18| Haber yazısı

23K 2K 1.5K
                                    

Yorum istiyorum biraz<3

Keyifli okumalar<3

*

Belime sarılmış kolların hissiyatıyla araladım gözlerimi.

Hemen ensemdeki sıcak nefeslere bakılırsa Savaş'la iç içe geçmiş gibiydik. Kolları belimi sıkıca kavramış, beni kendisine yapıştırmıştı. Sol elinin karnımda olduğunu fark edince uyku sersemliğiyle gülümsedim. Sadece bana değil, bebeğine de sarılmıştı.

Odamızın içi çok sıcak olduğundan üzerimizde sadece incecik beyaz bir örtü vardı. Terlemiştim biraz. O yüzden zorlanarak da olsa arkama dönüp Savaş'ın sıkı tutuşundan uzaklaşmaya çalıştım. Çekildiğim anda kaşlarını çatarak belimi yeniden kavramıştı. Deliydi bu adam.

Kollarından kurtulamayacağımı anlayıp pes ettiğimde çareyi üstümü açmakta bulmuştum. Dün akşam bana giydirdiği tişörtle öylece kaldığımda çıplak bacaklarıma değen rüzgar beni rahatlatmıştı. Dünya vardı gerçekten...

Alnıma yapışmış tutamları geriye ittim huysuzca. Saçlarımın uzunluğu beni çok rahatsız ediyordu şu sıralar. Yine de kestirmek istemiyordum. Renkli tokalar takmayı seviyordum çünkü.

Uykulu halimi üzerimden atabildiğimde Savaş'ın yüzüne odaklandım. Pürüzsüz tenine her seferinde hayran olmaktan alıkoyamıyordum kendimi. Yanaklarına düşen uzun kirpiklerinin gölgesine ve hafiften araladığı dudaklarına tebessüm ederek baktım. İçimdeki dürtüye engel olamayıp dudağını okşamaya başlamıştım bile.

Ben tatlı tatlı gülümseyip dudağını okşarken birden öpünce irkilerek parmağımı kaçırdım. Sanki gizli bir şey yaparken yakalanmışım gibi korkmuştum!

"Rahat dur." diye homurdandı, kaçırıp göğsüne bastırdığım parmağımı kocaman eliyle kavrarken. Yeniden dudaklarına götürüp öpmüştü minik minik.

"Kahvaltı yapmak istiyorum." Rahat duramazdım. Asla duramazdım hem de. Kendimi biliyordum, sürekli yüzüyle uğraşıp uyandırırdım onu.

"Getirirler birazdan."

"Hızlı olsunlar."

"Şşh."

Belimdeki elini kalçama indirip hafifçe kavradı ve kendisine yapıştırdı beni. Bacağımı bacakları üzerine atarken istemsizce kıkırdıyordum.

"Savaş, uyuma. Yemek yiyelim."

"Olmayan yemeğin nesini yiyeceksin Anıl? Kahvaltı gelince kalkarız."

Kaşlarını çatıp konuşmasına karşı gözlerimi devirdim. Uykuluyken bile agresifleşebiliyordu.

"Gece uyumadın mı yoksa?" parmağımı elinden kurtarıp saçları arasına daldırdığımda uykulu bir halde mırıldandı. Saçlarının okşanmasına bayıldığını biliyordum. Uzun zamandır ayrı kaldığım yumuşak ve gür tutamları usul usul okşamak bana da iyi hissettiriyordu.

"Uyudum."

"O zaman kalk."

"Anıl."

"Hm?" cilveli olduğunu düşündüğüm bir tonda kıkırdayarak dudaklarımı çenesine bastırdım. "Kahvaltı etmek istiyorum. Acıktık biz."

Çoğul konuşmamla birlikte hızla aralandı gözleri.

Uykulu halinden tam olarak sıyrılamasa bile koyu renk gözlerinde meydana gelen parıltılar bebeğimizin üzerinde büyük bir etkisi olduğunun kanıtıydı. Ona çok çabuk alışıp sahiplenebilmişti ve ben bazen bu durumu kıskanıyordum. Bebeği kabullenmek benim için çok zor olmuştu, oysaki böyle bir durumda Savaş gibi güçlü olmalıydım.

Bebeğimiz İçin • [b×b]Where stories live. Discover now