendimi korumak için takılmıştı.

M Ü B R E M |TAMAMLANDI |Where stories live. Discover now