{20}

66 6 12
                                    

Hâlâ konuşup birşeyler içmeye devam ediyorduk.

Ama birden bir sürü dışarı çıktı ve eşleri olduğunu düşündüğüm kadınların yanlarına gidip konuşmaya başladılar.

Ben tekrar bizim gruba baktım.
"Sanırım toplantı bitti." Dedim yavaşça.
G ve Asriel arkasına baktılar .
"Evet ." Dedi Asriel ve devam etti. "Umarım temizliği biraz hızlı yaparlar . Şu işi hızlıca halletmek istiyorum." Dedi Asrielde yine .

Ben pek anlam veremedim . Ama zaten benide ilgilendirmez.
Bir süre daha bu şekilde sessizce bekledikten sonra yine bir anons olacağı belirtilen ses duyuldu.
"İkinci görüşme üyeleri. " dedi sadece.

Oh bu kadar kısa kesmesi normal değil. Bilerek böyle yaptı.
G ve Asriel hareketlendiler.
"Pekala . Biz gitsek iyi olur . Siz artık iki kız ne konuşuyorsanız konuşursunuz." Dedi G ve ikiside bir salon çıkışında kayboldular .

Ben Charaya döndüm.
Kırmızı gözleri bana dönüktü .
Aslında oldukça normal geliyordu bana.
"Sen iyi misin ? Biraz düşünceli gibisin." Dedi Chara merakla.
Ben dalgınlığımdan kurtulup ona baktım .

"Şey . İyim . Merak etme." Dedim gergin bir şekilde .
Bu sırada rahatlamak için yüzüğümle oynamaya başladım.
Bir dakika. Lânet olsun.  Yüzüğü nasıl unuturum?

Charanın bakışlarını üzerimde hissettim.
"Oh . Şimdi anladım. Nişanlım mı  yoksa?" Dedi Chara.
Çok anlayışlıydı. 
Ben ona bakmadan önce birine gözlerim takılı kaldı.

Oh hayır . Lütfen bu gece olmaz .
John direk olarak bana bakıyordu.
Korku bütün bedenimde geziyordu. Acaba anladı mı ? Lütfen anlama . Ellerim masanın üstünde deli gibi titriyordu. Elimdeki bardak ve içecekte aynı şekilde .
Korkuyordum .
"Frisk ?" Dedi Chara. "Frisk ?!" Dedi birazdaha yüksek bir sesle.

O an kendime geldim. Ama anlık korkumdan dolayı elimdeki bardak çatladı ve kırıldı.
Elimi refleks olarak kapatınca da elimde oluşan yanmaya engel olamadım.

"Frisk . " dedi Chara . Ben olanı anlayınca paniklemeye başladım         "Tamam sakin ol sadece bir kaç kesik ." Dedi Chara .
Ben kendimi sakin tutarak konuştum .
"Chara. Sanırım lavaboya gitsek iyi olacak . " dedim sakince .

Chara benim kollarımdan tuttu ve elimden akmaya başlayan kanları en azından sıkıntı çıkmasın diye bir peçeteyle elime tuttu.

Lavaboya gelene kadar peçete sırılsıklam ve kıpkırmızı olmuştu.
Chara bir çeşmeyi açtı ve elimi yavaşça suya tuttu.
Ben yoğun yanmayla irkildim . 
Ama yinede diğer yumruğumu sıkıp dayanmaya çalıştım.

Chara yanıma geri geldi .
Ne ara gitti emin değilim ama elinde bir ilk yardım çantası vardı .
Çantayı açtı ve içinden bir cımbız çıkardı.

Sonrasında çantanın içindeki bir kafa fenerini aldı.
Maskesini çıkardı ve feneri takıp ışığını açtı.
"Pekala. Yavaşça elini açmaya çalış." Dedi Chara.
Ben suyun altında yavaşça elimi açmaya çalıştım.
Parlayan cam parçaları çok güzel bir görüntü saçıyordu.

Yavaşça elimi sudan çektim.
Sudan çektiğim anda elimden kan çıkmaya başladı . 
Chara bir pamukla kanı emdirdi ve cımbızla cam parçalarını çıkartmaya başladı .
Biraz çıkardıktan sonra kanı yine emdirdi. Sonra devam etti.

Hepsinin çıktığına emin olunca elimi yine suyun altına koydu.
Elim sanki yarın yokmuşçasına kan bırakıyordu resmen .
Ama bir süre sonra biraz pamuklarlada baskı yaptıktan sonra kan akışı hafifledi ve kesiklerde belli olmaya başladı.
Oldukça fazlaydı .

Benim kanı durdurmam bitince Chara çoktan yine maskesini takmış ve birkaç bant çıkarmıştı.
Bantı yavaş yavaş elime takmaya başladı.

Parmaklarım , avuç içlerim, elimin her yeri çok kötüydü .
Chara işini bitirince hala biraz kan çıktığını gördük.
Chara ilk yardım çantasına baktı . Sonrada bir sargı bezini aldı ve elime bir çeşit sporcuların kullandığı bir şekilde sarmaya başladı.

