Bölüm 18

3.3K 176 25
                                    



KEYİFLE OKUMANIZI DİLIYORUM.BEĞENİ VE GÖRÜŞLERİNİZİ BEKLİYORUM.💐💐💐ÇİÇEK GİBİ OKUYUCULAR..



Varla yok arası yaşanır,
Bazı şeyler.Zaman dediğimiz şey
Getir götür işine bakar.
Ya en sevdiğini sana getirir.
Ya da en sevdiğini senden götürür.

Sormuşlar şaire:
"Bu hayatta ki en büyük yokluk nedir?"
Şair acı bir tebessümle cevaplamış:
"Varlığına alıştığınız bir insanın yokluğudur."

Ne acı! Varlığına alıştığınız bir insanın hayatınızdan aniden yok olup gidişi.Korkusunu çektiğiniz şeyin en olmadık zamanda oluşu.

Kaç gün geçti? Kaç saat geçti?varlığına alıştığınız, yapamam sensiz dediğiniz insan'ın gidişinin üzerinden kaç gün, kaç saat geçti?Bilinmez giden zaman her türlü gider.Lakin geride kalan hep aynı yerinde sayar.Ne zamandan ne de saatten haberi vardır.

Gözleri kırmızının en koyu halini almış,tabiri caizse kan çanağına dönmüş,duruşu bakışı sönmüş,kendinden bile vazgeçmiş adama seslendi kardeşi:
"Abi hoca ve misafirler geldi.Herşey hazır,Seni beklerler taziye için"Kafasını kardeşine çeviren adam, elindeki sigara'yı gelişi güzel söndürüp odasının terasından kalktı.Oda ya gidip banyo da eline yüzüne su serpti. Hiç üzerini değiştirecek hali ve gücü olmayan adam,ayna daki yansımasına baktı.Şimdi yaşa sa ne olur yaşamasa ne olurdu.Birkaç gün önce canım dediği,nefesim dediği,olmadığın şehirde nefes alamam boğulurum dediği karısı yanın da yoktu.Oda'nın içinde göz gezdirdi adam.Anıları geçti bir bir önünden,karısının oda da olan her hali,kahkası, tripleri, deli dolu hareketleri gözünün önünden bir film şeridi gibi geçip gitti.Hareket edemedi adam olduğu yere çöktü.Yapamam, yaşayamam dedi.Ya birlikte ya hiç, dedi.Yerde halının üzerinde upuzun yattı adam yüz üstü,göz yaşları kendini günlerdir serbest bırakmış,okyanus misali kurumamıştı."Neden gittin Hazan?"dedi.kendi sesini bile duyacak mecali yoktu.Kuruyan dudaklarında fısıltı halinde döküldü cümleler."Benim olan bana dönerdi.Dön Hazan benimdin sen dön"kadının dedikleri geçti zihninden ,tükendi artık! Baktığı her yerde ya hayalini! Yada halüsinasyonlarını görmeye başladı.
Yattığı yerde karısını beyazlar içinde ipek gibi saçları ile ona gülümsemesine bakıp,aynı gülümsemeyi sergiledi.Sanki gitmemiş karşısındaymış gibi.Yorgunluk bitkinlik üzüntü hepsinin verdiği hal içinde elini uzattı karısına ama asla yaklaşmamıştı kadın,Adam hayalini bile gerçek zanneder olmuş "Gitme sakın gitme"diye! Sesli bir şekilde bağırmaya başlamıştı.Yanına gelen Miran "abi abi kalk kendine gel"demesi ile sirkelendi..

Başını dayadığı hastane duvarında,beyni'nin onun ile oynadığı oyundan uyandı adam. Kardeşinin seslenmesi ile,Daha da korktu uyanık iken gördüğü bu hayalden bile korktu ya giderse,ya dönmezse!"Gitme yalvarırım benden gitme "diye bağırdı.Beklemekten sabrı tükenen adam.Bütün aile göz yaşı içinde oturmuş içeriden gelecek haberi beklemekteydi.Baran ise duvarın dibine çökmüş,yüzü duvara dönük başını vura vura isyan savurdu.
Kaç saat geçmiş hala bir haber yoktu! karısından,Yade Baran'ın yanına gelip omzundan tutup kaldırdı ayağa sisli, puslu bakan gözleri ile Elinde tespihi,dilinde duası gelininden gelecek iyi haberi beklemekteydi.
"Kendine gel Baran,karın iyi olacak bırakma kendini." Diye torununu teselli edip,yıkılmasını istemedi.Hepsi ellerini açmış dua etmekteydi hepsininde gözü yaşlı.Her zamanki gibi biri hariç, Avşin hanım.Kendi içinden 'çıkamaz inşaallah'diye beddua edip duruyordu.Bir insan ne kadar vicdansız olursa bu kadın o kadar vicdansızdı.Miran ağabeyin'e yaklaşıp;

"Abi seninde kolun iyi değil,hadi sana da baksınlar"demişti Baran kolunu hızla çekip."Yok benim bişeyim."diye cevapladı.Kolundaki kurşun umrunda bile değildi.Tek derdi karısından gelecek iyi bir haberdi.

DOĞUYA UZANAN AŞK (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now