- Özel Bölüm -

10.4K 350 187
                                    

Derken o yolculukta bir an geliyor, durup geriye bakma gereği duyuyorum. Geçtiğim yolları,uğradığım durakları, güzergâh boyu karşılaştıklarımı anımsıyorum. Bu kitap dünden bugüne yazdıklarımdan ufacık bir seçkidir. Bu alıntılar kitabı. Karın doyursun diye değil, tadımlık niyetine.

Elif Şafak - Kağıt Helva

-

Gece, gece olabileceği tüm sessizliğiyle karşımda duran pencereden bana koyu bir manzara sunuyordu. Hayatta bana verilmiş bu kısa sürede yaşadıklarımı sorgulattıracak, iyiyi kötüyü nizamını koruyacak şekilde ayıracak, ve onların bana kattığı o birikimden beni nasıl değiştirdiğini herkese bağıra bağıra anlatacaktım. Ama önce, onu yapmadan önce yanı başımda duran o yarı erimiş mumu düzeltmem gerekiyordu, onu düzeltip diğer yamacıma koymalıydım yahut sönebilir ve karşımda ki manzara beni de içine alabilirdi. Gerek yoktu yeni bir karanlığa, aydınlığa bu kadar alışmışken o koyu ve benim sevdigim lakin şuan sadece ama sadece beni ürperten o koyuluğa gerek yoktu. Belki önceden, lisede okuyan bir kızken bu gece bana çok şey sorgulattırıp çok büyük pişmanlıklar yaşatabilirdi. Niye böyle yapmadığımı veya neden utandığımı neden kaçıp gitmediğimi ve daha saçma sapan bir sürü duyguyu yaşatabilirdi.

Ama diyorum ya lisede okuyan, duygularından emin olmayan zamanlarda yaşanabilirdi. Ama şimdi sorgulanacak daha az konu daha az olay daha az insan ve daha az pişmanlık hayatımı esir almıştı. Fütursuzca esen rüzgar ağaç dallarını pencereye sertçe vuruyordu. Omzuma değen el boynumu hafifçe arkaya çevirirken omzumdan kalbime inen sıcaklık sanki bu serin havada bile beni bu denli yakabiliyordu.

" Yine nereye daldın böyle?" Yavaşça geriye dönerek ayağa kalktım. Ve ona dönerek hala omzumda olan elini elime aldım. " Hiç sadece dalmışım işte." Tek kaşını kaldırarak yüzüme uzun uzun bakarken gözlerinin etrafındaki kirpiklerin uzunluğu, kıvrılışı ve ona ait oluşu ne kadar da muazzamdı. "Seni özledim ve sen hala bana karşında ruh varmış gibi bakıyorsun."

" Bakmak yasak mı?" Dedim tek kaşımı kaldırarak. Bana ukala bir şekilde bakarak konuşmaya başladı." Hayır ama fazla ürkütücü ve çirkin oluyorsun." Onu hızla yanımdan iterek yerde bulduğum yastığı ona fırlattım. " Hey hayatım sen kendini görmediğin için böyle davranıyorsun." Yerde bulduğum diğer yastığı da büyük bir hırsla ona atarken bir yandan da mumu söndürmemeye çalışıyordum. "Seni öldürürüm anladın mı, elimden kimse alamaz." Kendi kendime sinirle karışık gülerken kaybolan karanlıkta onu aramaya başladım. Bir adım atmışken belime dolanan ellerle duraksadım. Başını boyun girintime koymuştu, emindim şuan gözlerini kapatmış saçlarımı kokluyordu. "Burdayım." Bu kelime yutkunmama sebep olurken saçımda hissettiğim bu sıcak nefes kalp atışlarımı hızlandırıyordu. " Biliyordum, her zaman huyundur zaten böyle sarılmak hem zaten sürekli fırsat aramıyor musun?" Dediklerimin arkasından onun duymayacağı bir şekilde gülerken onun da gülümsediğine emindim ama tabi ki o bunu yansıtmayacak kadar kibirliydi.

" Sen bu kolların içinde olmak için can atan kaç kız var biliyor musun? Hepsi benim tenimi teninde hissetmek için ölüyor be kıymetbilmez kadınım." Dedikleriyle sırtımı ondan ayırarak hızla ona döndüm. Her zaman yaptığım o ukala sırıtışımı yaparak kazağının iki yakasından nefesimi hissedene kadar yaklaştım. " Hayır." Dedim sesimin onda arzu yaratmasını isteyerek, evet bunu yaparken aslında en çokta ben zorlanıyordum. "O çok eskidendi, hani benim pesimden koştuğun zamanlar, kalbinin İdil İdil diye attığı zamanlar evet canım çoktan geçti o senden" Dedim saçlarını hızla karıştırarak, şuan onunla dalga geçmenin keyfini yaşıyordum. Elini yavaş ve usulca yanağıma getirerek yavaş yavaş okşamaya başladı. " Hala aynı o yerde bıraktığım kızları, benim için yanıp tutuşturabilirim. Bilirsin tip aynı tip, karizma aynı karizma bebeğim." dedi yavaşça burnumu sıkarak yanımdan uzaklaştı. "Aptal." dedim arkamı ona dönerken. Mum sönmeye ortam hazırlarken artık şu mum sevdasını bir kenara bırakıp ışıkları açmalıydık. Yoksa yürüyecek yeri bile bulamayacaktık. Ona baktığımda çoktan kendini yatağa atmış her zaman ki gibi düşünüyordu. Onu izlediğimi anladı ki kafasını çevirmeden konuşmaya başladı.

Aşk-ı İntikam (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin