{25}

60 4 2
                                    

Friskin gözünden

Frisk . . .

Frisk beni duyuyor musun ?













Her şey nasıl başladı ?

















.  .  .









Dıtdıt .  .  . Dıtdıt .  .  . Dıtdıt

Alarmımı kapatıp uyandım .
Yatağımda biraz gerindikten sonra güneşin gülümsemesiyle biraz daha dinç uyandım.

Yataktan kalktım ve dolabıma yöneldim.
Dolabımdan okul kıyafetlerimi aldım.
Siyah pantolon ve beyaz gömlek.

Saçlarımı taradım ,dişlerimi fırçaladım , beden eğitimi için spor çantamı hazırladım.
Bir şişe su , göbeği açık üstü ve altı öğretmenlerime göre yırtık pırtık yelken yaka bir tişört , bir siyah belime kadar gelen çoraplar , kot şort ve son olarakta spor ayakkabı.

İşlerim bitince eşyalarımı aldım ve aşağı indim.
Kahvaltı çoktan hazırdı .  
Aşağı inince babam masada gazetesini okurken bir fincan şekerli filtre kahvesini yudumluyordu.

Sinsice gülümsedim.
Çantalarımı dikkatlice bıraktım.
Onun arkasına geçtim.
Birden arkasından ona sarıldım.
"Günaydın ." Dedim birden .

Babam bir an ne olduğunu anlamasa da anladığında o da güldü.
"Ha ha ha . Sanada günaydın prensesim." Dedi babam.

Ben onu bıraktım ve masaya oturup kahvaltımı yapmaya başladım.
Kahvaltı çok güzeldi.
Yine döktürmüşler bu ablalar.

Yemek yerken bir ses duydum.
"Ne ? Vay adi herif onu hemen kovun. Hemen hemen. Delirtmeyin beni yapın şunu . " annem sesli sesli telefonla konuşurken .
Ben babama baktım.
"Gene neye sinirlendi ? " dedim.
Babamda derin bir nefes aldı.
"Bilmiyorum. Bende artık takip edemiyorum. " dedi babam gülerek.

Bende istemeden güldüm.
Bu sırada annem masaya geldi.
O da elinde bir kahve ile oturdu ve kahvesini yudumlamaya başladı.
Babama baktı.
"İnanamıyorum ya. Resmen skandal . Nasıl olurda güvendiğim insanlar her seferinde arkamdan beni vurur ya. Offff başım ağrıdı cidden." Dedi Annem. 

Bunun arkası koca bir boş kelime sözcüğü olacak .
Ben hemen çantamı aldım . Kapıya doğru giderken bağırdım.
"Görüşürüz  ben çıktım." Dedim ve kendimi son hız dışarı atıp okula doğru yürümeye başladım.

Okul çok uzakta değildi.  Bu yüzden yürümemde kolaydı.
Okula yaklaşırken durdum.
Ayakkabılarıma baktım.
Siyah cilalı ayakkabılara.
Daha doğrusu babetlere. Bunlardan nefret ediyorum.

Neyse biraz daha dayan .
Okula gelince güvenlikçiler her kezin şık ayakkabılarına bakıyordu .
Çok saçma. Kıyafet yırtık olsun sorun değil. Ama bu okul tam bir ayakkabı takıntılısı .

Güvenlikçiler ayakkabılarıma baktı.
Geçmeme izin verdiler.
İçeri geçer geçmez hızlı adımlarla dolabıma gittim .
Dolaptan kahve rengi postallarımı giydim ve siyah babetlerimi dolaba koydum.
Bakma buraya kadardı.

Derse gitmek için sınıfıma geçtim.
Sınıfa girer girmez uyuyan bir sınıf gördüm.
Bende yerime geçtim.
Malesef ki arkamda bir çete kız gurubu var . Ve bana taktılar .
Bir kağıt sesi duydum.

Ardındanda kıkırdamalar .
"Hey Frisk ." Dediler ben arkamı döndüm ve sert bir biçimde gelen kağıt topunu yakaladım ve açtım.
İçinde bir yazı vardı.

Asma Kilidin Anahtarı (Echotale) ||frans||Unde poveștirile trăiesc. Descoperă acum