➳4

1.7K 246 404
                                    

İyi okumalar.

[-O benim gelinim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

[-O benim gelinim

Burnumun ucuna düşen iri yağmur damlasıyla yüzümü gökyüzüne çevirdim.Bir sonraki damla gözüme denk gelirken ardından gelen damlalar da sıklaştı.Birkaç dakika sonra yüzümdeki kurumuş kan tüm o damlaların altında ıslanıp keskin çenemden aşağı akıyordu.Yavaşça yürümeye devam ettim.

Bahçe duvarındaki oyuktan kaçalı çoktan birkaç saat olmuştu ve ben bu ormanda,okuldan iyice uzaklaşıp kaybolmuştum.Yokluğum farkedilmiş miydi,sözde aileme haber verilmiş miydi -kayboluşumun onların umrunda olacağını kesinlikle zannetmiyordum - ve bunun gibi pek çok şeyi merak ediyordum.Özellikle de kardeşlerimi...Jin hyung ve Jimin çıldırmış olmalıydı.

Yaptığım şeyin saçmalığının farkına geç de olsa varmıştım fakat geri dönmek için artık çok geçti.Zaten dönüş yolunu bildiğim de yoktu.
Kafesteki bir hayvan gibiydim ve parmaklık niyeti gören ağaçların arasında çıkışı arıyordum.Tanrım!Yurdun camından baktığımda biraz uzakta olsa da seçebildiğim otobanı şimdi bir türlü bulamıyordum.Sanki yok olmuştu.

Üniformam içinde büzüldüm.Hava fazlasıyla soğuktu.Esen rüzgarın savurduğu yağmur damlaları gövdemi döverken çamur halini almış toprakta adımlarımı hızlandırdım.
Belki bir vahşi hayvana ya da bir seri katile denk gelmeyecektim ama bu soğukta donarak öleceğimi düşünmeden edemiyordum.

Gözlüğümün eksikliğiyle düzgün burnumu kırıştırdım.Keşke kırık oluşunu umursamadan onu yanıma almış olsaydım.Aslında tam anlamıyla gözlüğe bağımlı bir insan değildim.
Onu çıkardığımda da az çok bir şeyler görebiliyordum ama gözlüklü halimin yerini tutmuyordu tabi.

Biraz sonra ağaç dallarının birbirine çarparken çıkardığı tuhaf ses
gürültülü bir çarpışmayla bölündü.
Sesin geldiği yönü neden böyle bir şey yaptığımı bilmesem de takip ettim.
Burada yalnız değildim ve neler olduğunu merak ediyordum.

Dallar iyice sıklaşmış ve aralarından geçip gitmek zorlaşmaya başlamıştı.
Hem yerdeki dikenli çalılıklar da adım atmamı zorlaştırıyordu.Ses daha yakından gelmeye başladığında bunun ağaca saplanan bir baltanın sesi olduğunu farkettim ve yanında birinin sevinçli ses tonu ile söylediği şarkı kulaklarıma ilişti.

"Lal la la la..."Bu fırtınada hangi kaçık odun kesmek için dışarı çıkar ve daha kötüsü hangi akla hizmet katil olduğu iddia edilen bu ormanda rahatça şarkı söylerdi?Tüylerim kökünden havalanırken önümde duran çalılığın arkasına saklandım.Sesi çok net duyabiliyordum ama nereden geldiğini hâlâ çözememiştim.
"Yaşamak için yakmak gerek!"

Sese o kadar odaklamıştım ki yeri göğü inleten bir gökgürültüsü yankılandığında ağzımdan çıkan çığlığa engel olamadım.Ellerimi refleksle ağzıma kapattığımda çok geç kalmıştım.Sesim çoktan iki dudağımın arasından kaçıp gitmişti.

wizard¡SopeWhere stories live. Discover now