- Bölüm 15-

10.1K 411 23
                                    

MeryemKesim'eİthafen.

" Bazı bedenler birbirine yasaktır. Bazı gözyaşları sadece insanın kendi görebileceği kadardır. Ve bazı aşklar bir kişiyi yakacak kadar ateşe sahiptir..!"

# AhmetBatman #

Hayatı düşünüyorum bazen sessizce. Ama düşündükçe kendi yarattığım düşüncelerimin içinde kayboluyorum. Yönümü bulamıyorum bazen o karanlıkta fazla karanlık, koyu karanlık. Gözlerimin görmediği o çetin ve amansız karanlık.

Hayatınızı kontrol altına alabilir misiniz?

Onunla oynayabilirsiniz mesela. Onun getirdiği oyunların kurallarını siz koyabilisiniz. Ya da onun koyduğu kurallara uymayabilirsiniz. Onun size gösterdiği kartları yok edebilirsiniz. Evet, siz bunları yapabilirsiniz. Bu kitabı okumayıp kapatabilirsiniz. Ya da devam edebilirsiniz.  Yaşadığınız ortamda kimseyi görmeden deli gibi eğlenebilirsiniz de. Her istediğinizi istediğiniz şekilde yapabilirsiniz. Ama tek bir engeli görmemezlikten gelemezsiniz. Duygularınız ve arzularınız. İşte onları kontrol altına alamazsınız.

Ve bu da sizi hayata karşı çaresiz bir köle yapar.

Bende bu hayatın bir kölesiydim. Bunu çaresiz bir şekilde kabulleniyordum. Babam'ı kaybettiğim gün kontrol altına almaya çalıştığım hayatım beni etkisiz bir eleman haline getirmişti bile. Haykırıyordu bana " Senin tanrın benim."

Gözlerimi babam ile benim olduğum çerçeveden çevirip salona indim. Onu kaybettiğim günden beri annemi üzmemeye çalıştım. Üvey babamı da. Her ne kadar üvey olsa da bana karşı sert bir hareketini veya beni ezicek bir hareketini görmemiştim.

Onlarla anlaşamamam tek sebebi belkide benim ruhumu kontrol altına alma çabaları. Bu hayatta en çok babamı sevme nedenim beni en iyi onun tanımasıydı. Yeşil gözlerinde hep doğruluğu görür, kimseye anlatamadıklarımı onun gözlerinde hissederdim. Çok iyi hatırlıyorum beni parka getirdiği gün salıncağa bindiğimde ,istediğimden daha hızlı sallardı.Bazen korkardım ama gittikçe de yüksekliğe alıştığım bir duygu da kazanırdım.

" Baba biraz dah ayavaş sallar mısın korkuyorum."

" Yükseklikten korkuyorsan eğer onu yenmeyide cesaret tablon olarak görmelisin. Korktuğun şeyleri yenmelisin. İşte o zaman korkusuzbir prenses olur ve gerçek hayatını yaratabilirsin."

O gün anlamamıştım baba. Bana dediğin o kelimelerden o kelimeleri bütün haline getirip kurduğun cümlelerden istediğin anlamı çıkartamamıştım. Belki de tek seni düşündüğümde yıkılmam, bana tek sensizliği öğretmemendir.

Salona indiğimde beyaz örtünün üzerine hazırlanmış olan kahvaltıya yöneldim. Kahvaltı yapmayı sevmiyordum. Sebebi erken kalkmamdı herhalde.

Cebimden çıkardığım telefonuma baktığımda whatsapp 'a gelen mesajlara baktım. Ah tanrım bizim sınıf ve toplu sohbet. Onlarla ne kadar iletişim kurabilirdim ki.

" İdil hanım hala teklenojiden uzak bir şekilde yaşıyor cidden kaç saattir bu yazılanları görmüyor."

Böyle bir şeyi Batu'dan falan beklerdim. İrem'den değil.

Aşk-ı İntikam (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin