-Bölüm 31-

8.7K 354 3
                                    

" Özgür mü diyorsun kendine?  Sana hükmeden düşünceni duymak isterim, bir boyunduruktan kaçıp kurtulduğunu değil!"


# Nietzsche #


~


Uzun zamandır eski arkadaşlarımın bana söylediği, izin vermeden üzerimde tartışılan ve benim için önemsiz bir konuydu aşk. O zamanlar ne kadar hoşlandığımı sansam da, Can gittikten sonra içimde yanan ateş kısa zamanda sönmüş ve hayatımda hatırlanmayacak  kadar mazide kalmıştı. Ve ben yaşadığım süre boyunca aşık olmamam gereken birine aşık olmuş üstelik ondan vazgeçemeyecek duruma gelmiştim. O benim için bir yasak meyva, cehennemin ortasında bulunan zakkumdu. O bir katil, eline kan bulaşmış biriydi. Ama hayatımdan kısa zaman sonra çekip gidecek ve yaptıklarını sadece anılarda bırakacaktı. Buna dayanabilir miydim ? Sanmıyorum.


Uraz'ı sessiz bir şekilde odama çıkarmış ama bunu yaparken de teyzemin bizi duymaması için bir hayli ecel teri dökmüştüm. Karın boşluğunda oluşan bir bıçak izi vardı ve anlaşılıyordu ki yediği darbe pek de hafif değildi.


" Uraz gerçekten kötü görünüyor." Dedim gözlerine bakarak. Uraz elimdeki gazlı bezi alıp pansuman malzemelerini gösterdi." İdil yardım etmeni istemiyorum, buraya gelirken sana yapabileceğeni söylemedim." Dediği kalbimi uyuşturmuşken ne olursa olsun bu kendini beğenmiş tavırlarından vazgeçmeyeceğini anladım. Ne bekliyordum ki değişmesini falan mı? Ah bunu düşünmek bile en büyük aptallıktı. Uraz' baktığımda acı çekmiyormuş gibi gözükse de kimsenin o derin yarada bu kadar sakin kalamayacağını biliyordum. Uraz'ın elindeki iğneyi gördüğümde yanına yaklaştım." Bu tek başına yapabileceğin bir şey değil, ben yapabilirim." Uraz sinirli sinirli baksa da gerçekten isteğimi farketmiş olacak ki zorlukla verdi. Her ne kadar yapabilirim desem de benim için hiçte kolay olmayacak bir olaydı. Elimi karnına getirip yapmaya başladığımda sanki içimdeki damarların birer birer koptuğunu hissediyordum.


Dikme işini hallettiğimde Uraz ciddi bir ifadeyle yüzüme bakıyordu." Bir an sanki dikişi kendine atıyorsun sandım, benden fazla acı çektin." Dedi ukala bir şekilde. Elimi yumruk yapıp omzuna vurduğumda beni sertçe çekip kucağına oturtturdu. Gözlerim irileşmiş ona bakarken kızardığımı hissedebiliyordum. " Karnın daha yeni yani iyileşmedi." Kurduğum cümlenin saçmalığına lanet  ederken bu sefer domatesten farkım kalmadığına yemin edebilirdim. Uraz sinsi bir şekilde gülümseyerek elini yanağıma getirdi. Yumuşak bir şekilde okşarken kalbimin yerinden çıkacağını hissedebiliyordum. Hadi ama biraz daha böyle kalmaya devam edersek kalpten gidebilirdim." Uraz teyzem gelebilir." Diyerek kalkacağım sırada kendimi bu sefer yatakta bulmuştum.


Bu çocuğun karnı da mı acımıyordu, nasıl bu kadar normal davranabiliyordu." Sana git demedim" Uraz'ın bu kendini beğenmiş halleri beni gittikçe sinirlendirmeye başlıyordu. Gözleri dudaklarıma takıldığında, geri çekilmek istesem de üzerimde Uraz gibi biri varken bu pekte mümkün olmuyordu.Yavaş bir şekilde yaklaşmaya başladı dudakları dudaklarıma değeceği sırada teyzemin sesi duyuldu. " İdil, annen telefonuna ulaşamıyormuş." Teyzemin sesini duymamla Uraz'ı hızlıca ittim. Uraz ukala bir şekilde gülerken bir yandan da sinirlendiğini anlamıştım. " Hadi yine iyisin, git teyzene teşekkür falan et." Uraz'a sert bakışlarımı gönderirken teyzemin buraya gelme endişesiyle odadan hızla ayrıldım.


" Açtım ben teyze." Teyzem yanıma gelirken elini alnıma koydu." Kızım ateşin falan mı var yüzün falan kızarmış." Ah Uraz katil olma sebebimsin. Beni bu kadar zora sokmaya ne gerek var. " Yok ben iyiyim, odama gideyim uyuyayım" Diyerek yanından hızla uzaklaştım. Odaya hızlı adımlarla girdiğimde Uraz yatağa uzanmış yarasına bakıyordu. Önceden fark etmesemde şuan üst tarafı çıplaktı ve bu beni daha kötü yapıyordu. Yüzü buruşmuş yarasına bakıyordu, ilk defa şu kendini beğenmiş tavrını bir kenara bırakmıştı. " Ağrı kesici getirmemi ister misin ?"  Kafasını olumsuz anlamda salladığında çalan telefonuma ilerlemeye başladım.

Aşk-ı İntikam (Tamamlandı)Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang