2. Bölüm

44.3K 760 122
                                    

Dayanılmaz bir baş ağrısı ve mide bulantısı ile gözlerimi araladım. Gözlerimi açacak gücü kendimde bulamıyor sonsuza dek yataktan çıkmak istemiyordum. Sonunda gözlerimi açacak gücü kendimde bulduğumda kendi odamda olmadığımı fark etmem uzun sürmemişti, yerimden hızla doğrulduğumdan başım dönerken ben nerede olduğumu idrak etmeye çalışıyordum.

Dün gece olanlar birer birer zihnime akın etmeye başladığında nerede olduğumu anlamıştım hala Barlas'ın odasındaydım ancak yanıma baktığımda yatağın diğer tarafı boştu, bu nedense kendimi kötü hissetmeme sebep olmuştu en azından sabah yanımda olur diye düşünmüştüm.

Daha fazla burada kalmanın bir anlamı yoktu bu yüzden yataktan kalkıp kıyafetlerimi aramaya koyuldum. Bulduğumda kullanılmayacak halde, yırtık bir şekilde yatağın kenarındaydılar. Kıyafetlerim olmadan dışarıya çıkamazdım ki. Kara kara ne yapacağımı düşünürken gözlerim komodinin üzerindeki poşete kaydı, içimden bir ses aç diye bağırıyordu bende onu dinlemeye karar verdim. 

Poşetin içinde baktığımda bir pantolon, kazak ve iç çamaşır olduğunu gördüm burada benden başka kadın olmadığına göre bunlar benim olmalıydı. Poşeti içinde küçük bir de  not kağıdı gördüğümde elime alıp okumaya başladım.

Kıyafetlerin için özür dilerim, bunlar senin için. 

Yüzümde minik bir tebessüm oluşmuştu, bu bile beni mutlu etmeye yetmişti. İlkimi bu adama verdiğim için hiç pişman değildim. Kendimi kötü hissedecek falan da değildim istemiştim ve olmuştu.

Üzerimi değiştirip yırtılan kıyafetlerimi de poşete doldurdum, ayakkabılarımı da giydiğimde unuttuğum bir şey olmadığına kanaat getirip odadan çıktım. Merdivenleri inerken kimse var mı diye etrafa baktım ancak kimseyi görememiştim. Tam kapıdan çıkarken mutfaktan orta yaşlarda bir kadın çıktı evin yardımcısı olmalıydı, beni görünce kahvaltı hazırladığını yemeden çıkmamam gerektiğini söyledi.

Mutfağa girdiğimde masada tek kişilik bir kahvaltı sofrası vardı ve kenarına bir not iliştirilmişti. Masaya oturarak notu elime aldım ve bu not da yüzümde tebessüm oluşturmayı başarmıştı.

Kahvaltı etmeden çıkma, önemli bir toplantım olduğu için erken çıkmak zorunda kaldım yanlış anlamanı istemem. Muhtemelen bir daha görüşemeyeceğiz, dün gece için teşekkür ederim kendine iyi bak küçük hanım.

Onunla bir daha görüşemeyecek olmak içimin burkulmasına yol açsa da yapabileceğim bir şey yoktu, o bana hiçbir şey vadetmemişti sadece bir gece geçirmiştik o kadar peşine takılacak değildim.

Kahvaltı ettikten sonra kadına teşekkür edip evden çıktım, taksi arayacakken kapıdaki şoför beni gideceğim yere kadar bırakacağını söyledi. Ne kadar itiraz etsem de kabul etmeyip Barlas'ın kesin talimatı olduğunu söyledi, bende el mecbur teşekkür edip binmek zorunda kaldım.

Ben arabaya binerken bahçeye başka bir araba girdi, içinden de benimle aynı yaşlarda olduğu belli olan genç ve güzel bir kız çıktı. Eve girmeden önce beni görmesiyle yüzünde hafif bir şaşkınlık olurken biz çoktan bahçeden çıkmıştık.

