9

161K 6.1K 973
                                    

 

Arabadan inerken kalbim yerinden cıkıcakmış gibi atıyordu. İnanmıyorum ya, resmen benim arabam olucaktı. Benim arabam.. Ah, şuan Derya'yla olsaydık eminim o meşhur sevinme dansımızı yapardık ve gırtlagımız kopana kadar gökyüzüne bakıp çıglık atartık, bundan eminim. 

Derya ile benim cok garip huylarımız vardı. Sevinme dansımız bile farklıydı. Kollarımızı kıvırıp göğüs hizamıza getirdikten sonra kollarımızı tavuklar gibi kanat cırparak zıplardık. Daha sonra futbolcuların gol attıktan sonraki sevinme hareketinide yapıp en son  olarakta Beyonce'nin who run the world girls şarkısının klibindeki gibi dans edip kapanışı yapardık. Biz gariptik, hemde cok garip..

Tuna'dan önce giderek garaja ulaştım. Ama garajın uzaktan kumandası bende olmadıgı için garajın kapısını açamadım ve Tuna'nın gelmesini bekledim. Ah, sırf bana inat olsun diye kaplumbaga gibi yürüyor ve pis pis sırıtıyordu.

+'' Hadisene ya, ne öyle kaplumbaga gibi yürüyorsun.'' diye bagırdım. 

-'' Altı üstü bi araba için bu kadar heycan yapmana gerek yok, relax.'' 

Sonunda Tuna yanıma gelebilmişti. Bi araba için heycan yapmama gerek yokmuş... Hıh. Sen öyle san. 

Tuna garajın yanında asılan küçük kutudan uzaktan kumandayı aldı ve düğmesine batı. Garaj yavas yavas acılırken bu kadar salak oldugum için kendime bir kez daha küfür ettim.

-'' Bencede haklısın.''

+'' Ne konuda?''

-'' Salak oldugun konusunda.''

+'' Beni deli ediyorsun biliyor musun.''

-'' Evet, genelde bütün tanıştıgım kızlar aynı şeyi söylüyor.''

Ah, kendini begenmiş şey.. Arabamı görecek olmasam şuan Tuna'ya tekmeyi basar ve giderdim ama arabam burda ve onu görmeden gitmeye hiç ama hiç niyetim yok..

Garaj nihayet acıldıktan sonra karşımıza üstü örtülü bi araba cıktı. Of, insanları heycanladırmayı daha ne kadar becerebilirler.

+'' Bu iş iyice var mısın yok musuna döndü.''

-'' Aynen. Peki Hamdi beyin teklifine var mısın yok musun?'' diye Tuna sorarak arabamın üstündeki bezi kaldırdı.

Oha! Arabam resmen Mini One dı. Hayallerimin arabası... Bu arabaya aşık oldugumu nerden biliyorlar ki? En önemlisi bunu kim aldı?

-'' Erkan abi.''

+'' Ne?''

-'' Arabanı Erkan abi aldı.'' dedi Tuna sanki aklımdakileri cevaplarmış gibi.

+'' Bu.. Bu çok güzel.. Ama aklımdaki arabanın aynısını nasıl buldu?''

-'' Derya'dan.''

+'' Ah, tabi, bunu nasıl düşünemedim ki?''

-'' Şaşırılcak bi durum değil zaten düşünememen. Neyse, ee beğendin mi?''

+'' Şaka mısın sen? Ben bu arabaya aşıgım.'' diye bağırıp Tuna'nın boynuna atladım.

Tuna'ya sarılırken bi yandanda cıglık atıyodum. Sevincim birazda olsa geçtiğinde Tuna'yı bırakıp tekrar arabama döndüm. 

Keşke Derya'da yanımda olsaydı. İkimizin hayaliydi bu araba. Ama şuan yanımda değildi. Ve bu onun suçuydu. Eğer arkamdan iş çevirmeseydi biz yine hep beraber olucaktık. Artık bunları düşünmemem gerek. Beni arkamdan vuranlarla işim olmaz benim.

***

Yeni evime geleli tam 1 ay olmuştu. Ah, hala tam olarak alışamadım desem yeri olur galiba. Burda herkes bana cok iyi davranıyor, babam bile.. Her ihtiyacımı karşılıyorlar ve en önemlisi benim ne düşündüğümü önemsiyorlar. Sanırım en önemliside bu..

Uykulu gözlerimle yatagımdan kalkarken odama bir hizmetçi girdi. Beni uyandırdıgını düşündüğünden biraz korkmuştu.

+'' Bu kadar korkma, beni sen uyandırmadın.''

Hemen boynunu büküp kekeleyerek konusmaya basladı.

-'' Ö.. Özür dilerim hanımım. Kıyafetlerinizi getirmek için gelmiştim.''

+'' Neden özür diliyorsun? Bende senin gibi bir insanım. Bana böyle davranmayın artık.''

Hizmetçi kız neredeyse benimle yaşıt yada belki bende daha büyüktü. Benim yaşlarımda birisinin benimle böyle konusması ne kadar kötü.

Hizmetçi odamdan cıktıgında bana getirmiş oldugu elbiselere baktım. Bu elbiseleri ben giymem ki. Neyim ben, II.Elizabeth falan mı? Bu kadar gösterişli bi elbiseyi kim giyer? 

Giysi dolabımı açtıgımda karsıma yine hizmetçinin getirdiği tarzda elbiseler cıktı. Ah, tam 1 aydır buradayım ama hala dolabımı düzenlememiştim. Bu zamana kadar giydiklerim ise bu elbiselerin arasından sectiğim en sade elbiselerdi. Daha fazla zaman geçmeden alışverişe cıksam iyi olucak.

Geceliklerimle asansörden aşağıya inerken iyiki geceliklerim normal birer gecelik diye düşündüm. (bu nasıl cümle ya asffdfgd) Asansör durdugunda kapıyı açıp asansörden cıktım. Karşımda Tuna bana bakıp sırıtıyordu.

-'' Günaydın cadı.''

+'' Günaydın mal.''

Artık Tuna'yla anlaşmıştık. Birbirimize istediğimizi söyleyebilirdik. Buna beni nasıl ikna etti diye sorarsanız ehliyet almam için babamı ikna ettide kendisi, işini iyi biliyor dogrusu. O yüzden bizde anlaşma yaptık ve bundan sonra birbirimizle iyi geçineceğiz. 

Aptal Üvey KardeşimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin