{18}

73 6 6
                                    

Orda ne kadar kaldığımızı bilmiyorum.
Ama en sonunda bu şiddetli ağlamalar yerini minik nefes alışlara bıraktı.

Çıkan ses çok güzel geliyordu kulağa .
Biraz bu sesi dinleyip Friskin saçlarını okşadım.
Sonrasında onu yatağa götürmeye karar verdim ve onu kaldırmak için konuma baktım .

Frisk neredeyse benim üzerimde oturacak gibiydi .
Bu işleri kolaylaştırır.
Onu sırtından ve bacaklarından tuttum ve kaldırdım.

Friskin başı omzuma düşmüştü .
Odama gelince Friski yatağa bırakıp üzerini örttüm.
Sonrasında bende onun yanına yattım.
O pamuk gibi yumuşak olan elleriyle oynadım .

Çok narin ve güzeldi .
Frisk bana arkasını dönünce ona yaklaştım.
Kolumu tutması için ona verdim.
Diğer kolumlada onun beline sarıldım ve bu şekilde bende uyuya kaldım .








Uyanduğımda  saate baktım .
Sadece dört saat kalmıştı.
Bu bana altı saat daha artı uyku demekti .
Mükemmel.
Bakışlarım Friske kaydı .
O hâlâ derin bir şekilde uyuyordu .
Yavaşça alnına bir öpücük kondurdum ve dikkatlice odadan çıktım.

Odamın yanındaki giyinme odasına yöneldim .
Cebimde kalan telefonu çıkardım ve belden üstüme ayarlayıp görüntülü bir konuşma açtım.

Telefon biraz çaldıktan sonra yeşil gözlü bir keçi telefonda göründü.
"Hey G . " dedi Asriel hemen.
Bende gülümseyerek cevap verdim.

"Hey. Nasıl gidiyor ?" Dedim hemen.
Asriel bana baktı.
"Pekala . Hemen ne olduğunu açıkla . Sen asla gülmezsin ." Dedi Asriel . Ben busefer hafifçe güldüm. Haklılardı çünki.

Birden arkada biri daha belirdi.
Pek çıkaramadım .
"Hey. O kim ? " dedim merakla.
Asriel arkasına baktı.
"Oh. O Mk. Alphys ona yeni kollar yaptı.  Şimdi baya baya iş görüyor." Dedi Asriel . Ben anladığımı belirtmek için başımı salladım.
Sonrasında yavaşça yanımdaki masaya yönelip orda duran kutuyu aldım .

İçindekileri çıkarırken yine konuştum.
"Hey . Chara yanında mı ?" Dedim merakla.
Asriel daha cevap veremeden sanırım koltuğun arkasından bir ses geldi.
Asriel oraya baktı.
"Chara iyi misin? Bana orda ne yaptığını söyler misin ?" Dedi Asriel . Korktuğu her halinden belli .
Chara ayağa kalktı. Bu kıza bu yürekle hiç bir şeycikler olmaz .

"İyim. Ve orda sizi dinliyordum. Ve ayrıca G . Sen beni mi sordun. Bu kadar önemli bir şey ki benide soruyorsun." Dedi Chara.

Hem dalga geçen hemde haklılık payı olan başka birini tanımadım ben.
Derin bir nefes aldım.
"Konu Frisk." Dedim yavaşça.
Chara ve Asriel bana şaşkınca baktı.
"Frisk ? Frisk ne alaka şimdi ?" Dedi Asriel merakla.

O an bir şeyleri fark ettim.
"Tori size söylemedi mi ?" Dedim meraklanan bu sefer ben olarak .
Chara ve Asriel birbirine baktı.
"Annem kumsalda değil. Kayıp. Nerde olduğunu da bilmiyoruz. Babam korkmasın diye ona birşey diyemedik." Dedi Chara yavaşça .

Ben başımı anlar gibi salladım.
Kesin onuda aldı. Buna adım kadar eminim.
Derin bir nefes aldım.
"Her neyse. Tori Friski kurtarmıştı. Ateşlenmişti sanırım .
Ama evine baskın olunca Frisk benle geldi.
Dört yada beş gündür de benim evimde. " dedim açıklayıcı olmayı umarak.

Chara yine konuştu.
"Eğer Friske bakmamızı istiyorsan bizde görevde olacağız . En azından Asriel kralın oğlu diye o gidicek . Bende o salonda insanların çakır keyif oluşlarını izleyeceğim." Dedi Chara.

Ben derin bir nefes daha alırken üzerimi değişmeye başladım.
Alışmışlardı buna . Genel olarak plan hakkında bu şekilde konuşurduk.

Ben devam ettim.
"Ona çöp gibi davrandım. Baya sağlam aşağıladım. Ama bu gün bir şey oldu. Benim bile inanmakta zorlandığım bişi." Dedim hemen.

İkiside bana baktı.
"Frisk . Hafızasının bir kısmını yeniden elde etti." Dedim mutlulukla.
İkisininde yüzündeki gülme dahada arttı.
Onlarda buna inanamıyorlardı. Ama Frisk için mutlulardı.
"Ama küçük bir sorun var." Dedim yine.
İkisi bana baktılar.
"Frisk sadece beni hatırlıyor. Diğer hiç bir canavarı hatırlamıyor.
Gündüz neyse de gece onu yanlız bırakamam . Yanımda getireceğim onuda . Kıyafet işi kolay ama Chara. Ona göz-kulak olur musun ?" Dedim yavaşça.

Chara başını anlayışlı bir biçimde salladı.
Bende ona başımı salladım.
Bu sırada Asgorenin sesi duyuldu.
"Gitsek iyi olur ." Dedi Asriel ve konuşma burda bitti.
Bende en son pantolon ve papyonumu taktıktan sonra yine dolaba yöneldim.

Dolabın içinden bir hediye kutusu çıkardım.
Kutuyu açtım ve içinden siyah kısa,  arkasında yere kadar uzanan bir kuyruğu bulunan bir elbise çıkardım .
Yanında da koyu gümüş tonlarında bir ayakkabı .

Bu ona özel günler için aldığım bir hediyeydi .
Ama hiç verememiştim.
Eşyaları odada bıraktım ve Friskin yattığı odasıma yöneldim .
Frisk hala uyuyordu.

Yavaşça ona yaklaştım.
"Frisk. Hadi kalk artık. İşlerimiz var." Dedim yavaş ve sakin bir tonla.
Frisk yavaşça gözlerini açtı.
Bana baktıktan sonra yine gözlerini kapatıp döndü .

Bana baktı .
Biraz inceledi beni.
"Bir yere mi gidiyorsun ?" Dedi sonundada.
Ben gülümsedim.
"Gidiyormuyum değil. Gidiyormuyuz? " dedim .
Frisk bana anlamayan bir yüz ifadesiyle baktı.

Ben bu sefer güldüm.
"Hadi. Önce bir banyoya gir . Sonrada giyinme odasında kıyafetlerin hazır. Bu odanın yanındaki oda . " dedim .

Frisk başını salladı ve yataktan kendini kaldırdı.
Sonrasında odadan çıktı .
Kapının kapanıp kilitlenme sesini duyunca bende yataktan kalktım ve oturma odasında oturup onu beklemeye başladım .
 

Asma Kilidin Anahtarı (Echotale) ||frans||Where stories live. Discover now