14

5.1K 336 81
                                    

"Sen malın önde gidenisin. Ben sana diyecek bir şey bulamıyorum artık Zeynep ya. Furkan kim bilir nasıl sövüyordur sana şimdi."

Fizik kitabını kapatıp ellerimi şakaklarıma dayadım.

"Bir sus artık Eylül ya. Furkan'a aşıkmışım gibi davranmayı ve her yaptığımın yanlış olduğunu söylemeyi kes. Bunu hak ediyordu ve ben bunu yapmasam daha kötü hissedecektim."

"Bir daha asla konuşmayacaksınız. Şimdi daha mı iyi hissediyorsun?"

"Of!" diye bağırarak ayağa kalktım. "Bana ne yapacağımı söyleyen insanlardan nefret ediyorum."

Sınıftan çıkarak kantine inmeye karar verdim. Gerçekten sinirliydim çünkü yaptığımın doğruluğundan henüz emin değildim.

Furkan'la konuşmayı kesmem gerekiyordu belki de ve bunu yapmıştım, ama zamanla pişman olacağımı hissediyordum. Fakat konuşmaya devam etsem şimdikinden daha fazla pişmanlık duyacağımı düşünüyordum.

Başlarda normal olacaktı belki de hatta mutlu olduğumu bile hissedecektim ama birine yeniden güvenmeye çalışmak o kadar zordu ki. Zorluğunu geç korkuyordu insan bir kere.

Furkan'ı veya yaptığım şeyi düşünmeyi bırakıp kantinde tek oturan Kaan'ı görünce onun yanına ilerlemeye başladım.

"Naber?"

Kafasını fazla kaldırmadan göz ucuyla bana baktı. "Hayret, Furkan benimle konuşmana izin veriyor mu bari?"

Düşünür gibi yaptım. "Aslında hayır ama onu boş ver sen."

Gözlerini devirdi.

"Şaka yapıyorum, o kim oluyor?"

"Ben de onu anlayamadım gitti." dedi. Kaan'dan farkım olduğu söylenemezdi. Gerçi şu an hiçbir şeyim olmadığı kesindi.

"O gece Eylül'le beni öpüştürmeye çalışması falan... Saçma şeylerdi yani."

Kıkırdadım. "O saçma bir insan zaten."

Gözlerimi etrafta gezdirirken tam da Furkan'ın bir kızla haşır neşir olduğunu görmem çok mantıklıydı gerçekten.

Nefesimi sıkıntıyla vererek Kaan'ın bakışlarının da oraya dönmesini sağladım yanlışlıkla.

"Hala onu seviyorsun değil mi?"

Histerik bir kahkaha attım.

"Hala mı? Ben onu hiç sevmedim ki. Sevmememişim yani."

Beni dikkatle dinlemeye başladığında üstü kapalı da olsa anlatmak istediğime karar verdim.

"Ondan hoşlanmıyorum sanırım. Sadece son günlerde yaptıkları kafamı karıştırdı denebilir. Ama birinin asla değişmeyeceğinden eminsen ona karşı duyguların da değişmez. Ve Furkan değişmez, bak."

Gözlerim tekrar ona çevrildi. Burada oturduğumu bilse de dönüp bana bakmayacağını biliyordum.

"Başkasıyla olmasına kızmıyorum, yalnızca bana öyle davranmamalı. İnsan sonuçta, kendine engel olamayıp ikinci bir yalana daha inanabilir."

"İkinci bir yalan?" diye sorduğunda omuzlarımı silktim. Onun hakkında bu kadar detaya girmeye gerek yoktu çünkü o konu zaten çoktan kapanmıştı ve bir daha açılmayacaktı zannımca.

Bir an ne kadar çok Furkan'dan bahsettiğimi, bahsetmesem bile düşündüğümü fark ettim. Ona tekrar kapılmak isteyeceğim son şeydi. Ama ne hoş ki beni sevmeyen kişilerden kolayca vazgeçebiliyordum, bu da Furkan'a tekrar bulaşmayacağımın kanıtıydı.

seni kendime sakladım {2019}Where stories live. Discover now