64.BÖLÜM

125 5 1
                                    

Gözlerimi hastane odasında açtım. Başıma gelenler gözümün önünden film şeridi gibi geçti.

Ağlamaya başladım. Yine mi ölmemiştim. Daha fazla yaşamak istemiyordum ben. Daha fazla acı çekmek istemiyordum.

Gözüm kolumdaki seruma takıldı. Sinirle kolumdan çekip çıkardım serumu. Kolum kan içinde kalmıştı. Bedenimdeki acılar umrumda değildi.

Yataktan zorlanarak doğruldum. Bacağım sargıya alınmıştı. Ama o kadar da kötü değil gibiydi. En fazla birkaç tane diş izi olmalıydı sargının altında. Ama karnım için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Karnıma hareket etmemle aynı anda bir sürü iğne batırılmış gibi ağrı saplandı. Acıyla birkaç saniye hareketsiz kaldım.

Kurt saldırısında karnıma darbe aldığımı bile hatırlamıyordum.

Sargıdaki ayağıma yüklenmemeye çalışarak ayağa kalktım.

Sonunda kendime gelince yavaş adımlarla kapıya doğru ilerledim. Kapıyı açıp çıkışı bulmaya çalıştım. Yanımdan geçen herkes bana bakıyordu. Bir hemşire yanıma gelip "Hanımefendi burda ne yapıyorsunuz? Odanıza dönün. " dedi.

Kolumu elinden kurtarıp "Kendi işine bak sen." dedim sinirle.

Kadına aldırış etmeden yürümeye devam ettim.
Burada kalmak istemiyordum.

Sonunda çıkışı bulunca olabildiğince hızlı olmaya çalışarak çıkışa ilerledim.
Karşıma yine aynı hemşire ile bir doktor çıkınca yanlarından geçecektim ki doktor "Bakın bu durumdayken sizi bir yere göndermem. Lütfen zorluk çıkartmayın." dedi.

"Beni kimse zorla burada tutamaz. Önümden çekilin." dedim sinirle.

Doktor başını olumsuz anlamda sallayıp karşımda dikilmeye devam etti.

Sinirle yanından geçip çıkışa doğru ilerledim. Güvenlik de doktorun emriyle önümü kesince çığlık atmamak için kendimi zor tutum.

Güvenliği itip geçmeye çalıştım ama ben ne kadar direnirsem o kadar üzerime geliyorlardı. Biraz daha zorladım şansımı. Ama nafile kollarımdan tutmuş bana engel oluyorlardı.
Tâki kolumda hissettiğim acıyla görüşüm kararır ve bedenim hissizleşirken gözümün önünde Derek'in hayali duruyordu.

****

Yine ve yine gözlerimi hastane odasında açtım. Sinirden gözlerim dolmaya başladı. Burada kalmak istemiyordum. Ben iyi olmak istemiyordum. Yataktan doğruldum. Yine ve yine elim koluma takılı seruma gitmişti ki bir el elimi tuttu.

Odada tek olduğumu sanıyordum . Kafamı kaldırıp Barnas'a baktım.

"Bana engel olmaya kalkma Barnas. Burada 1 saniye bile kalmak istemiyorum. " dedim.

"Buradan bir yere ayrılamazsın. Kendini boş yere yorma." dedi.

"Yeter artık ya. Bana emir vermekten vazgeç artık. Ben senin aklınla hareket etmiyorum. Şimdi bana engel olma." dedim sinirle.

"Sana emir veriyorum Eva. Sadece senin iyiliğini düşünüyorum. Lütfen zorluk çıkarma." dedi.

Bu böyle olmayacaktı. Barnas benim buradan çıkmama asla izin vermezdi. O yüzden suyuna gitmeliydim.

Başımı usulca sallayıp "Tamam. Buradan gitmeyeceğim ama bana ne zaman taburcu olacağımı söyle." dedim.

"Bana söz ver ben gelene kadar bu yataktan kalkmayacağına." dedi.

Başımı sallayıp "Söz. Nereye gidiyorsun?" diye sordum.

"Doktorun yanına . Uyandığını haber vereceğim." dedi.

AVCI (Tamamlandı)Kde žijí příběhy. Začni objevovat