Şoföre evimin adresini verdiğimde kısa sürede beni evime ulaştırdı bende son kez teşekkür edip arabadan indim. Araba uzaklaşırken evime girdim. Babamla karşılaşmaktan korksam da neyse ki korktuğum başıma gelmedi o çoktan işe gitmişti.

Odama çıkarken unuttuğum bir detay aklıma geldi, bugün benim iş görüşmem vardı. Ne kadar durumumuz iyi olsa da benim de artık çalışmam gerekiyordu, daha fazla babamın parasını yemek istemiyordum ne zaman ne olacağı belli olmazdı.

Kısa bir duşun ardından dolabımın karşısına geçtim, ne giyeceğime karar vermeye çalışıyordum. Klasik gibi gelse de hoş duracağını düşündüğüm için siyah, dar bir mini etek ve üzerine de beyaz bir gömlek giydim. Saçlarımı da özenle yaptıktan sonra çıkmaya hazırdım. İlk iş günüm için kendime şans dileyerek evden ayrıldım.

Olduğum yerde karşımdaki holdingi inceliyordum, Dağdelen Holding. İşe alınırsam burası bundan sonra hayatımın seyrini değiştirecek yerdi, bana iyi gelmesi dileğiyle holdinge giriş yaptım. Güvenliğe iş görüşmesi için geldiğimi söylediğimde geçmeme izin verdi ve beni eski asistanın odasına yönlendirdiler, evet çalışacağım pozisyon asistanlıktı yönetici asistanlığı için başvurmuştum.

Odaya geldiğimde önceki asistan eşyalarını topluyordu, beni görünce gülümseyerek karşıladı ve yapacaklarımı anlatmaya başladı, bir atlık bir deneme sürecim olacağını ondan sonra işe alınıp alınmayacağımın belli olacağını söyledi. Bana anlatması gerekenler bittiğinde yeni işin hayırlı olsun diyerek eşyalarını aldı ve ayrıldı.

Asistanlığını yapacağım kişinin toplantısı olduğunu ve görüşme için onu beklemem gerektiğini öğrenmiştim, evet adını bilmiyordum ne yapabilirim insanların adına dikkat etmemek benim suçum değil ki.

Toplantı bitene kadar etrafı dolaşmanın sorun yaratmayacağını düşünerek odadan çıktım, artık çalışacağım yeri tanımam gerekiyordu ne de olsa. Ben etrafı dolaşırken çalışanlardan birkaç kız yanıma gelip tanışmak istediler, zaten kimseyi tanımıyordum bu yüzden seve seve kabul edip onların konuşurken beni dolaştırmasına izin verdim.

Bir saatin sonunda az çok şirket hakkında bilgi sahibi olduğumda toplantının bittiği haberi geldi bu yüzden görüşme için odasına gitmem gerekiyordu. Kızlarla vedalaşıp yanlarından ayrıldım ve benim odamın hemen yanında olan odanın kapısına geldim. Kapıyı çalıp içeriden ses gelene kadar bekledim ve gel komutunu duyduğumda içeriye girdim.

Tek olduğunu düşünürken odada iki erkek daha vardı, kim olduklarını umursamadım şu an asistanlığını yapacağım kişiyi görmem gerekiyordu. Gözlerim odadaki boydan boya camın önünde durmuş dışarıyı izleyen adama kaydı, arkası dönüktü bu yüzden bana dönmesini bekledim nedense çok tanıdık geliyordu.

Bana doğru döndüğünde hayatımın en büyük şokunu yaşıyordum sanırım onun da çehresinde büyük bir şaşkınlık belirirken elindeki kahve bardağı elinden kaydı ve paramparça oldu. İkimiz de birbirimizi görmeyi beklemiyorduk. İnanamayıp gözlerimi masasındaki isimliğe çevirdiğimde gerçekle bir kez daha yüz yüze geldim.

Patronum.

Barlas Dağdelen.

✿︎✿︎✿︎✿︎

Eveet karşılaştılar.

Sizce bundan sonra neler olacak?

Kalbe Esir +18Where stories live. Discover now