28.

11 9 0
                                    

  Pamir kalacağım odayı göstermişti. Kendi evime gidip bir kaç eşyamı alıp kapıya kilidi vurmuştum. Evime bakarken derin bir iç çektim. Bu ev benim için pek çok hatıraya kucak açıyordu. Şimdi ise bir daha gelmeyecek olmam içimde bir burukluğa neden olmuştu.

  Valiz sesi sokaklarda yankılandı. Sessizliğin içinde çığlık atan tekerlekler beni daha da uzaklaştırdı evimden. Şimdiyse ait olmadığım bir yerde yaşamaya çalışıyordum. Zaman su gibi akıp geçiyordu avuçlarımızın içinde. Ait olmadığım bu yere alışmaya çalışıyordum. Her gün istemediğim insanları görüp bir amaç uğruna sabrediyordum. Ama bir gün olacaktı, onları da umursamadan çekip gidecektim. İçimde ki kadına bir söz verdim. Eğer mutlu olamayacaksam da daha fazla canını acıtmayacağıma dair bir yemin ettim.

1 Hafta Sonra:

Arel'i her yerden engellemiştim. Çünkü seçtiğim bu kararı duygularımın hiç bir türlü etkilemesini istemiyordum. Sadece mantığımla hareket edecektim.

"Görüşmeni istediğim birisi var." Pamir'in burnundan çıkan sigara dumanı havaya karışırken bakışlarımı gözlerine çevirdim. "Kim?"

"Sürpriz olsun istiyorum, çünkü ben sürprizleri çok severim." Dedi bir çocuk gibi sırıtarak. Karşımda ki adamın bir psikopat olduğunu bilmesem bu köpek yavrusu yüzüne kanabilirdim.

"Ne zaman?"

Bileğinde ki saate bakarak "Birazdan burada olur." Dedi. Henüz tam olarak bana hiç bir şey anlatmamıştı ve bana yalan söylediğini, sadece oyaladığını düşünmeye başlamıştım.

"Ne zaman anlatacaksın?" Dedim sabırsız çıkan sesimle. Bir haftadır buradaydım ve hala bir şey söylememişti. Aklında ki plandan da bahsetmemişti.

"Çok sabırsızsın be kızım, her yaptığın görev için yeni bir bilgi öğreneceksin. Ve senin ilk görevin yarın akşam olacak."

Aklında ne tür çakallıkların döndüğünü bilmiyordum ama nedensizce bunun ucunun bana ve kilitli tuttuğum duygularıma dokunacağını hissediyordum. O duyguları zorla hapsetmiştim. Hepsinin oradan çıkıp tekrar bedenimi ve ruhumu ele geçirmesinden korkuyordum.

Pamir'in bildirim sesiyle ortamda ki sessizlik bozuldu. Pamir telefonunu eline alarak gelen mesajı okudu ve dudağının kenarı hafifçe kıvrıldı. "Sürprizim gelmiş." Ayağa kalktı ve bana baktı. "Onu karşılamak istemez misin?" Dedi.

Yakınımızda ki sahilin tuzlu kokusunu bir anda genzimde hissetmiştim. Bu biraz rahatlamamı sağlamıştı doğrusu. Göreceğimden habersiz Pamir'i takip ederken karşımızda ki kızı gördüğüm de adımlarım bıçak gibi kesildi.

Sürpriz... Çisemdi...

Mavi Zaran'dan:

Hastaneden dün çıkmıştım. Şimdi ise asansörün duvarına yaslanmış ineceğim katın gelmesini bekliyordum. Maskelerden ve keplerden artık bıkmıştım. Özgür olmak istiyordum, en çokta özgürce yaşamak...

Asansör kapısı açıldığında hızlı adımlarla yürümeye başladım. Karşımdan gelen kıza attığım omuzla kız geriye doğru sendeleyerek düştü onu umursamadan yürümeye devam ediyordum ki bağırışları herkesin bakışlarını üstüme çekmişti. Uzun zamandır maskeler altına saklanan kişinin maskesinin düştüğünü bu kadar mı belli etmek zorundasınız?

"Önüne baksana dağ ayısı!" Diye yerde inleyen kıza bakışlarım döndü. Çatılan kaşları düz bir çizgi halini alırken gözlerinin yaşlarla dolduğunu gördüm. Sadece ona çarptığım için ağlamış olamazdı değil mi?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 10 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kalbin İntiharıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin