50 - Seni Seviyorum

98.5K 3.6K 772
                                    

Bir önceki bölümdeki yorumlarınızı yerim ben <3  Çok teşekkürler.. 

Alın size uzun bölüm :D Bu bölümü yazarken sürekli multideki şarkıyı dinledim, sizde okurken dinleyin bence.. Aslında bugün yayınlamayacaktım ama malum bugün sevgililer günü o yüzden yayınlayayım dedim. Eğer bugün sizde benim gibi evde kös kös oturup mandalina yiyorsanız Allah'ın sevgili kulusunuz demektir asjfdj 

Bu bölümde diğer bölüm de oldugu gibi uzun yorum görmek istiyorum.  Pilisss :D 

Kantinin en tenha yerinde oturmuş iki simit ve bir zeytinli poğça yiyip ayran içiyordum. İçinizden koca bir yuh diyebilirsiniz ama ben anca bu kadar yiyince doyuyordum ne yapayım.. Önümden gecenler bana hayretle bakarken ben onlara gözümü devirmeye devam ediyordum. Kantinci teyze ''Bir simit daha?'' diye sorunca bütün gözler bana dönmüştü. Kafamı hayır anlamında salladıktan sonra etraftaki insanların sessizce benim hakkımda dedikodu ettiiklerini duydum. Hiç umrumda değildi. Kesin yine Tuna ve ben hakkında konusuyorlardır. 'Hala ne yüzle geziniyor ki?'  'Hiç utanmıyor mu?'  bla bla bla..

Telefonumu cebimden cıkarıp ekranını actıgımda Tuna'nın üç kere Derya'nın ise beş kere beni aradıgını gördüm. Yalnızca beş dakika ortadan kaybolmuştum ve telefonumda sekiz tane cevapsız arama vardı. Simitimin kalan son parçasınıda ağzıma atıp ayrandan bir yudum içtim. Masadaki bütün yemekler bittiğine göre burdaki işimde bitti demektir. Cüzdanımı ve telefonumu elime alıp oturdugum yerden ayaga kalktım. Kantinin çıkış kapısından cıkacakken Derya ve Ayaz'ın önümü kesmesiyle refleks olarak bir adım geri attım.  

''Yavaş gelin be.'' yemeğimide yediğime göre artık çirkefleşebilirdim. ''Ben sana demiştim kantindedir diye.''  Derya bilmiş bilmiş konustuktan sonra yüzümü burusturdum . ''Allah Allah nerden biliyordun be? Bir kere ben teminden beri bahcedeydim sınıfa gelirken Ayşe teyze nasıl diye merak ettim o yüzden buraya geldim. Şimdide tam gidiyordum ki..''  Derya eliyle ağzımı kapatıp beni kantinin dışına çekelerken düşmemek için adeta kolbastı oynuyordum. Kantinden biraz uzaklastıktan sonra elini ağzımdan cekti ve iğrenmişcesine elini hemen üstüne sürerek temizledi. Salak bu kız be! Böyle daha cok kirlendi haberi yok..

''Zil çaldı ve sen hala yoksun. Murat hoca yine geç kaldın diye sınıftan atar görürsün gününü.'' Derya beni azarlarcasına konustuktan sonra bakışlarını Ayaz'a cevirdi. Ayaz'la gözgöze geldiklerinde Derya cok kısa bir süre iç çekip bakıslarını kacırmıştı ama benden kaçamaz.. Ayaz'a bakarken cok değişik oluyordu. Ayaz'da ona gülümseyerek baktıktan sonra kıkırdamadan edemedim. Benim kıkırdamalarımı duyup bana dönen Derya birkaç saniye anlamsız olarak bana baktı. Kafası dağılmıştı bu belliydi, yoksa şimdiye kadar coktan bana bir laf atmıştı. 

''Aşk dolu bakışmanız bittiyse gidelim diyorum. Malum benimde bir sevgilim var ve yaklasık on beş dakikadır onu görmedim.'' gözlerimi irileştirip konustuktan sonra küçük bir kahkaha atıp Derya ve Ayaz'ın önüne geçerek sınıfa ilerlemeye basladım. Koridorda ilerlerken bir grup  bizim okuldan olmadıgını anladıgım öğrencilerin baslarındaki hocayla sanki okul denen yeri ilk kez görmüş gibi etrafa bakarak gezinmelerini gördüm. Bir grup öğrenciden kastım yaklasık 30-40 öğrenciydi ve hepsi en fazla orta okula gidecek yaslarda duruyordu. Grubun en basındaki öğrenciler baslarındaki hocalarının anlattıgı seyi dinleyip kafalarını anlamışcasına asağı-yukarı sallıyordu. Orta sıradaki öğrenciler ise hocayı tınlamayıp etrafa bakınıyordu. Arka sıradaki öğrencileri ise daha cok ergenliğe geçiş döneminde olan abaza erkekler oluşturuyordu. Muhtemelen 8.sınıf öğrencileriydi ve bizim okulumuzu gezmeye gelmişlerdi. Onlara gözlerimi devirip koridorda ilerlerken bir çocugun arkamdan ''Şşt yavrum!'' diye bağırışını duydum. Bana mı bağımıştı? İyi de bağıran her kimse benim Tuna'yla cıktıgımı bilmiyor muydu? İmkansız birşey cünkü bizim cıktıgımızı bütün okul baya baya biliyordu ve hiçbir erkek yanıma yaklasamıyordu. 

Aptal Üvey KardeşimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin