(Korku hikayeleri)

Kayıp

Kardeşimin kaybolalı 3 yıl olmuştu ama ondan ne bir iz ne de bir haber vardı.Öldüğüne ya da öldürüldüğüne emindik ..Ta ki o mektup gelene kadar mektupta : kardeşimin el yazısıyla yazılmış küçük bir not yazılmıştı : şöyle yazıyordu :abla beni kurtarman için yalnız 7 günün var ,lütfen abla bul beni ,ben yaşıyorum ,sen benim nerde olduğumu biliyorsun ,iyi düşün abla ,seni seviyorum yazıyordu...

Belki de gerçekti, bu mektup inanmak istiyordum bugunle birlikte son 1 gün kalmıştı ,ama ben kardeşimin gerçekten nerde olduğunu bilmiyordum ,nerde olabilirdi ki ,onun en sevdiği yerler baktım ,okula ,parklara kütüphaneye ,arkadaşlarına ,şehrin dışına ama bu yerlerde yoktu ,kardeşim nerde olabilirdi ki ...

Ya da mektubu tekrar okumaliydim ,mektubu tekrar okudum ,ama kardeşim bana bir şifre gibi bir şey yazmıştı , bazı kelimeleri eksik yazmıştı ,bu yazdığı eksik kelimelerdeki harfleri birlestirdiğimde ortaya çok garip bir şey çıktı mektubu bulduğunda sakın beni arama ,eğer arayıp da beni bulursan çok üzüleceksin yazıyordu ve beni bu kez sobeleme yazıyordu.

Evet bulmuştum ,sobelemek...Kardesimle birlikte eski evimizde sürekli oyun oynardık o daha kaybolmadan önce o evde sürekli ,bodrum katındaki küçük bir sandığın içine girer ve bulmamı beklerdi .Hemen o eski eve gittim ,başka insanlar yaşıyordu ve çok rica ettim ,beni eve aldılar hemen bodrum katına gittim .Sandığı actim kardeşim ölmüştü.Çürümüştü bütün vücudu boynunda pembe bir şal gibi bir şey vardı ,muhtemelen bununla bogulmuştu ,ama bu şal bana bir yerden tanıdık geliyordu .Bu Kardeşimin ,kız arkadaşı Jennifere aitti ,evet hatırlıyorum kardeşim kaybolmadan önce ,eve Jennifer gelmişti ve onunla oyun oynuyorlardı.Bunu yapan o Jenniferdi.Ama nasil olur ???

Koşarak bodrum katından çıktım ve Jenniferin yanina gittim ,yanimada o pembe şalı almıştım.Ona hiçbir şeyi belli etmeyerek konuşmaya çalıştım..
Ve ona biraz ölen kardeşim Tomdan bahsettim , Jenniferin sesi titremeye başladı , ...Bilerek şalı yere düşürdüm ve şalı görünce ,ağlamaya başladı .Bu şalı toma vermiştim ,ama o kendini boğdu öldürdü ,ben boyle olsun istemedim dedi.Ben ona hiç zarar vermedim dedi.O mektubu da sana 3 yıl sonra vermemi istedi ...

Bunları dediğinde Jennifer gerçekten ağlıyordu ,doğruları söylüyordu sanki..Ve daha fazla dayanamayip ,yanimdan koşarak uzaklaştı ama giderken yere bir şeyini düşürmüştü bu ,ağır psikolojik hastalarda kullanilan ilaçlardı ,Jenniferdi ,her şeyi yapan Jenniferdi ,onu öldüren Jenniferdi ,oraya koyan yine Jenniferdi ,çünkü Jennifer kardeşimi ilaclar yüzünden tehdit olarak görüyordu ,o her zaman kardeşimi o sandığa kendisi koyuyordu , o şalı ise bilerek takmıştı ve her oyun oynadigimizda o şali takardi ,uygun bir zaman arıyordu sadece ....