The Moment I Knew

507 19 2
                                    


--

You should've been there,
Orda olmalıydın,

Should've burst through the door,
Kapıya doğru ileri atılmalıydın

With that 'baby I'm right here' smile
'bebeğim işte burdayım' gülümsemesi ile

And it would've felt like,
Ve bu aynı,

A million little shining stars had just aligned,
Bir milyon parlayan yıldız sıraya dizilmiş gibi hissettirirdi

And I would've been so happy
Ve çok mutlu olabilirdim

Christmas lights glisten,
Noel ışıkları parıldıyor,

I've got my eye on the door,
Gözlerimi sürekli kapıdaydı,

Just waiting for you to walk in,
Sadece içeri girmeni bekliyorum,

But the time is ticking,
Ama zaman geçiyor

People ask me how I've been
İnsanlar bana nasıl olduğumu soruyor

As I comb back through my memory,
Ben hafızamı tazelerken

How you said you'd be here,
Nasıl da burda olacağını söylemiştin,

You said you'd be here.
Burda olacağını söylemiştin.

And it was like slow motion,
Ve aynı yavaş çekim gibiydi,

Standing there in my party dress,
Orda parti elbisem ile dururken,

In red lipstick,
Ve kırmızı rujumla,

With no one to impress,
Etkileyecek kimse olmadan,

And they're all laughing,
Ve hepsi gülüyorlar

As I'm looking around the room,
Ben odanın etrafına bakarken,

But there was one thing missing,
Ama eksik olan bir şey vardı,

And that was the moment I knew.
Ve işte o anda anladım

And the hours pass by,
Ve saatler geçiyor,

Now I just wanna be alone,
Şimdi sadece yalnız olmak istiyorum

But your close friends always seem to know
Ama yakın arkadaşların her zaman anlıyor gibi görünüyorlar

When there's something really wrong.
Bir şeyler gerçekten yanlış gittiğinde.

So they follow me down the hall,
Bu yüzden beni kolidor da takip ediyorlar

And there in the bathroom,
Ve orda banyoda,

I try not to fall apart,
Yıkılmamaya çalışıyorum,

And the *sinking feeling starts,
Ve huzursuzluk hissi başlıyor

As I say hopelessly, "He said he'd be here."
Umutsuzca "Burda olacağını söylemişti" dememle birlikte

And it was like slow motion,
Ve aynı yavaş çekim gibiydi,

Standing there in my party dress,
Orda parti elbisem ile dururken,

In red lipstick,
Ve kırmızı rujumla,

With no one to impress,
Etkileyecek kimse olmadan,

And they're all laughing,
Ve hepsi gülüyorlardı

And asking me about you,
Ve seni bana soruyorlardı,

But there was one thing missing,
Ama eksik olan bir şey vardı,

And that was the moment I knew
Ve işte o anda anladım

What do you say
Ne söylersin ki

When tears are streaming down your face in front of everyone you know?
Tanıdığın herkesin gözü önünde gözyaşları yüzünden süzülürken?

And what do you do when the one
Ve ne yaparsın o,

Who means the most to you
Senin için en önemli olan kişi

Is the one who didn't show?
Oraya gelmediğinde?

You should've been here
Burda olmalıydın

And I would've been so happy
Ve çok mutlu olmalıydım

And it was like slow motion,
Ve aynı yavaş çekim gibiydi,

Standing there in my party dress,
Orda parti elbisem ile dururken,

In red lipstick,
Ve kırmızı rujumla,

With no one to impress,
Etkileyecek kimse olmadan,

And they're all standing around me singing "Happy birthday to you",
Ve herkes etrafımda durup beraber "Mutlu yıllar sana" diye şarkı söylüyorlardı

But there was one thing missing,
Ama eksik olan bir şey vardı,

And that was the moment I knew
Ve işte o anda anladım

Ooh, I knew
Ooh, anladım

You called me later,
Beni daha sonra aradın,

And said, "I'm sorry, I didn't make it, "
Ve dedin ki, "Üzgünüm, sözümü tutmadım."

And I said, "I'm sorry too, "
Ve dedim ki "Ben de üzgünüm,"

And that was the moment I knew
Ve işte o an da anladım.


*Feeling sinks: "batma hissi" olarak çevirolse de çoğu yerde kişilerin aklında batma hissi ne diye kalıyor. Arkadaşlar batma hissi dmeek aslında huzursuzluk veya kaygının sebep olduğu bir histir; "Bazı (genellikle kötü tanımlanmış) talihsizlik beklentisiyle yaşanan belli belirsiz ve tatsız bir duygudur.

Taylor Swift- Red (Taylor's Version) (Türkçe Çeviri)Where stories live. Discover now