11| Belki de iyileşebiliriz

23.4K 2.1K 985
                                    

bu bölüm elli tane duygu geçişi yaşadım yazarken yoruldum aw

minik bir açıklama

Hamilelik hakkında araştırma yaptım ama her şeyi normal hamileliğe bağlı olarak yazmadım. Kendimce eklemeler yaptığım ufak tefek açıklamalar var bölümde. Bu böyle değil lan dediğiniz esnada erkek hamileliği kurgusu okuduğumuzu düşünün ahajshdshs tamamen hayal gücü :d

*

Masamın üzerindeki kağıtları bir bir toparlayıp çekmeceme yerleştirdikten sonra kilidi çevirdim. Açıkçası saatlerce aynı pozisyonda oturmak beni yormuştu. Bu yüzden biraz erken çıkmak istiyordum.

Havanın soğuduğunu düşünüp ceketimi üzerime giydikten sonra dosyamı elime alarak çıktım odadan. Kapının önünde karşılaştığım Kerim benimle beraber aşağı geliyor, bir yandan da bir şeyler anlatıp duruyordu ama kendimi veremiyordum.

"Görkem Bey'in haberi var." dedim, erken çıkışımı kastederek. "Sen çıkacağın zaman bana haber ver, yeni konsept hakkında konuşalım."

"Tamam canım, ararım ben seni."

Sigara içmek için benimle geldiğini biliyordum. Kapının önüne çıkar çıkmaz cebinden paketini çıkartıp benden hafif uzaklaşarak yakmıştı. Hamile olduğumu bildiği için dumandan etkilenmemden korkuyordu.

Uzun düşünceler sonucunda yaptığım şeyi fazla sorgulamamaya karar vererek telefonumu çıkardım ve Savaş'ın isminde gezdirdim parmağımı. Bir çırpıda arayıp telefonu kulağıma yapıştırdığımda Kerim hafifçe sırıtmış, heyecanlı halimi izlemişti.

"Efendim Anıl."

"Napıyorsun?" dediğimde sorumu es geçerek konuşmaya başladı.

"Bende birazdan sana yazacaktım. Doktor kontrolün vardı bugün. İşin bittiyse çıkalım."

"Ah...o bugün müydü?"

"Evet." Kaşlarını çattığına yemin edebilirdim. Sesi bir tık daha katı geliyordu şimdi. "Sen ne için aramıştın?"

"Beni işten alabilir misin diye soracaktım da..."

"Birkaç dakikaya orada olurum."

Kapatmadan önce ne söylemem gerektiğini bilemeyip sıkıntıyla yanaklarımı şişirdim. Gerçekten, istediğim gibi konuşabildiğim eşimle şu an kelimelerimi seçerek konuşmak zorunda oluşum can sıkıcıydı.

"Tamam, görüşürüz."

Birkaç onaylayıcı mırıltının ardından telefon kapandı...

"Savaş mı geliyor?" diye sorup kafamı dağıtmamı sağladığı için teşekkür edercesine baktım Kerim'in gözlerine. Eğer bir sohbet başlatmasaydı bu berbat telefon konuşmasını düşünüp kafayı yiyecektim.

"Evet. Sen ne yaptın görüşmeyeli? Eşinle aran nasıl?"

"Şu sıralar yolunda her şey." alt dudağını ısırarak sırıttı. "Bak hatırlattın yine, özledim güzelimi."

Eşini hatırladığında parlayan gözlerine imrenerek baktığımda yüzümdeki minik gülümsemenin yavaş yavaş silindiğinin farkında değildim.

Acaba Savaş'ta beni hatırladığında böyle güzel bakıyor muydu?

Beni hatırlaması demek, kavgalarımızı ve tartışmalarımızı da hatırlaması demekti. Bu yüzden aklına geldiğimde gözlerinin güldüğüne hiç emin değildim...

Bebeğimiz İçin • [b×b]Where stories live. Discover now