16.Bölüm

74.1K 3.8K 1.6K
                                    

Çalan alarm istemeyerek de olsa uyanmama sebep oldu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Çalan alarm istemeyerek de olsa uyanmama sebep oldu. Acaba artık iş hayatıma bir son mu verseydim? Bu kadar çalışmak bana yeterdi. Hatta artardı bile. 

Ama o zamanda burada kalmamın başka bir amacı olmayacaktı. Tamam burada kalma sebebim iş değildi ama burada yaptığım başka bir şeyde yoktu. ,

İşi bırakırsam buradan da giderdim.

Gitme vakti gelmiş miydi acaba? 

Yatağın köşesinde duran file bakınca gülümsemeye başladım. 

"Bence de gitme vakti gelmedi Şaziye." Dedim. "En azından bir süre daha."

Gülerek yataktan kalktım ve banyoya girdim. Banyoda ki işlerimi bitirdikten sonra yatak odasına geri döndüm. 

Hiç kombin yapmak ile uğraşmadan mavi bir kot pantolon ve siyah düz bir kazak giydim. Makyaj masama geçip saçlarımı tarayıp at kuyruğu yaptım. Makyaj yapmayı canım istememişti o yüzden yapmadan kalktım. 

Ayakkabılarımı ve montumu giyip evden çıktım. Dün çok kısa bir an havanın ısındığını düşünmüştüm. Ama bu gün hemen yanıldığımı anlamıştım. Soğuktan titrerken dişlerim de bir birine vuruyordu. 

"Günaydın." Dedi lokantaya gelip içeriye girince beni gören Davut. 

"Günaydın." Dedim gülümseyerek. "Naber?"

"İyidir. Senden naber?"

"İyi bende. Diğerleri yok mu?" Diye sordum. 

"Sibel mutfakta, Huriye abla öğleden sonra gelecekmiş. Hande de gelmeyecekmiş."

"Neden?"

"Bilmiyorum işi var herhalde." Dedi. 

"Anladım."

Hande'nin gelmemesi demek benim normalde olduğundan çok daha huzurlu bir gün geçirmem demekti. 

Montumu çıkarıp önlüğümü aldıktan sonra mutfağa girdim. 

"Günaydın." Dedim Sibel'e. 

"Günaydın." Dedi bana dönüp. "Nasılsın?"

"İyiyim." Dedim gülümseyerek. "Sen nasılsın?"

"Bende iyiyim." 

Lokanta bu gün oldukça sakindi. Sibel söylemişti, yılın bu zamanları hep böyle olurmuş. Sebebine soğuk diyemezdim çünkü burası sadece yılın bu zamanları değil yılın çoğu zamanı soğuktu. 

Huriye abla da öğleden sonra gelmişti. Ama gelmese de olurdu bence. 

"Madem kimse gelmiyor o zaman çayları biz içelim." Diyerek mutfaktan çıktı Huriye abla. 

"Huriye abla söyleseydin ya ben dökerdim çayları." Dedim. 

Elinde ki tepsiyi oturduğumuz masaya bıraktı. "Ne olacak canım ben getirsem?" 

Zemheri | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin