Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
[-Şimdi onu kaybettim
Enseme değen soğuk dudaklar omuz başlarımı titretti ve ben ıslak saçlarımı kurutmakla meşgul olduğum, tüm kafamı örten havluyu ince parmaklarımla biraz daha sıkıştırdım."Yo-yoongi şimdi bunun sırası değil."Sesim yorgundu,ben yorgundum.
Yine de ensemdeki dudaklar durmadı, aksine kıvrılışından bir gülümsemeye ev sahipliği yaptığını hissettim.Ardından ıslak bir öpücük daha geldi."Biliyorum,"dedi yavaşça."Ama sen yanımdayken sana yapışmamam imkansız.Bu bile yetmiyor."
Derin bir nefes aldı ve kollarını ince belimin etrafında sıkıca doladı."Ellerini göbeğimin üstünde hissettim.Yavaşça okşadı."Karnın ağrıyor mu?"Yanaklarım kızarırken kafamdaki havluyu kucağıma indirip başımı olumsuzca salladım.Dün o kadar yorgundum ki içime geldiğinde kendimi temizlemek için yıkanamamıştım bile.Sabaha kadar dinlenmiş ve gücümü toplamış olacağımı sanarak ertelemiştim fakat sabah yorgunluğuma arkamın acısı da eklenince kıpırdamak benim için neredeyse imkansız hale gelmişti.Bu yüzden Yoongi beni kucaklayarak odamdaki banyoya götürmüş ve dikkatli ve nazik bir şekilde temizlemişti.Şimdi de her şeyin yolunda olup olmadığını kontrol ediyordu.
Burnunu hala nemli olan saçlarımda hissettim."Şampuan kokuyorsun,o çiçek kokusunu alabiliyorum ama yine de benim kokumu ezecek kadar kuvvetli değil."Yanaklarım daha da kızarırken olduğum yerde kıpırdandım.Bu hareketim arkamda hissettiğim keskin acıyla duraksadı.Minik bir inleme dudaklarımdan çıkar gibi oldu.
"Acıyor mu?Biliyorsun iyilestirebileceğimi söyledim."Ellerimi hızla,belimi sarmış kollarına atarak çözülmesini sağladım ve acıya rağmen oturduğum yataktan kalktım.Kırmızı suratımla , yarım ağız sırıtan adamın karşısında dikildim."Nasıl iyileştireceğini gayet de biliyorum!Bu iğrenç!Sen bir sapıksın."Gülüşü odamda yankılanmaya başladığında dudaklarımı sinirle aşağı sarkıttım.
"Nasıl iyileştirecekmişim?Kıçını yalayarak mı?"Ayağa kalktığında geriye doğru adımlayarak ondan sakındım."Sakın!Seni sapık adam,uzaklaş."Gülerek üzerime gelmeye devam etti,ben de geri geri gitmeye.En sonunda arkamda soğuk duvarı hissetmiştim.Dibime kadar gelip bedenini bedenimin üzerine bindirdi.Duvarla onun arasında sıkıştım.
"Biliyor musun?"dedi yüzü yüzüme yaklaşırken.Nefesini suratımda hissettim.Burnu yanağıma sürtündü."Seni okadar çok seviyorum ki seni bulana kadar çektiğim tüm acılara şükredebilirim."
Nefesimin teklediğini hissettim.Koca elleri yanaklarımı sardı."Her şey için teşekkür ederim güzelim."Gözlerim,kahve irislerimin içine içi gidermiş gibi titrekce bakan minik kara gözleri buldu.Hemen ardından sus çizgimin üstünde ince dudaklarının baskısını hissettim."Benim çiçek kokulu güzel eşim."Sonrasında aşağıya kayarak dudaklarımı dudaklarına hapsetti.Ellerim anında karşımdaki adamın tombul yanaklarını bulurken onu biraz daha kendime çektim.Dillerimiz birbirine dolandı.Sıcak ağzımın içinde dolanan bu yabancı dili memnuniyetle kabul ettim.Ne kadar sürdü bilmiyorum.Belki saniyeler,belki de dakikalar...Kapım alacaklı gibi vurulmaya başlayana kadar öpüşmüştük.
