two, beautiful prince in the flower garden.

3K 404 320
                                    

"Jeongin bak bu prenses seninle evlenmek istiyor. Çok genç ve güzel bir hanımefendi." Kraliçe Yang'ın her zaman yaptığı şeyi yapmasıyla Veliaht prens Jeongin bıkkınlıkla nefes verdi.

"Ben babama bakmaya gidiyorum." Annesinin onun iyiliğini istediğini bilse de karşısına çıkan kişilerin ona uygun olduğunu düşünmüyordu.

Hasta babasının olduğu odaya doğru yürüdü. Onu gören askerler hemen kapıyı açtı ve içeri girmesine izin verdi.

Kral Yang bir yıldır hastalığı yüzünden yataklara düşmüştü. Artık sona yaklaştığının herkes farkındaydı, bu yüzden veliaht prens Jeongin'in omzunda daha fazla yük vardı. Tahta çıkması oldukça yakındı. Herkes onun tahta çıkmadan önce evlenmesi gerektiğini düşünüyordu. Ancak prens Jeongin kendisine uygun bir insan bulana kadar evlenmeyi düşünmüyordu. Mutsuz bir evlilik yerine hiç evlenmemeyi tercih ederdi.

"Merhaba prens Jeongin." Hekim saygıyla eğildi elleri önünde bağlıydı.

"Babamın durumu nasıl?"

"Aynı efendim, şimdi yeni bir ilaç deneyeceğim. Umarım ona iyi gelecektir." Hekim elindeki bitkileri gösterdi. Prens Jeongin babasının tedavisini yakından takip ediyordu. Az çok hangi bitkinin zararlı olduğunu biliyordu. Tedbiri elinden bırakmamalıydı. Kral Yang'ı seven çok olsa da düşmanları da vardı. Babasını erken kaybetmeyi hiç istemiyordu.

Hekim elindeki bitkiler ile bir ilaç hazırlamaya çalışırken onu izledi. Hekim uzun uğraşları sonunda yaptığı ilacı prens Jeongin'e teslim etti ve odadan çıktı.

"Oğlum." Kral Yang zorlukla yattığı yerden doğruldu. Prens Jeongin babasının kalktığını görünce hemen yardım etti.

"Baba, iyi misin?" Babası belli belirsiz kafa salladı. Oldukça yordun görünüyordu. Hekimin yaptığı ilacı içmesine yardım etti. Biraz daha babası ile kaldıktan sonra iç çekerek odadan çıktı.

Kapıda onu bekleyen soylu asker Seo Changbin'in yanına doğru ilerledi.

"Changbin, hizmetlilere atımı ve eşyalarımı hazırlamasını söyle."

"Tabii prens, nereye gidiyorsunuz?"

"Hwang krallığını ziyaret edeceğim. Orada olan özel bir tüccar var. Duyduğuma göre çok özel kılıçlar satıyormuş. Onunla görüşmek isterim."

"Anladım prens, size eşlik edeceğim." Changbin tekrar saygıyla eğildi. Jeongin de onu onayladı. Ondan başkasının kendisine eşlik etmesini istemezdi zaten.

"Nereye gidiyorsun Jeongin?" Prens Felix gülümseyerek kardeşine yaklaştı. O tahta çıkmayı istemeyen zarif bir prensti.

"Hwang krallığını gideceğim bir tüccar için."

"Anladım..."  Prens Felix gülümseyerek kardeşinin yanından ayrıldı. Veliaht Jeongin de asker Changbin'in yanına gitmek için hareketlendi.

×××

Prens Jeongin askeri Changbin ile Hwang krallığına girdi. Uzun yolculuğun ardından sonunda ülkeye varmışlardı.

Birlikte çarşıda dolaşmaya başladılar. Prens Jeongin o ünlü tüccarı bulduğunda hızla yanına yaklaştı. Bu kadar çabuk bulmaları iyiydi halktan kimse onu tanımamıştı.

"Prens Jeongin! Hoş geldiniz." Tüccar tanıdığı yüzle hemen önünde eğildi. Jeongin heybetli atından kolaylıkla atlayarak indi.

kingdom, hyunin. ✓Where stories live. Discover now