23

4.2K 290 19
                                    

"Cidden hatırlıyor muydun? Neden beni süründürdün o zaman? Seni seviyorum deyip daha sonra sevmediğini fark ederek nasıl kaçarım diye mi düşündün?"

İşte, sakladığı yüzünü yeniden ortaya çıkarıyordu.

"Bunu okulda konuşmak istemiyorum, uygun bir yer değil."

"Nerede konuşursak konuşalım, bu konu değişmeyecek. Beni tekrar bırakman, üstelik daha tutmamışken bunu yapman, değişmeyecek."

Gözlerimin her gereksiz yerde dolmasından nefret ediyordum. Onun için ağlayamazdım işte, o onun için dolan gözleri bile hak etmiyordu.

"Bana olan hislerin de değişmeyecek." dedi kendinden emin bir şekilde.

"Sana olan nefretimin hiçbir şekilde değişmeyeceğine emin olabilirsin."

"Hayır, sen bana aşıksın."

İtiraz etmeyi o kadar çok istedim ki. Onun karşısında bu kadar çaresiz kalmak, kelimenin tam anlamıyla nefret ediyordum.

Ağlarsam veya sesim titrerse güçsüz görünürdüm. Zaten güçsüzdüm, ama bunu kimsenin bilmesine gerek yoktu.

Bu yüzden konuşmadım. Lavaboya gidip sakinleşmek daha cazip gelmişti.

Gerçekten, bir insanın aldığı nefes bile yalan nasıl olurdu? Bana o kadar sahte geliyordu ki her şey.

"Sevmiyorsan neden öyle söyledin ki?"

Ağzımdan kaçan bir hıçkırığa engel olamamıştım. Elimle ağzımı kapattım ve gözlerimi sonuna kadar açarak dolmasını engelledim.

Şimdi değil, hiçbir zaman değil. Onun için ağlayamazsın.

seni kendime sakladım {2019}Where stories live. Discover now