1.8 | beklenen tanışma

1K 142 54
                                    

Godric's Hollow'daki eski fakat sevimli evin önünde dikilen Sirius, yanındaki sarışın kadının sımsıkı tuttuğu pakete baktı.

"Buna gerek var mıydı gerçekten?" Alyss, oğlanın gri gözlerini pakete diktiğini fark ettiğinde bıyık altından homurdanmış ve kaşlarını çatmıştı. "Elbette vardı, Sirius. Beni arkadaşlarınla -ki onlara ne kadar değer verdiğinden bahsetmeme gerek yok- tanıştırıyorsun ve benden elim boş gitmemi mi bekliyorsun?" Çenesini dikleştirerek açık sarı saçlarını omzundan geriye attı ve daha yumuşak bir sesle ekledi. "Nasıl görünüyorum?"

Açık sarı saçlarının her iki yanından örülmüş tutamlar, arkada bir tokayla birbirine tutturulmuş ve geri kalanı salık bırakılmıştı. Parlak kehribar gözleri her zamanki gibi en dikkat çeken özelliklerinden biriydi şüphesiz, ancak görünüşünün de bundan aşağı kalır yanı yoktu. Siyah, asker postalını andıran çizmelerinden vazgeçememiş olan genç kız; diz kapaklarına değin gelen siyah etek ve siyah, boğazlı bir triko ile tamamlamıştı kombinini. Sirius, koyu saçlarını yüzünden geriye çekerek sırıttı. "Zebani gibi."

Alyss'in dudakları, aklına gelen bir hatırayla iki yana doğru gerilmiş ve gülümsemesi çehresini bir hazine misali ışıl ışıl etmişti. "Güzel." diye mırıldandı ve derin bir nefes alarak sevgilisine baktı. Genç adam, üzerine her zamanki paltosunu geçirmişken, yüzündeki mutlu ifadeden habersizce izliyordu Alyss'i. Voldemort gitgide yükselirken ve Yoldaşlık'ın mücadelesi güçleşirken onu sakin tutabilen iki şey vardı: Alyss ve minik Potter. 

Kehribar irislerin, kendi grileriyle buluştuğunun ayrımına vardığında üzerindeki dalgınlığı attı ve kocaman sırıttı Sirius. İçten içe bu sırıtışı onu rahatsız ediyor, suçluluk hissettiriyordu ancak bunu dışa vurmaması gerektiğinin bilincindeydi. "Hazırsan..." diyerek cümlenin gerisini getirmedi ve evin ahşap kapısına iki defa vurdu. Her şeyi Muggle stiliyle yapmaları gerekiyordu.

"Kim o?"

İçeriden yükselen naif kadın sesi, Lily Potter'a ait olmalıydı. En azından Sirius yalnızca tek bir kadından bahsetmişti Alyss'e. Genç adam, "Biziz, Evans!" diye seslendi sırıtarak, içinden bir ses bunu bilerek yaptığını söylüyordu Alyss'e lakin kanıtlayamazdı. Sevgilisinin rahatlığı karşısında omzundaki kaslar hafifçe gevşerken ahşap kapı gıcırdayarak açıldı ve onları kızıl saçlı bir kadın karşıladı.

Alyss'in kehribar gözleri, ister istemez onu incelemeye başlamıştı hemencecik. Kadının kızıl saçları özenle taranmış ve onu rahatsız etmeyecek şekilde yapılmış gibiydi. Zümrüt yeşili gözleri oldukça parlak ve hayranlık uyandırıcıydı şüphesiz, gül kurusu dudaklarındaki gülümseme solgun çehresine son derece yakışmıştı. Handa büyüdüğü yıllar içerisinde müşterileri inceleyerek beden okuma yetisini geliştirmiş olan Alyss, onun ellerini karnı önünde birleştirme şeklinden çocuğunu sahiplendiğini ve şimdiden koruyup kollamaya çalıştığını görebiliyordu.

Kızıl saçlı kadının, "Hoş geldiniz!" diyen neşeli sesini, evin içinden yükselen son derece gür bir, "LILY, SEN KOLTUKTAN MI KALKTIN!" haykırışı perdelediğinde hem Alyss hem de Sirius'un gülüşleri, istemsizce genişlemişti. Lily'nin elmacık kemiklerinin üzeri hafifçe allandı ve Sirius büyük bir coşkuyla geri bağırdı. "EH, SEN KARDEŞİNİ KARŞILAMAK İÇİN KALKMAYA TENEZZÜL ETMEYİNCE MECBUREN EŞİN KALKTI!"

İkilinin atışması karşısında Lily, dudaklarını birbirine bastırıp gülümseyerek zümrüt yeşili gözlerini Alyss'e çevirmiş ve omuz silkmişti. İki genç kadın arasındaki arkadaşlık, daha bu bakışla bile kurulmuştu çoktan. İçeriden bir gürültü gelirken Lily'e boşta kalan elini uzattı Alyss. "Ben Alyss. Sen de sanırım... Lily Evans?"

Sarışın, karşısındaki kızıl saçlı kadının sesindeki üstü kapalı anlamı anlamış olacağını umdu. Lily'se kendisine uzatılan eli hemencecik tutup mutlulukla sıkmış, onun umutlarını kesinlikle boşa çıkarmamıştı. "Bir zamanlar öyleydim." diyerek genişçe sırıttı ve zümrüt gözlerinden, imayı anladığını gösteren neşeli bir pırıltı geçiverdi. Ardından kenara çekilerek arkasında kalan salonu işaret etti. "Geçsenize içeri, neyi bekliyorsunuz?"

𝐒𝐖𝐄𝐀𝐓𝐄𝐑 𝐖𝐄𝐀𝐓𝐇𝐄𝐑, 𝘴. 𝘣𝘭𝘢𝘤𝘬Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin