Bölüm 7

164 108 5
                                    

... YAZARIN DİLİNDEN...
Poyraz yanınıda uyuyan sevgilisinin ne kadar kendini yanlız hissettiğini anlamıştı ve hemen harekete geçmesi gerektiğini biliyordu. Şuanda ona iyi gelecek kişinin kendinden başkası olmamasını istese de Hakan gerçekten onun için iyi bir dost olup onunla ilgileneceğini düşünüyordu. Sera'nın uyuduğundan emin olduğunda telefonu eline alıp Hakan'ın numarasını çevirdi.

"Efendim."

"Benim."

"Ne istiyorsun?"

"Sera'nın yanında olmanı bir süre için."

"Neden bunu yapayım görevimi tamamladığımı söylemiştim bana."

"Çünkü sana ihtiyacı var."

Diyerek odanın kapısından Sera baktı.

"Tamam gelirim ama beni şü saçmalama davanıza dahil etmeyeceksin."

"Kabul. Sera'nın seni tehlikeye atacağını düşünmüyorum. Bir zaman sonra kendi isteyecektir gitmeni."

Dedikten sonra buluşacakları adresi atmıştı. Ertesi gün olsuğunda Sera,  uyandığında sımsıkı sarılan Poyraz'ın kollarınını kaldırarak ayaklandı ve pencerenin kenarına geçip dışarıyı izlemeye başladı. Saklanmak çok saçma geliyordu ona bir an önce atak yapmalı ve iki tarafıda bu saçma kavgada vazgeçirmesi gerekiyordu. Arkasından sarılan Poyraz'ın ellerini sıkıca tutmuş ona doğruyu kendini çevirmişti.

"Bir daha burada kalamam."

"Sevgilim sana bir süprizim var sevineceğini düşünüyorum."

Poyraz sarılmayı bırakıp mutfağa geçti ve atıştırmalık birşeyler hazırlayarak Sera'nın düşüncelerden biraz da olsun kurtulmasını ağlamaya çabaladı. Telefon gelen mesaj sesi ile ikiside telefona odaklanmış gelen mesajı Poyraz okuduğun da yüzümne gülümseme yerleştirdi.

"Ne oldu.?"

"Hiç sana süprizim var demiştim hatırladın mı?"

"Evet."

"Hadi gidiyoruz."

Diyerek Sera'yı kaldırıp evden çıkardı. Arabaya bindiklerinde yüzünün asıklığını fark etti.

"Mutlu olacağını düşünüyorum."

Cevap vermemişti. Sadece düşünüyor bu kaosa nasıl engel olacağını bilmediğim içini kemiren düşüncelerden alamıyordu kendini.   Evden çıkalım yarım saat olmuştu gelecekleri yere ulaştıklarında, Poyraz arabanın arkasındaki siyah siviti Sera'ya uzatmıştı.

"Bunu giymelisin. Seni kimsenin tanımaması gerek."

Hiç konuşmadan üzerine geçirdiği siviti  giydiğinde, Poyraz yanağına dokunarak

"Sera gözlük ve şapka da takmalısın."

"Tamam başka ne yapayım alt tarafı r süpriz yapacaksın ve beni çok darlıyorsun."

"Yüzünü herkes biliyor dikkatli olmalıyız unutma."

Poyraz'ın uzattığı şapka ve göxlüğü taktığında Sera'nın hafif pembemsi dudaklarını öpmemek için kendini zor tutuyordu.

"Hadi inebiliriz artık arabadan."

Arabadan indiğinde etrafına bakyor süprizin ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.

"Sera."

Hakan'ın sesini duyduğunda arkasını dönüp gerçekler mi diye kontrol etmişti. Ona sarılan kocaman kollarıyla sıkıyordu.

"Seni özledimm."

"Neden geldin buraya?"

"Beni özlediğini düşünmüştum."

SERA.. 2Место, где живут истории. Откройте их для себя