"Ya oğlum arayın Furkan'ı sakın erken geleyim falan demesin, daha balonlar bile hazır değil."
Karşımdaki bir deste insana gözlerimi dikmiş, elimi belime yaslayıp konuşmaya başlamıştım. Herkes ben yine lider edasıyla ulusa seslendiğim için gözlerini devirmeye başlamıştı bile.
"Aradım yarım saat önce, playstationdaydı. İki saati var rahat."
"Hm," deyip gözlerimi kıstım. "O zaman hadi pamuk eller iş başına!"
Onları kafenin dört bir yanına dağıtırken, kendim girişe en yakın yere oturmuş Furkan'ı kontrol ediyordum.
Zeynep: Ne yapıyorsun bebiş
Annesinin ölümünden bu yana hiçbir doğum gününü kutlamamıştı. Onu zorlamak istemiyordum ama iki yıl geçmişti üstünden; büyümüştük bir şekilde beraber, tanıyorduk birbirimizi, birbirimiz için bir şeyler yapmak istiyorduk. Ben, ona özel olduğunu hissettirmek istiyordum.
Furkan: Playstationdayım canım sen
Ha bir de; gerek yaşı, gerek yaşadıklarından dolayı oldukça olgunlaşmıştı, bu atlayamayacağımız bir noktaydı.
Kötü bir şey miydi? Yani, henüz bir zararını görmemiştim.
Zeynep: Sıkılıyorummmmm
Furkan: ):
Furkan: Dört güne buradasın (;
Ben size tatile gittiğimi, ama Furkan beni hala tatilde sanarken aslında geri dönüp ona sürpriz doğum günü hazırladığımızdan bahsetmemiştim değil mi? Kusura bakmayın, heyecanlıyım da biraz.
Zeynep: Orası belli değil daha ya
Furkan: Nasıl ya
Furkan: Hayır ya hayırrrrrrrr
Furkan: Daha fazla sensiz bir dünyaya katlanamam
Zeynep: Ahaşaşjgkfşakajald
Zeynep: Kıyamamm
Furkan: Kıyıyorsun baya
Furkan: Neyse ben oyundayım taöam mı
Furkan: Çıkıva yazarım
Zeynep: Ok
Telefonu bırakıp ayağa kalktım ve arkadaşlarımızın yanında dolaşmaya başladım.
"Sonunda geldin kanka, bir an tüm işi bize yaptıracaksın sandım."
"Öyle yaptıracağım zaten kanka," dedim Oğuz'a dönüp. "Yanlış yapmayın diye dolanıyorum."
Göz devirip seslice nefesini üfledi ve masalara bardakları getirmeye devam etti.
Mekanı hazırlamak bitip iş pasta beklemeye geldiğinde hepimiz bitmiş bir şekilde masalara atmıştık kendimizi. Tabii benim bitkinliğimin sebebi sabahın beşinde otobüs yolculuğu yapıp geri uyumamış olmamdı ama olsun.
Furkan oyun bitince yazacağını söyleyip hala yazmadığı için merak etmiştim. Bir de unuttuysa ve gelmek üzereyse bu şekilde her şey meydandayken karşılamak istemezdim.
Zeynep: Bitmedi mi oyun ya
Zeynep: Kaç saattir yazmadın
"Yazdım Furkan'a bakalım."
On beş dakika geçmişti, sipariş ettiğimiz doğum günü pastası -aslında normal bir pastaydı- gelmişti ve onu ayarlamamız, mumları yerleştirmemizle birlikte yarım saati de devirmiştik.
Zeynep: Oyuna bak arkadaş mesajlarımıza baktırmıyor
Zeynep: Gelince göstereceğim ben sana
YOU ARE READING
seni kendime sakladım {2019}
Short Storybu normal bir hikayedir #2 in short story march 2, 19