7.3

54.1K 2.7K 872
                                    

Darkgghost darkgghost nasılsın
Burnun kapıya kısılsın
Eğer yebe atmazsan
Pantolonun çart diye yırtılsın

:))))))

İyi okumalar...

Çok öpt<3





Of dostlarım, of! Ben bunlarla ne yapacaktım?

Sıkıntım hat seviyeye geldiğinde bıkkınca nefesimi dışarı verip bakışlarımı hemen yanı başımda oturan Egemen'e çevirdim. Yüzünün haline bakılacak lunursa onun da benden geri kalır yoktu. Ona bakmamla bakışkarı usulca beni bulduğunda dudaklarımı büzüp, yüzümü her an ağlayabilirmişim gibi bir hale soktum.

Yandan karşımda sabahtan beri tartışmakta olan Poyraz ve İrem'in üzerinde kısa bir an gidip geldiğinde geri Egemen'e döndüm ve sesimi çıkarmadan "sıkıldım!" diye dudaklarımı oynattım.

Egemen'in bakışları kısa bir an dudaklarıma kaydığında ağzımı okumuş olmalı ki dedigimi kısa sürede anlayıp minik bir gülümseme yerleştirdi yüzüne. Usulca nefesini dışarı verdiğinde bana katıldığını belirtmek ister gibi o da sessizce dudaklarını kıpırtatıp "ben de!" diye söylendi. Herhangi bir şey yapamayacak kadar bitik halde olsam da ona gülümsedim.

Can sıkıntımı ve artık saymayı bırakacak kadar uzun geçen dakikalardır işitmekte olduğum tartışmayı hesaba kattığımızda ruhen çökmüş bulunmaktaydım, dostlarım. Cidden, biri beni buradan hemen şu an, şu dakika, şu saniyede çekip kurtarmalıydı! Daha fazla bu işkenceye dayanabileceğimi sanmıyordum, ki karşımda son sürat kavgalarına devan eden bir çift insan tanesinin bu tartışmaya son vermek gibi bir niyetleri yok gibiydi!

Uzun soluklu bir nefes alıp aynı hızla geri dışarı verdim.

Geçen gün, gecenin bir vakti, Poyraz ve İrem'in rutin hale gelen aylık kavgalarını yapmaları üzerine hiçbirimiz bu konu üzerine fazla düşmemiştik. Açıkcası hepimiz her zamanki gibi ilk baş kavga edip en sonunda buna daha fazla dayanamayıp barışacaklarını sanmıştık. Sanmıştık sanmasına ama ne yazık ki bu sefer tahminimiz doğru çıkmamış, hatta çıkmadığı gibi de aralarındaki mevzu günden güne daha da artmıştı!

Birkaç gün kendi aralarında halletmeleri için herhangi bir girişimde bulunmadık. Fakat geçen günlere rağmen halen bir çözüm yolu bulamamalarından ötürüdür ki en sonunda bu işe bir el atmamız gerektiğine karar kılmıştık. Yani dostlarım siz de biliyorsunuz ki mükemmel ötesi bir dosttuk biz! Ve dedik ki, yeter ulan dingiller canımızı daha fazla sıkmadan barışın artık!

Şaka! Tabii ki öyle bir şey dememiştik yahu! Ama yine de günlerdir aynı ortamda bile zor bulunan bu ikiliyi buraya, bir araya getirmek için, ayrı bir güç sarf etmiştik orası doğruydu şimdi! Poyraz'ı getirmek Egemen ve Can'a; İrem'i getirmek ise Ece ve bana düşmüştü. Zaman ve mekan saniyeler içinde hazırlandığında ise geriye bu ikiliyi getirmek kalmıştı, ki nihayet sorunsuz bir şekilde bunu da hallettiğimizde ise şu anki durumumuza geldik.

Şu an içinde buluduğum durumu kısa bir gözden geçirdiğimde ve özellikle işittiğim kavgayı göz önüne aldığımda bir an, acaba yapmasa mıydık, diye pişmanlığım gün yüzüne çıktığında onu hemen yok ettim. Öhöm, ben iyi bir arkadaşım dostlarım! Hemen ne deler bilirsiniz. Yuva yıkanın yuvası olmazmış! Ucundan kıyısından birazcık kendime de dokundurmuş olabilirim ama dikkat çekerim ki asıl mevzu bizimkilerdi, kesinlikle ben değildim! Asla!

YANLIŞ NUMARA | TEXTING *Tamamlandı*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin