08

767 105 59
                                    

Emir Kayaalp.

Dudağımdan akan kanı elimin tersiyle silerken yürümeye devam ettim. Omuzlarımı hareket ettirip kıtlamasına sebeb olurken güvenlik kontrolünden geçip görüş için ayrılan yere ilerledim.

"Naber anne?" dediğimde kaşlarını çatarak bana baktı.

"Görüş saatlerine geç kaldığın yetmezmiş gibi yüzün gözün patlamış geliyorsun." diye kızdığında gülümseyip yanağından ufak bir makas aldım.

"Köpekler paçamı salmıyor." Köpek dediğim Erkam piçiydi. Okulda yaptıkları yetmezmiş gibi kuytuda kıstırıp bir şey yapabileceğini sanmıştı.

En son yerde kan kusuyor olması dışında bir sorun yoktu.

"Ne zaman saldı ki zaten?" dediğinde karşısında ki sandalyeye oturup arkama yaslandım.

"Basketbol takımına girdim." dediğimde şaşkınca bana baktı.

"En son okuldan atılmamış mıydın oğlum sen?" dediğinde omuzlarımı silktim.

"Serhat beyciğimizin okuluna geçtim ya. Sağ olsun o da rahat bırakmadı beni. Direkt fırlattı basketbol takımına." sözlerime karşılık elimin üzerini cimciklediğinde elimi kendime çektim. "Tamam Serhat bey baba derim."

"Emiiir.." imalı imalı kızdığında bu haline güldüm.

"Okul müdüründen baba olur mu anne ya? Hangi kafayla evlendin sen?" diye dalga geçtiğimde sabır çeker gibi tavana baktı.

"Kusura bakma oğlum o an bunu pek düşünemedim. Bir daha ki sefere babanı sen seçersin." dediğinde kaşlarımı çattım.

"Vazgeçtim. Seçmiyorum baba falan bu öncekinden iyi." dediğimde bu halime gülmüştü.

Öz babam ile boşandıktan sonra okul müdürü Serhat ile evlenmişti annem. Öz babam biraz sorunlu bir insandı, en son annem ondan boşanıp başkasıyla evlendiğini öğrenince evi silahla basmıştı.

On yaşında falandım. Sarhoş olmuş ateş ettiği yere bile bakmadan kurşun sıkıyordu. Annem telaş yapmadı. Dimdik karşısında durup onunla boğuşurken silahın patlaması sonucu o adam öldü.

Ölmesi içimde bir şeyi değiştirmedi ya da tek bir an bile üzülmedim. Annem ile bana dünya üzerinde ki cehennemi yaşatmıştı.

Serhat'a baba derdim. Öz evladı olmasam bile öz babamdan fazlasını vermişti bana. En azından annem hapishanedeyken hiçbir zaman fazlalık gibi hissetmemiştim.

"Serhat bir kızdan bahsetti bana dün telefonda." dediğinde dikkatimi ona verdim. "Bütün parasını yardıma ihtiyacı olan birine vermiş kız düşünebiliyor musun?"

Kaşlarım çatıldı. "Ne alaka kız şimdi? Anne ben buraya gelmişim sen kızdan bahsediyorsun. Ben gelmim o kız gelsin istersen?" dediğimde şuh bir kahkaha attı.

"Hemen de atarlanırmış." bir anda ellerini yanaklarıma koyup sıkmaya başladığında somurtarak ellerinden kurtuldum.

"Anne! Yapma insanların içinde!" diye kızdığımda gülmemek için dudaklarını dişledi.

"Ay napayım Emir? Zaten ayı kadar oldun istesen de sevemiyorum ki!" dediğinde gülüp elini tuttum.

"Tamam tamam kızma. Söyle ne anlattı babam?" sözlerime ışıl ışıl gülümseyip derin bir nefes aldı.

"Sizin okulun çalışanının kızı mı ne kanser olmuş heralde. Kız bir anda tak diye para vermiş adama. Az buz bi para değil he! Otuz bin mi kırk bin mi neymiş. Hiç umursamamış." ardından gözlerinde hüzün gördüğümde kaşlarım çatıldı. "Adam kızın başını okşayınca kız ağlamış biliyor musun?"

Kim Ölü Kim DiriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin