winter bear ❦ Jung Jaehyun

℘/𝑒𝓅.17

色の調和

Haejen ne zamandır tuttuğu nefesini rahatlıkla verirken parmaklarının uyuştuğunu hissetmişti. Püskülleri farklı renklerle harmanlanmış fırçayı palete bırakırken dirseğinden bir ses gelmişti.

Tuvali bitirmek sonunda onu dünyaya döndürmüştü. Bir uykudan uyanmış gibi hissederken etrafına baktığında herkesin yorgun bir şekilde dağıldığını görmüştü. Gülerek bayan Myoi'ye seslendiğinde hencecik yanına gelmişti kadın. Öğrencisine övgülerini yağdırırken Haejen de mahçupça gülümsemişti.

Yavaş yavaş salonu terk ederken tüm klüp üyeleri etrafı iyice kontrol ediyordu. Sergiyi mahvedecek minicik bir prüz olabilirdi. Haejen de bitirdiği tabloyu üzerinde 'eksik' yazan duvara astığında neredeyse herşey tamdı. Kocaman salondan çıkıp arabaya doluştuklarında okula doğru yol almışlardı.

Normalde gürültülü geçen araba yolcuğunu, yorgunlukları çalmıştı. Yarım saate kalmadan okula geldiklerinde Haejen neredeyse uyuyacağını hissetmişti.

Kapının gürültülü sesi Haejen'i kendine getiriken yavaşça arabadan inmişti. Eve gitmeyi planladıkları için Mina'yı çok beklememek adına acele hakimdi hareketlerine. Sonunda okula girebilmişti.

Haejen okula girerken onu gören ve rahatlamış bir çift gözden habersizdi. Oğlan okul çıkışından beri onu bekliyordu. Genç kız geç kaldığı için korkmuştu.

Haejen en sonunda sınıfına geldiğinde çantasından eskiz defterini çıkarıp arkada kalan sayfaları açmıştı. Zaten ezberlediği satırlarda göz gezdirirken masanın üzerine yapışmış kağıdı aldı.

"Then all the bad days, they're nothing to me"

Küçük şerit şeklindeki kağıdı özenle deftere yapıştırdığında son bir kez göz gezdirmişti. Bunları saklaması gerektiğini düşünüyordu.

Defterin kapağını kapatıp çantasının derinliklerine gönderirken ceketini de alıp sınıftan çıkmıştı. Koridoru hızla geçip herdivenlerden inerken giriş kapısında onu bekleyen Mina'yı gördü. Gülümseyerek yanına hızla ulaştığında eve gitmeye hazırlardı.

❝ ℵ ❞

Haejen gece lambasının loş ışığı eşliğinde yatağında bağdaş kurmuş bir şekilde dümdüz duvara bakıyordu. Eve geldiğinden beri aklını kurcalayan fikri hayata geçirmemek için kendi ile savaşıyordu. Öğleden yatma saatine kadar aklını bir şekilde meşgul etmeyi başarsa da gece uyutmamıştı genç kızı.

Nefesi yavaş yavaş hızlanırken kendini daha fazla bastıramıyacağını anladı. Ayağa kalkıp hızla dolabının yanında duran kar beyazı tuvali aldığında boyalar ve fırçalarala birlikte masanın üzerine yığmıştı.

Önüne gelen saçlarını kulağının arkasına atıp tuvali duvara yaslamıştı. Eskiz defterini çıkarıp ezbere bildiği sayfayı açarken yarım kalan portre ile karşılaşmıştı. Gözleri ile keskin yüz hatlarını tararken aklına kazımaya çalışıyordu.

İlk önce tuvale taslak şeklinde bir iskelet çizip hafifçe renklendirirken paletini gerekli boyalarla donatmıştı. Sanki daha önce hiç resim çizmemiş gibi heyecanı tüm vücudunu sararken  sonunda dayanamayıp ilk fırça darbesini vurmuştu.

iyi okumalarღ

medyaya aslında Haejen'in çizdiği portreyi koyacaktım ama hem istediğim gibi çizilmiş bir resim bulamadım hem de hayal gücünüze mani olmak istemedim💗

love y'all