Bölüm 66

2.3K 185 201
                                    

Hayatımın düzelme dönemlerinden sonra yeni bir başlangıç yapmaya karar vermiştim. Yeni umutlar, yeni hayaller ve yeni bir hayat tabi ki. Her şeyin tersine güzel günlerin devamına olan inancım ile hayata sıfırdan başlıyordum. 

Mutluluğun ipini tuttuğumu hissediyordum artık. Ben o ipi yakalamıştım yalnızca çekmem kalmıştı ve onu da yavaştan çekiyordum. Hayatın bana verdiği umudu yeniden yanıma almıştım ve mutluluğumu sürdürüyordum. 

Şişirdiğim renkli balonlara bir yenisini daha ekledim. Nefesimi düzene sokmaya çalışırken söylenmeyi de ihmal etmiyordum. 

" Bir teklifi bizim yapmadığımız kaldı vallahi " Emre abi ileriden beni duymuş olacak ki bıkkın bir bakış attı bana. 

" Bir kere de söylenmeden yapsan ölürsün değil mi? " omuz silkip şişirdiğim balonu Yağız'a attım. 

" Tut annecim " Yağız balonu tutup Poyraz'a götürürken balonları ağaçlardan doladıkları iplere asan Poyraz elinden gülerek almıştı balonu. Bana göz kırparak önüne dönünce gülümsedi. 

Emre abi, Açelya ya evlenme teklifi edecekti ve uygun ortamı yine birlikte hazırlıyorduk. Ekin , Açelya'nın yanındaydı. Ona olabildiğince nazlanmasını bizi aklına getirmemesini söylemiştik ve açıkçası görevini de yapıyordu. Onu aradığımda Açelya yeterince bıkmıştı ve Ekin bizi somayı bile akıl edemediğini söylemişti. ,

Asım abi ve Yaşar abi akşam için çiçek, pasta gibi atıştırmalıkları halletmeye gitmişti. Tuna abi ve Seher abla bahçeye ışık döşüyordu. Hayat ve Yasemin abla da şimdilik yemek için bir şeyler hazırlamaya mutfağa girmişti. Ben ve Alim balonları şişirirken poyraz ve Emre abi de onları asıyordu. Yani hepimiz çalışıyorduk. 

" Vallahi nefesim kesildi " Alim şişirdiği balonu yere koyunca ona bir bakış attım. 

" Al benden de o kadar " dedim. Oturduğu yerde bana doğru dönüp balonları şişirmeye devam ederken bir yandan da laf atıyordu. 

" Abi napsak acaba yengeme evlenme teklifini de ben mi etsem? " 

" Lan Alim gelirsem oraya yersin dayağı. Konuşma da şişir balonları " 

" Eee şimdi biz çalışıyoruz. Bunun karşılığı ne olacak ? " 

" Ne karşılığı? " 

" Oo sen de abi ya. Parayı veren düdüğü çalarmış. Daha vermeden çalmaya çalışıyorsun sen de " Emre abi çıktığı merdivenden inmek için hamle yapınca Alim hemen ayağa kalktı. 

" Tamam tamam demedim var say. Bir gömleğine ödeşiriz " demesiyle bu sefer Poyraz bize dönmüştü. 

" Lan Alim ne istiyorsun gömleklerimizden ha? " 

" Sadece gömlek abi ne isteyebilirim. Ben tarz biriyim " eliyle saçlarını düzeltince küçük bir kahkaha attım. 

" Ne alaka gömlek ? " Alim sırıtarak bana döndü. 

" Bak şimdi kankacım bu Ekin ile tanıştıktan sonra malum niyetimiz değişti. Seninle az buçuk konuşmuştuk bu konuyu" kafamı sallayınca bu sefer merdivenden inen Poyraz devam etti. 

" Bir gün bu Ekin'in yanına gidecek kıyafet bulamıyor tabi. Geçti bizim dolapların önüne gömlek arıyor ama hepimizin de bedeni tutmuyor ha. Tutarsa bir benim bir de Emre abimin tutacak " 

O Gün ( Poyraz'ın ağzından)

Sandalyeye oturmuş Alim'i izlerken abimler de kendi aralarında sohbet ediyorlardı. Alim ise Ekin ile buluşmaya gitmek için hazırlanmaya çalışıyordu. Siyah bir pantolon giymiş üzerine de beyaz bir tişört geçirmişti. 

SNİPERWhere stories live. Discover now