İşi bitince saçındaki tokayı çıkardı ve sargıyı sabitledi.
Sonrasında çantayı kapattı.
"Teşekkürler Chara." Dedim yavaşça.
Chara gülümsedi.
Sonrasında bana sarıldı.
Bende ona sarıldım. Sanırım onu biraz korkuttum.

Chara benden ayrılırken konuştu.
"Frisk neler oluyor ?" Dedi Chara merakla.
Ben biraz düşündüm.
Tam ağzımı açıp konuşacaktım ki birden kapı yavaşça açıldı . Tok ve ağır topuk sesi duydum arkamda .
Ben dona kaldım.

Lütfen düşündüğüm şey olmasın.
Chara benim yüzümdeki ifadeyi fark edince direk beni arkasına aldı.
"Ne işin var burda ?" Dedi Chara sinirle.

Bir gülme sesi kulaklarımı doldurdu .
John derin bir nefes aldı.
"Sanada merhaba Chara ." Dedi ve kapının kilitlendiğini belirten klik sesi duyuldu.
Ben sadece Charanın arkasında kalmakla yetindim. Hayır ya. Neden benim başıma geliyor bu ?

"Evet. Bana ait bir şeyin var gibi ?" Dedi John yavaşça.
Chara konuştu.
"O sana ait değil . Ne sanıyorsun yanında köpek gibi gezeceğinimi ?" Dedi Chara . Sesindeki sinir çok belliydi.

"Bunu burda mı konuşacağız ? " dedi ve adımları bana yaklaştı .
"Frisk. Hadi gidelim burdan . Bu işe bir zat ben bakacağım." Dedi John.
Ben birden durdum.

Başımı kaldırdım.
"Sana artık inanmakta zorlaniyorum. Bana yalan söylüyorsun ve bunu biliyorum." Dedim sesim biraz kısık çıkarak.

John bana bir adım daha yaklaştı.
Charadan ne kadar başarabilirse artık.
"Frisk hadi ama ." Dedi John gevşek bir şekilde.
İşte o an sinirlendim.
Charanın arkasından çıktım.
"Bana tokat attın John. Elin bana bir kere bile kalkmamıştı . Ama o gün bana tokat attın. Bana . . . Bana . . . " çıkmıyordu. Diyemiyordum işte.

Ona baktım. Maskemi çıkardım.
Elim yine yüzüğümle oynuyordu.
Ama ani bir hareketle yüzüğü çıkardım.
Yüzüğü onun ceketinin cebine koydum.
"Bitti. Gerçek yüzün ortaya çıktı. Sana bir daha asla güvenemem." Dedim.

John önce cebine , sonrada bana baktı.
"Gelmiyorsun yani ." Dedi yavaşça.
"Hayır. Gelmiyorum. Şimdi git burdan ." Dedim hemen.
John tam arkasını döndü. Ama birden birşey dedi.
"Bir daha olmaz ." Dedi ve elimi yakalamaya çalıştı .
Ben hızlıca geriledim. Ama Chara benden daha hızlı çıktı .

Johnun boğazına bir bıçak dayadı.
"Sakın. Deneme bile." Dedi Chara.
Johnun dikkati dağılmıştı. İşte aradığım fırsat.
Hemen Charanın arkasından çıktım ve önce Johnun kasığına bir tekme indirdim. Ardındanda birde karnına bir yumruk indirdim ve hızlıca ittim.

John yere düştü ve bana baktı.
Hem şaşırmıştı hemde acıdan kıvranıyordu.
İki büklüm olmuş bir şekilde kapının kilidini açtı ve konuştu.
"Bunu ödeyeceksiniz ." Dedi ve gitti .

Ben derin derin nefesler almaya başlamıştım.
Öylece kala kalmıştım. Ama birden omzumda bir el hissettim .
Ardındanda Charanın sesini .
"İyi işti ." Dedi .

Ama birden bu söz zihnimde yankılandı.
"İyi işti Frisk . Ben en iyisi kendimi sağlama alayım. Bizide döversin ." Dedi Charanın gülen sesi.

Birden gerçekliğe döndüm. Başım dönmeye başladı.
Tutunacak yer aradım .
Musluğun kenarına tutundum.
"Frisk . İyi misin? " Dedi Chara korkuyla . Ben başımı salladım.

"Evet. İyim. " dedim ve biraz derin nefesler alarak kendime zaman verdim.
Kendimi toparladıktan sonra tekrar doğruldum .
"Hadi . Biraz balkona çıkalım. Temiz hava belki iyi gelir." Dedim sadece.

Chara bana gülümsedi ve maskemi bana geri verdi.
Maskemi aldım ve yine yüzüme taktım.
Arkadaki fiyongu bağlamak kolay değildi ama hallettim.
İşim bitince Chara ile beraber mutlu bir şekilde tuvaletten çıktık ve balkonu bulmak için etrafta dolanmaya başladık .

   

 

Asma Kilidin Anahtarı (Echotale) ||frans||Where stories live. Discover now