9 | give me some time

7.9K 797 977
                                    

"hwang yeji!" hyunjin eve sinirle gelmiş, kapıyı sertçe çarpıp çantasını yere fırlatmıştı. Yeji koltukta boş bir ifadeyle öylece ona bakıyordu

"o küçük aklında ne boklar karıştırıyorsun derhal anlat!" hyunjin'in sesi çok fazla çıkıyordu ama yeji onun tersiydi sakin bir ses tonuyla konuştu, "ne saçmalıyorsun?"

"changbin ve felix'in arasını neden bozdun? sabah sorduğun o sorular...ne halt karıştırıyorsun sen?" yeji sinirle ayağa kalkmıştı, "asıl sen ne haltlar karıştırıyorsun? felix doğru olanı yaptı!"

hyunjin sinirle güldü, "hah, iki insanı ayırmak ne zamandan beri doğru oldu yoksa onunla olmak mı istiyorsun?"yeji duyduğu sözle hyunjin'e tokat atmaktan çekinmemişti. Bunu gayet hak ettiğini düşünüyordu. "sizin yaptığınız bokları öğrendiği için bırakmış olabilir mi sence? felix haklı olarak changbin oppa'nın kıçına tekmeyi bastı!" yeji sesini yükseltmeye başlamıştı.

hyunjin bir şey dememiş sadece sinirle gülmekle meşguldü ama yeji sözlerine devam etti, "ve biliyor musun oppa? yakında jeongin de senin kıçına tekmeyi basacak." hyunjin olduğu yerde kalmış gergin bir şekilde yejiye bakıyordu.."sen...sen ne demek istiyorsun?"

"her şeyi biliyorum, sehun oppa'nın söyledikleri, sevişme olayı, chan oppayla konuştuğunuz her haltı duydum. Tabii boş durmadım ve felix'e anlattım." hyunjin yutkunmuştu. "şimdi beni iyi dinle oppa, başından beri ona dokunmaya çalıştığını fark etmiştim hatta o gün eve geldiğimde ayağım falan burkulmamıştı! jeongin korkuyordu ve her ihtimale karşı benim gelmemi istemişti."

hyunjin duyduklarıyla koltuğa oturabilmişti sadece ama yeji konuşmaya devam ediyordu. "onu ne yaptın ne ettin kendi ağına çektin ve o sana güvenerek kendini teslim etti.."

"bana güven"

"güveniyorum"

"sen korkuç bir insan olmuşsun, bana söylediğin sözü görmezden bile geliyorum bu yaptığının yanında, sen..sen bunu nasıl yapabildin?" hyunjin konuşamıyordu söyleyebilecek tek bir kelimesi yoktu kendini çıkmaza girmiş gibi hissediyordu sanki karanlık ıssız bir sokakta kaybolmuş gibiydi.
"her ne kadar benim abim olsan bile böyle bir korkunçluğa göz yumamam ona her şeyi anlatacağım."

yeji gidecekken hyunjin ayağa kalktı ve yejinin elini tuttu, "yeji, lütfen bana biraz zaman tanı."

"ne zamanı?"

"ne hissettiğimi anlamama izin ver, okulun bitmesine çok az kaldı lütfen o güne kadar bana zaman tanı yalvarıyorum."

yeji derin bir nefes vermişti, "tamam lanet olsun tamam, son sınıflara veda partisine kadar bu işi hallet onunla konuş." yeji odasına gittikten sonra hyunjin oturma odasında tek başına olanları düşünüyordu kafası çok dağınıktı. Düşünceleri titreyen telefonuyla dağılırken, telefonu eline aldı ve gelen aramaya baktı.

jeongin, hyunjin'i görüntülü arıyordu...hyunjin yere oturmuş telefonunu bir yere yaslamış aramaya yanıt vermişti

hyunjin yere oturmuş telefonunu bir yere yaslamış aramaya yanıt vermişti

Ops! Esta imagem não segue nossas diretrizes de conteúdo. Para continuar a publicação, tente removê-la ou carregar outra.
Childhood Friends | hyuninOnde histórias criam vida. Descubra agora