19. Bölüm

57.3K 3.4K 484
                                    

Kafamı kaldırmaya çalıştım. Şu an bir evdeydim. Değişik bir evde. Başım çok ağrıyordu. Ayağa kalkmaya çalıştım. Fakat yapamadım. İki elimi başıma götürdüğümde alnımda ve kafamın arkasında bezlerin yapışmış olduğunu anladım. Birden içeriye sesler gelmeye başladı. Sesleri ayırt edemiyordum. Birkaç kişi mi konuşuyordu? Savaş mı oluyordu yoksa? Kurşun sesleri bile geliyordu. Ellerimi kulaklarımda kapattım. Ne oluyordu?!

Birden karşıma iki genç çıktı. Biri beyaz bir önlük, diğeri ise siyah ceket ve pantolon giymişti.

''Sen!'' Beyaz önlüklü genci göstermiştim.

''Ne yaptın bana?''

''Gece, sakin ol. O iyi.'' Siyahlı çocuk konuşmuştu.

''Sakın bir adım bile yaklaşma! Kimsiniz siz?!''

''Geri çekil!!''

''Hey, sana bir şey yapmadım.''

''Git başımdan!''

Ellerimi kulaklarımda birleştirip yere çömeldim. Yanaklarımdaki ıslaklık, ağladığımı gösteriyordu. Gözlerimi sıkı sıkı kapatmıştım. Birden birinin yanıma geldiğini hisettim.

''Sakin ol, Gece. Yok hiçbir şey.''

''Git yanımdan! Kimseyi istemiyorum!''

''Ama cidden bir şey yok. Sadece aç gözlerini.''

''Açarsam ne olacağını biliyorum. Git başımdan!''

Birden yanımdaki her kimse kalktı.

''Gözlerini açmıyor bile! Ne oldu ona!''

''Kutay, beyin travması geçirmiş. Hemen sağlıklı olmasını bekleme.''

''Peki neden öyle diyor?''

''Onu bilmiyorum.''

''Orada salak gibi dikilmeyi bırakıp bak o zaman!'' Çok sinirli çıkmıştı bu ses. Ama hala aklımda düşünceler vardı. Ne oluyordu bana?

''Gece, ben iyi bir insanım. Sana kötü bir şey yapmayacağım. Ama bana izin vermelisin.'' Masum çıkan bir ses, gelmişti yanıma.

''Senin de bir katil olmadığını nasıl anlayayım?''

''Ben katil değilim. Burada katil yok. Ama o gördüğün görüntüleri istemiyorsun değil mi?''

Birden bir eli omzuma değdi. Birden çekildim.

''Yiğit. Dokunmadan da yapabilirsin.''

''Karışma, Kutay. Yardım etmeye çalışıyorum sadece.''

''Tamam, yap hadi.''

''Tanrım.. Başım çok kötü...''

''Ben neredeyim? Siz kimsiniz? Ne oluyor burada?''

''Gece, beni tanımadın mı?''

''Kimsin ki tanıyayım?''

''Sanırım.. Hafızasını.. Kaybediyor, Kutay.''

''Ne zaman gelecek peki?''

''O ona kalmış. Ona her şeyi hatırlatmak senin görevin. Hafızasını kaybetmesi geçici de olabilir kalıcı da unutma. Kendini sevdir ve her şeyi geri öğret ona.''

''Bunu yapacağım. Merak etme, Yiğit.''

''Ağrı kesici filan bırakıyorum. Ufak bir sorun bile olsa beni ara. Hemen gelirim.''

Blackened|SimsiyahWhere stories live. Discover now