Forever Winter (From The Vault)

269 14 2
                                    


--

He says he doesn't believe anything much he hears these days
Bu günlerde duyduğu hiçbir şeye inanmadığını söylüyor

He says, "Why fall in love, just so you can watch it go away?"
Diyor ki, "Neden aşık oluyoruz, bu duygunun çekip gidişini izleyebilmek için mi?"

He spends most of his nights wishing it was how it used to be
Gecelerinin çoğunu eskiden nasılsa şimdi de öyle olmasını dileyerek geçiriyor

He spends most of his flights getting pulled down by gravity*
Yaşadıklarının çoğunu stres yüzünden bitmesi ile geçirir

I call just checking up* on him
Onu kontrol etmek için aradım

He's up, 3am pacing
Uyanık, gece 3 de volta atıyor

He says, "It's not just a phase I'm in"
Diyor ki "İçinde olduğum durum sadece geçici bir evre değil"

My voice comes out begging
Sesim yalvarırcasına çıkıyor

All this time I didn't know
Tüm bu zaman boyunca bilmiyordum

You were breaking down
Senin çöküp gittiğini

I'd fall to pieces on the floor
Yerde parçalara ayrılırım

If you weren't around
Eğer sen etrafta olmasan

Too young to know it gets better
Çok genç bunun daha iyiye gideceğini bilmek için

I'll be summer sun for you forever
Senin için sonsuza kadar yaz güneşi olacağım

Forever winter if you go...
Gidersen de sonsuza kadar kış olacak...

He seems fine most of the time
Çoğu zaman iyi görünür

Forcing smiles and never minds
Zorla gülümsemesi ve umursamazlığı ile

His laugh is a symphony
Gülüşü bir senfoni gibi

When the lights go out it's hard to breathe
Işıklar kesildiğinde nefes almak çok zor

I pull at every thread trying to solve the puzzles in his head
Her bir ipucunu çekip kafasındaki bulmacayı çözmeye çalışıyorum

Live my life scared to death he'll decide to leave instead
Benimle ödü kopmuş şekilde yaşamak yerine çekip gitmeyi tercih edecek

I call just checking up on him
Onu kontrol etmek için aradım

He's up, 5am wasted
Uyanık, gece 5 de kafası bir milyon

Long gone, not even listening
Çoktan sarhoş olmuş, dinlemiyor bile

My voice comes out screaming
Sesim çığlık çığlığa çıkıyor

All this time I didn't know
Tüm bu zaman boyunca bilmiyordum

You were breaking down
Senin çöküp gittiğini

I'd fall to pieces on the floor
Yerde parçalara ayrılırım

If you weren't around
Eğer sen etrafta olmasan

Too young to know it gets better
Çok genç bunun daha iyiye gideceğini bilmek için

I'll be summer sun for you forever
Senin için sonsuza kadar yaz güneşi olacağım

Forever winter if you go...
Gidersen de sonsuza kadar kış olacak...

If I was standing there in your apartment
Eger dairende duruyor olsaydım

I'd take that bomb in your head and disarm it*
Kafandaki bombayı çıkartır imha ederdim

I'd say I love you even at your darkest and
Seni en kötü zamanında bile severim

Please don't go
Lütfen gitme

I didn't know
Bilmiyordum

You were breaking down
Senin çöküp gittiğini

I'd fall to pieces on the floor
Yerde parçalara ayrılırım

If you weren't around
Eğer sen etrafta olmasan

Too young to know it gets better
Çok genç bunun daha iyiye gideceğini bilmek için

I'll be summer sun for you forever
Senin için sonsuza kadar yaz güneşi olacağım

Forever winter if you go...
Gidersen de sonsuza kadar kış olacak...

I'll be your summer sun forever
Sonsuza kadar senin yaz güneşin olacağım

At 3am pacing
Gece 3 de volta atıyor

All this time I didn't know
Tüm bu zaman boyunca bilmiyorum

At 5am wasted
Gece 5 de, kafası bir milyon

I'd be in pieces on the floor
Yerde paramparça olurum

Forever winter if you go...
Gidersen sonsuza kadar kış olur...

He says he doesn't believe anything much he hears these days
Bu günlerde duyduğu hiçbir şeye inanmadığını söylüyor

I say "Belive in one thing, I won't go away"
Ben de "Tek bir şeye inan, benim gitmeyeceğime" diyorum









Not: Şarkıda, Taylor, sevgilsinin eylemleri üzerindeki sürekli endişesini ve stresini anlatıyor. İlişkilerindeki yanlış anlaşılmayı fark ederek ve partnerinin her gün maruz kaldığı, bozulan ruh sağlığından bahsederek bizlere şarkıyı söylüyor.

checking up*: İngilizce de bir kalıptır bir kişinin veya durumun iyi olup olmadığını kontrol etmek anlamında kullanılır. Taylor partneri için hep endişeli olduğu için geceleri onu arayıp iyi olup olmadığını kontrol ediyor.

He spends most of his flights getting pulled down by gravity*: Genellikle zihinsel sağlıkla mücadele eden insanlar inişler ve çıkışlar yaşar. Bu satır, bu kişinin çıkışları iyi olduğu zamanların ardından kaçınılmaz inişleri, hüzünleri, duygu değişimlerini ifade eder. Tıpkı bir uçağın kötü bir darbeden alıp eninde sonunda düşmesi gerektiği gibi. Taylor burda metafor kullanmış kişinin bir şeye heycanla ya da iyi şekilde başlayıp sonradan anksiyete, depresyon gibi duygular yüzünden kötü bitebileceğini kişiye hep zarar geldiğini söylemeye çalışıyor.

I'd take that bomb in your head and disarm it*: Taylor burda kelimeleri metaforlaştırmış burdaki bomba kişinin kafasındaki karışıklıkları, sorunları ve kötü duyguları temsil ediyor; Taylor'ın ise bunu imha etmek istediğini söylemesi bu problemleri çözmek istediğini, çözebileceğini ve o kişiye yardım edebileceğini anlamına geliyor.

Taylor Swift- Red (Taylor's Version) (Türkçe Çeviri)जहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें