7.Bölüm

84.2K 4.1K 998
                                    

Sabaha karşı, koltukta uyuduğum için her yerim tutulmuş bir şekilde uyanmıştım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sabaha karşı, koltukta uyuduğum için her yerim tutulmuş bir şekilde uyanmıştım. Hiç uykum dağılmasın diye koşarak yatağıma gelip, uykuma kaldığım yerden devam etmiştim.

Bu gün haftasonu olduğu için rahattım. Saat on bire kadar uyumuştum. Abim arayıp uyandırmasaydı daha uyurdum.

"Efendim abi?" Dedim başımı yastığa koyarken.

"Ahsen, uyandırdım mı abiciğim?" Diye sordu.

"Evet. Ne oldu bir şey mi oldu?"

"Hayır. Sesini duymak için aramıştım. Nasılsın?"

"İyiyim." Dedim ama sesim oldukça çatallı çıkmıştı. Boğazımı temizledim. "İyiyim. Sen nasılsın?"

"Bende iyiyim de senin sesin bir tuhaf geliyor. Grip mi oldun sen?"

"Yo-" diyemeden hapşurdum. "Galiba."

"Dikkat etsene güzelim."

"Ya ediyorum da."

"Nasıl ediyorsun?"

"Oldu işte, ediyorum ben dikkat." Dedikten sonra sesim düzelsin diye öksürdüm. Abime su borusu patladı, bu soğukta ıslak ıslak bahçede durdum diyemezdim. Desem iki saat çenesinden kurtulamazdım. O yüzden hiç gerek yoktu.

"Çok belli gerçekten ettiğin."

"Abi önemli bir şey söylemeyeceksen kapatayım mı?"

"Kapat Ahsen kapat." Dedi abim. "Uyanınca ara beni tekrar."

Bir şey söylemeden telefonu kapattım ve yatağa bıraktım. Başım ve boğazlarım feci derecede ağrıyordu. Aynı şekilde ev sıcak olmasına rağmen üşüyordum.

Yataktan kalkıp kalın, siyah bir tayt giydim. Üzerime giydiğim kalın kazak yetmeyince bir de hırka geçirdim.

Geçen gün Sibel ile alış verişe gidince aldığım ev panduflarımı da ayağıma geçirip yatak odasından çıktım. Banyoda elimi yüzümü yıkadıktan sonra mutfağa geldim.

İnternetten bakarak çorba hazırlamak neredeyse iki saatimi almıştı. İki saatin sonunda çorba hazırdı ama mutfaktan bahsetmek bile istemiyordum.

İşin kötü yanı evde ağrı kesici ya da herhangi bir ilaç yoktu. Daha kötü olursam gider alırım diye düşünerek Cahitin getirdiği çaydan yaptım kendime.

Hazırladıklarımı tepsiye yerleştirip, koltuğa oturdum. Çorbayı içerken ister istemez moralim bozulmuştu.

Hastaydım ve benimle ilgilenecek kimse yoktu. Ama bunun Kars'ta olmam, burada kimse olmamasıyla bir alakası da yoktu.

Hep böyleydi bu.
Ben hastalanınca başımda bekleyen annem yoktu. Olduğu zamanları da ben hatırlayamıyordum.

Grip olunca ikide bir başıma gelen, yemek hazırlayan çalışanlarımızı unutmamak lazım ama benim bahsettiğim ilgi o değildi. Onların işi olduğu için yapıyordu. Ben kimseden bana çorba yapmasını beklemiyordum. İnsanın biraz keyfi kaçsa hemen ilgi istiyordu. Belki benimle gerçekten içinden geldiği için ilgilenen birileri olsaydı bir yanım ilgiye ve şevkate bu kadar aç kalmazdı.

Zemheri | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin