29 | I'(m) with you

8.6K 592 737
                                    

birazcık smut var 👉🏻👈🏻

"ah! tel-telefon...a-ah! aç.." zevk ve acı bütün vücudumu ele geçirmiş, yorgunluktan bayılacak gibiydim. Çalan telefon bir-iki saattir yaptığımız şeyi şu an bölüyordu. Hyunjin söylene söylene boynumdan ayrılmış ve telefonunu eline almıştı.

ne ara bu hâle gelmiştik, ne ara ikimizde çıplak bir hâlde zevk alıyorduk hatırlamıyordum. Söylediği cümleden sonra gerisini düşünmemiş ve dudaklarını öpmüştüm böylelikle devamı da gelmişti.

"ne var, bu saatte neden beni rahatsız ediyorsun?" dizlerinin üzerinde durmuş telefondaki kişiye sinirlenmişti. Ben ise hızlı hızlı aldığım nefesleri düzeltmeyi deniyordum. "buldum işte kalacak bir yer, müsait değilim rahatsız etme beni." demiş ve aniden telefonu kapatıp kenara koymuştu.

tekrar bana doğru eğilmiş ve dudaklarımızı birleştirmişti. Kollarımı çıplak olan sırtına dolamış, öpüşmemizi iyice derinleştirmiştim. Alt dudağımı emerek yavaşça çekilmiş ve yanağımdan boynuma doğru kesik kesik öpücükler bırakmıştı, "seni...seni gerçekten çok özledim."

sırtına tırnaklarımı geçiriyor, deli gibi inlemeye devam ediyordum aldığım zevk inanılmaz bir hâle gelmeye başlamıştı. Yorulmuştum, yorulmuştuk ama ısrarla devam ediyor, "ah..evet."

bir süre boynumla ilgilendikten sonra tekrar çekilmişti, vücudumun morluklarla kaplı olduğunu anlayabiliyordum. O ise tekrar dizlerinin üstünde durmuş ve bacaklarımı iyice ayırmıştı, "3.turu kaldırabileceğinden emin misin?"

sertçe yutkunmuş ve başımı onaylarcasına sallamıştım, içime 3.kez girdiğinde sesli bir şekilde inlemiştim. Rahatlamam için yüzüme bir sürü öpücük bırakmış, sol elimle sağ elini birleştirmişti.

 Rahatlamam için yüzüme bir sürü öpücük bırakmış, sol elimle sağ elini birleştirmişti

Йой! Нажаль, це зображення не відповідає нашим правилам. Щоб продовжити публікацію, будь ласка, видаліть його або завантажте інше.

"hyunjin...y-yalvarırım, ah! hareket...ah!" cümlemi bitirmeme izin vermeden hızlıca hareket etmeye başlamıştı. Zevk noktamı yine bulduğunda ikimizi de zevkten delirtecek konuma getirmiş, "ah...evet daha-daha hızlı!"

bilinçsizce hiçbir şeyi düşünmeden inliyordum. Vücutlarımızın çarpışma sesini duyıuyordum. O hareketlerini daha da hızlandırırken bir yandan da göğüsüme öpücüklerini bırakıp emmeye devam ediyordu. Sağ elimle saçlarını çekiştiriyor daha sonra sırtına çizikler bırakıyordum.

"d-dayanamıyorum ahh!" şu an zevkten ağlıyordum. Hyunjin bana yaklaşmış gözyaşlarımın değdiği yerleri öpüyordu. "sabret bebeğim, ah jeongin hâlâ çok darsın." cümlesini bitirdikten sonra yine dudaklarıma gelmiş bilmem kaçıncı kez birleştirmişti.

" cümlesini bitirdikten sonra yine dudaklarıma gelmiş bilmem kaçıncı kez birleştirmişti

Йой! Нажаль, це зображення не відповідає нашим правилам. Щоб продовжити публікацію, будь ласка, видаліть його або завантажте інше.

sesli bir öpücüğün ardından ikimizde birkaç saniye arayla boşalmıştık. Hyunjin kendimi üstüne bırakmıştı. Deri nefeslerini göğüsümün üzerinde hissediyordum. Aynı şekilde elim ensesinin üzerinde duruyordu.

bana doğru tekrar yaklaşmış ve yarım bıraktığı öpücüğü devam ettirmişti. Bir yandan elini tüm vücudumda yavaş yavaş gezdiriyordu.

alnıma bir öpücük bırakıp yanıma doğru uzanmış, beni kendine çekip başımı göğüsüne koymamı sağlamıştı ve kollarını belime dolayıp sımsıkı sarılmıştı

