8 | we need to talk, important.

8.3K 834 1K
                                    

sabah yeji zar zor uyanmış, günlük işlerini hallettikten sonra evden çıkmak için kapıya doğru ilerlemişti, abisini görmek istemiyordu şu an tek isteği ona gözükmeden evden çıkmaktı.

"küçük hanım, bu ne acele?" abisinin sesini duymasıyla içinden bir küfür savuşturmuştu onu gerçekten görmek istemiyordu, her an sinirden üstüne saldırabilirdi. "okula gidiyorum." demişti sakin ve soğukkanlı olmaya çalışarak. Askılıktan hırkasını almış üzerine geçiriyordu.

"normalde sen ben olmadan okula gitmezsin, neye sinirlendin yine?" hyunjin okul gömleğininin düğmelerini iliklerken bir yandan kardeşini sorguya çekiyordu. "bu sefer böyle olsun istedim, sen de arkadaşlarınla gidersin işte hem söylenirdin sıkıldım seninle gitmekten diye al sana fırsat." demişti yeji ayakkabılarını da hallettikten sonra. Hyunjin gülmüştü, "iyi bakalım bu sefer öyle olsun zaten bir yere uğramam gerekiyordu." yeji abisine doğru dönmüştü, "jeongin'in yanına mı?"

"evet."

"onunla çıkıyor musun?"

hyunjin bu soruyu duyacağını tahmin edebiliyordu o yüzden pek şaşırmamıştı, "bilmem.."

"ne demek bilmem?"

"bilmiyorum işte yeji ayrıca zaten sürekli jeonginle beraber olurdum, çıkma meselesine nerden girdin?" yeji kollarını göğüsünde birleştirdi, "öncekinden daha yakınsınız, daha farklı."

"abinin işlerine karışma küçük hanım hadi okuluna." yeji derin bir nefes verdi, "umarım sonradan pişman olacağın kararlar vermiyorsundur."yeji abisinin cevabını bile beklemeden evden ayrılmış, sakin ve temiz olan sokakta okuluna doğru adımlıyordu.

hyunjin ise yejinin söylediklerini bir süre düşünmüştü, o hariç herkesin haklı olduğunu biliyordu ama elinden bir şey gelmiyordu. Belki de istese yapardı ama kendini kötü olana hazırlama gereği duymuştu. Dün gece chanla konuştuklarını düşünüyordu sadece, sanki herkes anlaşmış ona karşı bu düşünceleri düşünüyorlardı. Düşüncelerine şimdilik yine ara verip eve son bir kez göz attı ve evden çıkıp jeongin'in evine doğru ilerledi.

Yeji okula geldiğinde biriyle konuşması gerektiğini düşünüyordu, minho ve jisung olmazdı onlar kim bilir nerelerdeydi. Keskin gözleriyle felix'i görmüştü, sarışın çocuk okul duvarına yaslanmış bekliyordu onu görünce gülümsemiş ve yanına ilerlemişti. "felix!" felix adını duyduğu an kafasını kaldırmış ve karşında ona doğru gelen yejiyi fark etmişti.

"sabah sabah bu ne neşe?" yeji gülmüştü, "pek neşeli olduğum söylenemez seninle bir şey konuşmam gerekiyor."

"konuşalım bakalım anlat derdini."

"sakin ve sessiz bir yere geçebilir miyiz?"

"olur takip et beni." yeji felix'in dediğini yapmış o önde giderken arkasından onu takip ediyordu, arkabahçeye geldiklerinde banklardan birine oturmuşlardı. "dökül bakalım."

"dün gece chan oppa bize geldi. Abimle konuştular."

"ne konuştular?" yeji derin bir nefes verdi nasıl söyleceğini bilemiyordu etrafına bakınmakla yetindi. Felix yeji'nin sırtını sıvazladı, "anlat hadi bana sana yardımcı olmaya çalışırım."

"sadece, sadece abime ihanet etmiş gibi hissediyorum ama bunu söylemem gerekiyor."

"sakin ol yeji ben yanındayım."

"hyunjin oppa gidiyor." felix kaşlarını çatmıştı, "anlamadım?"

"biliyorsun üniversite sınavına hazırlanıyor ve bu yıl sınava girdiğinde yurt dışına tutturmaya çalışacak." felix şaşırmış yejiye bakıyordu, aklına çoktan türlü türlü felaket senaryoları getirmeye başlamıştı. "ve biliyorsun abimle jeongin arasında kesinlikle bir şey var bu sevişme olayının aslı..."

Childhood Friends | hyuninWhere stories live. Discover now