49

1K 66 23
                                    

Daha önce hiç karavana binmedim. Buradaki karavan şoför koltuğunun da içinde olan bir karavan. Yani umarım öyle bir karavan vardır. :D Yoksa da artık var. "Sakinbeta Karavanı" isminde...

***

"Polat!"

"Efendim?"

"Neden yola çıktığımızdan benim haberim yok?"

"Uyuyordun hayatım."

"Hm. Öyle olsun."

Pelinsu eşarbını da taktıktan sonra önlere ilerledi. Sürücü koltuğunun yanına ilerleyip koltuktan destek alarak duruyordu. "Nereye gidiyoruz?"

"Antalya'ya. Kamp alanı var orada. Denize yakın ve ağaçların içi. Tam senlik."

"Tam benlik değildir ya. Çünkü tam benlik olan şu an yanımda." deyip elini Polat'ın yanağına koydu. Uzanıp öptüğünde Polat "Yolda uslu dur Pelinsu." dedi. Pelinsu gülüp "Ağlayacakdan oynamayalım." dedi.

"Öyle mi? Peki."

Polat karavanı kenarda durdurup arkaya kendini attı. Pelinsu'nun belinden tutup "Ne diyordun?" dedi.

"Hiç."

"Hiç? Emin misin?"

"Hıhım." diye bir mırıltı çıkarıp "Hadi yola devam." dedi. Polat, eşinin alnından öpüp geri yerine döndü. Pelinsu da zorlukla kendini yolcu koltuğuna attığında yola devam ettiler.

En sonunda kamp alanına geldiklerinde Pelinsu kendini hemen dışarı attı.

"Burası mükemmel!"

Polat arkasından sarılıp ellerini eşinin karnında birleştirdi. "Sen daha güzelsin. En güzelisin."

"Sen de çok yakışıklısın. Dünyanın en yakışıklı erkeğisin."

"Yalancı."

"Ama Polat! Babam ve ilerdeki oğlumuz da yakışıklı."

Pelinsu arkasını dönüp Polat'ın boynuna kollarını doladı. "Yoksa değil mi?" diye sordu.

"Yakışıklı. En çok da ilerdeki oğlumuz."

Pelinsu parmak ucunda yükselip Polat'ı öptü. "Hadi biraz gezelim." deyip ellerinden tuttu. Bir adım atmadan Polat çekip belinden tuttu. "Gezmeyelim."

"Hayır, gezelim."

"Pelinsu." diyerek başını yana yatırdı Polat. Pelinsu derin bir nefes alıp "Gezelim." dedi. Polat bir iç çekti ve "Tamam Mikisu tamam. Gezelim!" dedi.

"Süper. Hadi gidelim."

Mahalleler Arası *Yarı Texting* #F#Where stories live. Discover now