Bir İtalyan'la Aşk ( KİTAP OLDU )

GÜRÜLTÜSÜZ EV

Cengiz Bey şirketten içeriye girmiş sadece kendisinin kullandığı ve personelin kullanması yasak olan asansörüne binmişti. Odasına çıktığında ilk önce sekreterini çağırıp bir kahve getirmesini istedi çünkü dün eğlenceli bir gece geçirmiş fakat hala kendine gelememişti ve kafasının tekrar yerine gelmesi için koyu bir kahveden medet bekliyordu çünkü bu gün bir çok toplantısı ve görüşmesi vardı. Sekreteri Reyhan Hanım elinde not defteriyle içeriye girdi.

-Günaydın Cengiz Bey hoş geldiniz.

-Pek hoş bulmadım Reyhan çünkü başım çatlayacak gibi ağrıyor dedi ve elleriyle şakaklarını biraz ovdu. Personelden bir kadın içeriye elinde bir tepsiyle girdi.

-Buyurun efendim kahveniz ve suyunuz başka emriniz var mı? Cengiz Bey kahvesine uzanırken kadın personele eliyle gitmesini işaret etmişti.

-Anlat bakalım Reyhan bu gün en önemli işlerden başlayalım çünkü burada fazla kalmadan kaçacağım.

-Cengiz Bey en önemli mesele derken aklıma geldi. Sizin İtalya'dan gelen desen tasarımcınıza hala bir ev bulamadık ve bu sabah yine şikayet ederek bağırıp durdu.

-O işle Betül Hanım ilgileniyordu, neden işini yapmıyor bu kadın? Hemen çağır onu buraya ! Ah nelerle uğraşıyorum dedi Cengiz Bey ve Reyhan tam kapıdan çıkarken ona seslendi.

-Reyhan bana bir ağrı kesici yolla çabuuuk !!

-Tabi Cengiz Bey hemen dedi Reyhan ve masasına otururken de kendi kendine konuşuyordu. ''Sanki ben dedim o kadar zıkkımlan diye bu patronlarda iş eğlenceye geldi mi parayı savuruyor işçilere zam konusunda ise elleri ceplerine gitmiyor'' dedi ve sonra kendi çantasındaki bir kutu ağrı kesici paketini çıkardı ve bir tane keserek avucuna aldı bardağa su doldurdu sonra Cengiz Beyin odasına kapıyı tıklatarak girdi ve elindekilerini bırakarak çıktı.

-Betül Hanım sizi Cengiz Bey odasına çağırıyor.

-Neden Reyhan?

-Bilmiyorum Betül Hanım galiba şu İtalya'nın ev meselesi için

-Off başımıza belamı yoksa işçimi aldık belli değil dedi ve oturduğu sandalyesinden kalkarak patronun odasına girdi.

-Buyurun Cengiz Bey beni çağırmışsınız.

- Gel Betül gel...Şu İtalya'nın ev işini halledememişsin.

-Cengiz Bey, ona bir çok ev gösterdik beğenmiyor ya ev büyük yada uzak diye şikayet ediyor, bir de ezberlemiş gürültü gürültü diyor. İstanbul da gürültüsüz yer var mı? 

-Tamam Betül bana mazeret uydurma zaten çok başım ağrıyor. Git şu işi hallet biliyorsun bu adama ihtiyacım var. Hadi hadi dedi Cengiz Bey ve eliyle git işareti yaptı. Betül Hanım sinirlenmiş fakat patrona belli etmemişti ve bütün sinirini şimdi aradığı emlakçısından çıkarıyordu. 

-Kenan Bey daha benim istediğim gibi bir ev bulamadınız mı? Yoksa siz para kazanmak istemiyor musunuz?

-Hiç öyle şey olur mu Betül Hanım tabi ki de istiyoruz fakat sizin Şuu adı neydi Bey var ya ev beğenmiyor.

-Onun tek istediği şey sessiz ev, başka bir şey istemiyor ki adam.

-Bir oda dediniz siz, gösterdiğim şu apart odayı beğenmedi.

-Orada gençler çok yüksek sesle müzik dinliyormuş.

-Birde Emel Hanımın evini buldum size aydınlık güzel bahçeli, onun evinden de üç ayda taşındınız kadına mahcup oldum valla.

-Kenan Bey bahçede çocuklar varmış ve çok gürültü yapıyorlarmış bu adamın sessizliğe ihtiyacı var başka türlü çalışamıyormuş beni anladınız mı?