Birtakım yaratıkların kol gezdiği gibi söylentilerin dolaştığı Transilvanya'da işe başlamış genç bir kadındı Sakura.
Bu söylentilerin baş tacı olan Uchiha Şatosu'nda, küçük kontun bakıcısı olarak işe alınmıştı.
Yalnızca evde bekleyen kardeşleri iç...
Oups ! Cette image n'est pas conforme à nos directives de contenu. Afin de continuer la publication, veuillez la retirer ou télécharger une autre image.
Bölüm 31: •Dökülmeyen Yapraklar•
Oups ! Cette image n'est pas conforme à nos directives de contenu. Afin de continuer la publication, veuillez la retirer ou télécharger une autre image.
♠︎
Topuklu ayakkabılarının zeminde çıkardığı sesler beyninde çınlıyordu genç kadının.
Sasuke'nin kolunda, alt kata inip salona doğru yürürken her şey ağır çekimde gibiydi. Her bir adımında kalp atışları daha da şiddetleniyordu.
"Sakin ol, Sakura," dedi Sasuke önüne bakarken, "Kalp atışlarını buradan duyabiliyorum."
"Elimde değil," yürürken aynı şekilde cevapladı kadın. Salondan gelen müzik ve kalabalığın uğultusu kulaklarındaydı. Birkaç adım sonra salona inen geniş merdivenlerin başında olacaklardı.
Birkaç adım sonra ayakları merdivenlerin başında durduğunda, salonun geceye meydan okuyan ışıltısı gözlerini kamaştırdı. Yüzlerce insana tepeden bakarken o kadar çok mum yanıyordu ki sanki gündüz gibiydi. Adımlarının durmasıyla herkesin kafası kendine çevrilmiş ve uğultular kesilmişti, aynı zamanda müzikte.
Sasuke halinden memnun bir şekilde aşağı inerken Sakura da koluna tutunarak onunla beraber indi. Topuklu ayakkabıları zeminde ses çıkarırken başını dik tuttu gözlerini yalnızca adımlarına sabitledi. Bir eliyle de eteğini toplamaktaydı.
"Saygıdeğer konuklar, hepinizin huzurunda Kont ve Kontes Uchiha," Uşak Bram'ın anonsu ile salondaki herkes(Uchihalar ve prens hariç) eğilerek selam verdi. Sakura karşısında eğilen kalabalığı gördüğünde hepsinin tepesindeydi. Vay canına, diye geçirmeden edemedi. Demek böyle bir şey.
Ardından müzik tekrar araya girdiğinde herkes onlarla konuşmak için heyecanlıydı. Sakura buradaki herkesin soylu olduğunu anlayabiliyordu, bir tane bile alt tabaka yoktu. Tek alt tabaka kendisiydi, gerçi bugünden itibaren sayılmıyordu.
"Konuklarımızı karşılayalım, sevgili eşim," Sasuke'nin imalı konuşmaları Sakura'yı güldürdü. Onunla beraber konukların arasında dolaşmaya başladılar. Garsonlar bir yandan etrafta fırıl fırıl dönerek içecek servisi yapıyordu. Gerçi buradaki çoğunluk vampirlerden oluşuyordu ama yine de ellerine bir süs olsun diye alıyorlardı. İnsan olarak katılan her şeyden habersiz birkaç aile vardı sadece.