"yanındayım, rahatça uyu..hiçbir yere gitmeyeceğim." demesiyle kendimi yavaş yavaş uykuya teslim etmiştim.

dediği olmuştu, defalarca birbirimizin olmuştuk.

gözlerimi hafifçe araladım. Her yerim ağrıyordu, kalçamdaki sızı tarif edilemezdi. Etrafa göz gezdirdiğimde hâlâ hyunjin'in kollarının arasındaydım.

gece olanlardan sonra gideceğinden korkmuştum. Bu korkuyla yaşamak istemiyordum ama şu an benimle olması beni mutlu etmişti, kendimi özel hissetmiştim.

yerimde hafifçe doğrulup kollarından sıyrılmıştım. Biraz mızmızlanmış ama uyumasına devam etmişti, ellerim istemsizce saçlarına gitmiş ve biraz gezdirmiştim.

fark etmiştim de o yanımdayken mutlu hissediyordum ama içimde hâlâ beni bırakacak korkusunun olması berbat bir durumdu.

onca laf söylemiştim arkasından ama kendimi yine ona teslim etmiştim. Gerizekalı mıydım? belki.

ben arkama yaslanmış karşı duvarı seyredip düşüncelerime dalmışken o çoktan uyanmış ve beni seyretmeye başlamıştı. Bunu fark ettiğimde gözlerimiz birbirine kenetlenmişti, "güne seninle başlamak güzel bir his."

"gidersin sanıyordum." kesinlikle laf atmadan duramayacaktım ve o da bunu gayet iyi biliyordu. Benim gibi doğrulmuş ve ellerini yanaklarıma götürmüştü, "sana seni bırakmayacağımı söylemiştim. Seni asla bırakmayacağım jeongin."

sıkıntıyla nefes verdim. "hyunjin bak ben...korkuyorum tamam mı? olanları biliyorsun. 6 ay yoktun sana nasıl güvenebilirim?" bana yaklaşmış ve dudaklarıma hafif bir öpücük bırakıp geri çekilmişti.

"6 ay sensiz cehennem gibiydi jeongin bunun için sana yemin edebilirim. Bana güvenmediğini biliyorum ama 6 ay sensiz doğru dürüst hiçbir şey yapmadım, giderken sana gelmemek için o kadar zor tuttumki kendimi..." diyebilmişti. Sözlerine ben devam etmiştim, "o gece bana gelmeliydin hyunjin."

"o mesajı attığında ben çoktan gitmiştim, bilmiyordum böyle olacağını. Bilseydim bir saniye bile beklemezdim." demişti. dudaklarımı dişledim, "gitmeyi kafana önceden koymuşsun."

"hayır, hayır. Sen beni istemediğini kesin bir dille söylüyordun. Ben seni sadece rahat bırakmak istedim ve üniversite için erkenden gittim.." açıklaması daha doğrusu mazereti buydu.

aklıma bir konu takılmıştı, "sana mesaj attığımda daha doğrusu sarhoşken yazdığımda sevgilin yazmıştı." demiştim. Siktir sevgilisi vardı ve ben bunu yeni hatırlayabilmiştim.

"sevgilim yok yemin ederim yok. Bana yazıyordun belki beni unutursun diye öyle yazmak zorunda kaldım sana yemin ediyorum senden sonra hayatıma kimseyi almadım jeongin, lütfen bana inan." demişti yalvarırcasına

bir şey söylememiştim o da beni zorlamamıştı ama beni kendisine çekmiş ve yine başımı göğüsüne yaslamamı sağlamıştı. Ellerimizi birleştirip güneş ışığına doğru kaldırnmış ve incelemeye başlamıştı.

 Ellerimizi birleştirip güneş ışığına doğru kaldırnmış ve incelemeye başlamıştı

Йой! Нажаль, це зображення не відповідає нашим правилам. Щоб продовжити публікацію, будь ласка, видаліть його або завантажте інше.

"uyumumuz çok güzel.." demişti, haklıydı inkar edemezdim. Onaylarcasına mırıltılar çıkarabilmiştim sadece, "seni seviyorum jeongin...bir şey söylemek zorunda değilsin çünkü senin de beni sevdiğini biliyorum."

derin bir nefes alıp sözlerine devam etmişti, "ne durumda olursak olalım biz birbirimiz için yaratıldık. Buna eminim."

bir şey söylememiştim ama hafifçe gülümseyebilmiştim. Haklıydı yine ve yine...biz birbirimiz için yaratılmıştık ve bu inkar edilemezdi.

□□□

karnım🦋🦋🦋🦋

Childhood Friends | hyuninWhere stories live. Discover now