15. BÖLÜM

1.4K 59 32
                                    

Yine yeni bir güne daha uyandım. Hiç uyanmak istemesem de bu yataktan illa ki kalkacaktım. Üzerimdeki yorganı hızlıca kaldırıp banyoya ilerledim.

Yüzümü yıkadıktan sonra da üstümü değiştirip kahvaltı yapmak için aşağı indim.

Ebru'nun çektiği videoyu Arda'ya izletecektim, çünkü artık aramızın bozuk olmasını istemiyordum. Tabi bi' özür isterim o kadar kanı boşuna ağlamadım...

Emre'nin yanına oturduğumda gözlerimin acıdığını fark ettim ama belli etmemeye çalıştım. Tabağımda ki yumurta ve domates peyniri yedikten sonra Emre'yle dışarı çıktık.

"İyi ki geldin bu takıma." Dedi emre bir anda. Başımı kaldırıp ona baktım ve gülümseyip konuşmaya başladım. "Bende iyi ki gelmişim buraya, iyi ki sizleri tanımışım. Siz olmasanız ben n'apardım.."

Emre ile biraz daha sohbet ettikten sonra odama çıktım. Ebru'nun çektiği videoyu Arda'ya göstermenin zamanı gelmişti.

Üstümü değiştirdim çünkü kahvaltıda yemek dökmüştüm. 'Allahın pis fakir'i.' Diyen iç sesime göz devirerek odadan çıktım.

Arda'yı bahçede bulduğumda hızlı adımlarla yanına gittim ve videoyu açıp telefonu eline verdim. Arda, "bu ne?" Dediğinde "dinle" diyerek susturdum.

Arda videoyu izledikten sonra ayağa kalktı ve yanıma geldi. "A-arden ben çok üzgünüm. Bunu sana yaptığım için kendimden nefret ediyorum ve utanıyorum."

Gözlerimden bir yaş geldi ancak gülümsüyordum. Suçlu olsa bile Arda'ya kızgın kalamazdım çünkü pişmanlığı her halinden belli oluyordu. Ben onu Fenerbahçe gibi seviyordum. Bir günde tutulmamıştım ki bir günde bırakayım...

"Çok özür dilerim arden..." dedi gözlerinden pişmanlık akarken. Gülümsedim. "Özrün kabul edilmiştir. Ama n'olur bir daha tanımadığın insanlara inanma."

Başını hızlıca sallayıp masum bir şekilde gülümsedi ve, "şey, sarılabilir miyim?" Dedi. Gülümseyip kollarımı açtım. Arda belimden sımsıkı tutup beni havaya kaldırdı ve döndürdü. Aramızdaki ilişki gittikçe garip bir hal alıyordu.

"Arden," dedi arda. "Seninle bir şey konuşmam gerekiyor ama nasıl diyeceğimi bilmiyorum." 

"Ne söyleyeceksin arda?" Dedim gözlerinin içine bakarak. "Akşam yemeğinden sonra konuşalım ne dersin?"

Başımı sallayıp onu onayladım ve odama çıkıp sıcak bir duş aldım. Buraya geldiğimden beri 100 olmuştur duşa girişim amk.

Temizlik önemli canım.

Sen niye geldin sana hiç gerek yoktu suan.

Serefsiz

Duştan çıktıktan sonrada hemen üstümü değiştirdim ve bir değişiklik olaması için Arda'ya alışverişe çıkmak istediğimi söyleyecektim.

Hemen Arda'nın yanına gittim ve sandalyeye oturdum. Arda bana gülümsemeyle karşılık verdi. "Arda," dedim. "Alışverişe çıkalım mı?" Arda şok olmuştu. Gözlerinde anlamsız bir ifade olsa da bu güzel bir ifadeydi.

"Bilemedim ki." Dedi. "Olabilir." Dudaklarımı büzdüm ve sandalyemi dizlerimizin değeceği hizaya getirdim. Arda yutkunurken eliyle tişörtünün yakasını düzeltiyordu.

Onu ikna etmek için iyice dibine girdim ve, "lütfen," dedim. Arda bir kez daha yutkundu ancak kabul ettiğini söylemediği için onu zorlamaya devam ettim. Tam biraz daha yaklaşacakken, "tamam!" Dedi, "kabul ediyorum!"

Sevinçle yerimden kalktım ve ellerimi çırptım. Arda bu halimi görüp kahkaha attı ve yanıma geldi. "Hadi gidip hazırlan o zaman. Bekletilmeyi sevmem." Diyince acıtmayacak bir şekilde omzuna vurdum ve koşarak odama çıktım.

Sahalardaki Aşk *FENERBAHÇE*Where stories live. Discover now