12

172K 5.8K 1.3K
                                    

Media da Ayaz var :)

Küstah çocuk arabasına binip gittikten sonra arkasından öylece baka kaldım. İnsan biraz özür diler yani ama yok..

Sabah sabah başıma gelenler için içimden küfür ederek arabama bindim ve güzel bi yer bulduktan sonra park ettim. Arabadan inerken telefonumun titrediğini hissettim. Tuna mesaj atmıştı. Hıh, insan bi arar ya, kardeşim nerdesin ne oldu diye.

'Gelemedin mi hala?'

Attığı mesaja bak ya! Gelemedin miymiş.

Cevap vermeden telefonumu çantama attım ve arabadan inip kapıları kilitledim. Otoparktan bahçeye doğru yürürken başka öğrencilerde okula doğru yürüyolardı. Bahçe; bana ters ters bakan kızlar ve bu kim la diye düşünen erkeklerle doluydu.

Bu bakışlara aldırmadan okulun merdivenlerinden cıktım ve okulun içine girdim. Giriş kapısından girince sizi tekrar bi döner kapı karşılıyordu. Bunu çok mantıksız buldum. Döner kapıdan da - zor da olsa- geçince sağ tarafımda danışman köşesi vardı. Bak bu mantıklı işte.

Sol tarafımda ise insanların oturup konuşabilceği kanepeler, ve her kolejde olduğunu düşündüğüm büyük satranç takımı vardı.

Danışmada duran yetkili kişi orta yaşlarda oldugunu düşündüğüm bir adamdı. Ona doğru yaklasıp kibar bi şekilde ;

+'' Ihm, şey ben müdürün odasını arıyorumda tarif edebilir misiniz acaba?'' diye sordum.

Adam sesimin geldiği yere doğru bakınca karşısında beni görünce önce biraz korktu ama sonra hemen gülümsedi ve ''tabi ki'' diyerek yerinden kalktı.

O önde ben arkada müdür beyin odasına giderken okulun aşırı büyük oldugunu bir kez daha anladım. Gerçi yurttan cıktıktan sonra küçük bişey görmemiştim de..

Danışman adam "müdür bey" yazan kapinin önünde durunca geldiğimizi anladım. İçerden girin sesi gelince kapiyi acti ve içeri girdi. Benim kapinin önünde durduğunu görünce eliyle "gel" işareti yaptı ve bende içeri girdim.

Danisman beni müdüre tanittiktan sonra müdürün emriyle odadan cikti. Adam odadan çıkar çıkmaz müdür bey bütün sıcak kanlılığıyla konuşmaya başladı.

-'' Hoşgeldin canım, geç otur şöyle.'' diyerek karşısındaki koltuğu gösterdi ve oturmamı bekledi.

Oturduktan sonra konuşmasına devam etti.

-'' Bu okula geldiğin için çok sevindim, umarım sende memnun kalırsın. Ailenle çok samimiyizdir canım, o yüzden bi sıkıntın olursa gel ve çekinmeden söyle.''

+'' Peki efendim.''

-'' Kayıt işlemlerini zaten yaptık, o yüzden ben seni daha bekletmeden sınıfını ve okul numaranı söyleyeyim.''

+'' Tamam.''

-'' Sınıfın, Tuna'yla aynı. 12-C. Numaran ise 1011. He bu arada Tuna demişken aklıma geldi. Nerde bu kerata? Okula geldi dimi?''

+'' Birlikte gelmedik efendim o yüzden bilmiyorum.''

-'' Heh, bak sen şuna. İlk günden seni yalnız bıraktı yani.''

+'' Biraz öyle oldu.''

-'' Üzülme yakında alışırsınız birbirinize kızım. Neyse, hadi çok geç kalmadan sınıfına git istersen ders birazdan başlar.''

+'' Pekala. Herşey için teşekkürler efendim.'' diyip odanın kapısını açarken birden karşı taraftanda birinin kapıyı açmaya çalışmasıyla kapı bi anda kafama çarptı ve biraz sarsıldım.

Aptal Üvey KardeşimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin