final | pt1

4.6K 448 1K
                                    

şimdii, finalin ilk partını atıyorum. 2. bir partı daha var ve zaman aralığı olmuş olucak. Yani onu da yayınladıktan sonra kitap bitmiş olucak :( tabii arada özel bölümler gelecek.

-

smut¡

saat neredeyse gece 3 olmuşken hâlâ hyunjini bekliyordum. Geleceğine emimdim beni bırakmazdı. Geleceğini söylemişti. Sözünü tutardı buna emindim. Yatağımızda oturmuş çaresizce ona gelmesi için mesaj atıyordum. Geldiğinde ona sıkı sıkı sarılacaktım.


birkaç dakikanın ardından dış kapının kilit sesini duyduğumda hemen ayaklanmıştım. Merdivenlerin başında durmuş sesleri dinliyordum. En sonunda kapının kapanmasıyla hızlıca aşağı inmiştim. Hyunjin gelmiş, gelmesiyle gözlerimi buluşmuştu. Hiç beklemeden yanına koşmuş ve kollarımı boynuna dolayıp ona sıkı sıkı sarılmıştım.

"özür dilerim hyunjin. Çok özür dilerim, nolur bırakma beni." başımı boynuna gömmüş ağlıyordum. Ellerinin belime sıkı sıkı dolandığını hissetmiştim, "seni bırakmayacağım jeongin. Ölüm bizi ayırana kadar beraber olacağız söz veriyorum." daha da ağlamaya başlamıştım. İçimdeki birikmişlikle deli gibi ağlıyordum. O sırtımı sıvazlamaya başlamış, saçlarıma sayamayacağım kadar öpücük bırakmıştı.

başımı omzundan kaldırmış yüzlerimizi hizalamıştım, "dışarısı soğuktur üşüdün mü? istemezsen yukarda seninle uyumam tek başına rahatça y-" gözyaşlarımla hıçkıra hıçkıra söylediğim sözler hyunjin'in dudaklarıma kapanmasıyla son bulmuştu. Alt dudağımı emmiş yavaşça dudaklarımızı ayırmıştı. Yüzlerimiz hâlâ yakındı. Nefeslerimiz birbirine karışıyordu.

"sakın jeongin, sen olmadığın sürece benim o yatakta uyumamın anlamı yok. Ben sensiz uyuyamam." akan bir gözyaşı damlasının ardından bu sefer dudaklarımızı ben birleştirmiştim. Kollarımı boynuna sarmış onun iyice kendime çekerken o beni bir anda kucağına almıştı. Bir anlık afallamamla bacaklarımı beline dolamış öpücüğü daha derine taşımıştım.

düşmeden veya bir sakatlık çıkmadan karanlıkta merdivenlerden çıkmayı başarabilmiştik. Sadece dışarıdan gelen ışıkların aydınlattığı odada hyunjin beni yavaşç yatağa bırakmış, doğrulup montundan kurtulmuş ve bir kenara fırlatmıştı. Sadece öpüşme seslerimizin yankılandığı odada ellerim beyaz tişörtüne gitmiş yukarı doğru çekiştirmeye başlamıştım. Dudaklarımız hafifçe ayrılmış ve hyunjin'in tişörtünü çıkarmış daha sonra kendi tişörtümü çıkarmıştım.

Tekrar öpüşmeye başladığımızda ellerim çıplak sırtında dolanıyordu. Onun dudakları yavaş yavaş dudaklarımdan ayrılıp yanağımdan boynuma doğru ilerlemişti. Yumuşak olan öpücüklerini bırakmış ellerini belimden göğüs ucuma doğru çıkarmıştı. Baş parmağıyla göğüs ucuma baskı yapmış, kulağına doğru derince inlememi sağlamıştı.

boynumdan ayrıldığında yüzüme doğru ilerlemiş burunlarımız birbirine değecek raddeye gelmişken gözlerimiz temas kurmuştu, "sen benim bu hayatta sahip olduğum en özel kişisin." fısıltısına güzel bir gülümseme bırakmıştım. Beni gülüşümden öpmüş tekrar boynuma yönelip izler bırakmaya başlamıştı. Bir yandan iç çamaşarıyla birlikte pantolonundan kurtulmuş, aynı işlemi bana da uyguladıktan sonra artık çıplaktık, bedenlerimiz birdi.

bacaklarımın arasına yerleştiğinde boynumdan ayrılıp tekrar dudaklarımla ilgilenmişti. Dillerimiz birbirine girmiş bütün isteğimizle birbirimizi öpüyorduk. Sesli bir öpücüğün ardından dudakları göğüs ucuma yerleşmiş bütün ilgisini oraya vermişti. Hassas olduğum için başım geriye doğru kaymış tüm ihtiyacımla inliyordum.

Childhood Friends | hyuninحيث تعيش القصص. اكتشف الآن