Part 2.

2.8K 169 24
                                    

Keyifle okumanızı dilerim 💐 çiçek gibi okuyucular...

Bazı hikayeler yarım kalır,
Ne güle güle giden olur ne de hoşça kalan.

"Sevgide realizm vardır.Birbirini gerçekten seven iki insan varsa sevginin bahanesi yoktur.Mesafe bahane olamaz,aile bahane olamaz,maddiyat bahane olmaz,kavuşamayacak olmak bile bahane olmaz.Sevginin olduğu yerde her zaman umut ve sabır vardır.Eğer bunlardan biri yoksa ortada sevgi diye bir kavram olamaz."

Haznedar ailesi ve aşireti bugün yeni güne telaş ve koşturma ile başlamıştı.Sabah'ın erken saatlerinde tüm ev halkı uyanmış herkes bir işin ucundan tutarak günün telaşını yaşamaktaydı.

Bugün, bu konağa yeni bir gelin gelecek..
Ve bu konaktan bir kız gelin çıkacaktı.

Bir ev iki düğün...

Ardıl Ağa'nın istediği olmuştu sonunda.Çifte düğün yapılacaktı.İki gün önce kadınlar arasında Mafruz ağa konağında,iki geline de kına yapılmıştı.Erkekler arasında da sıra gecesi yapıldı.

Hazan'ın babasının ölümü üzerinden bir hafta geçmişti.Gitmem diyen kadın dediğini yapmış babasının cenazesine gitmemişti.Babasının mezarını annesinin yanında istemeyen genç kadın dediğini de yaptırmış,Babasını başka mezarlığa defin ettirmişti.
Babasına karşı yıllardır öfkesi ve kini olan genç kadın.Ölümünden sonra eline ulaşan mektup ile Babasının onu neden istemediğini gerçek anlamda öğrenmişti.Fakat öğrendiği gerçek gideni geri getirmez.Yaşanılanı da hafızadan silmezdi.

Mektup..

'Hazan'ım güzel kızım.Biliyorum beni sevmiyorsun hatta nefret ediyorsun.Sana bunun için kızmıyorum haklısın,bu konuda kızdıgınlığım kendime.Annen öldüğünde seni anneanene ve dayı'na teslim etme sebebim;
Senin her halin ile annene benziyor olmandı.Sana baktıkça annenin olmaması beni,ben olmayan bir adam haline getirdi.Tek korkum, öfkeme yenilmem ve sana zarar vermem olması idi.Bu yüzden seni kendimden soğutup,uzak tutmak için Anneanne'ne teslim ettim.Belki bu yazdıklarıma inanmayacaksın zaten sen bu mektubu okurken de ben olmayacağım.Ama tek bilmeni istediğim şey ise Seni çok seviyordum kızım.Seni o kadar çok seviyordum ki
Bana gelip evlenmek istediğini söylediğinde benden gitme diye izin vermedim.Ama sen annen gibi duruşu dik bir kızdın.Arkana bakmadan çekip gittin.Aldığım haberlerde mutsuz dediler.Gelip gözüm ile gördüm.İyi ki çekip gitmişsin,seni öyle seven bir adam ile evlenmişsin.Gözüm arkada değil,Baran gibi bir adamın ellerinde huzur ve güvende olduğunu gördüm.
Kendine iyi bak benim deniz gözlü kızım.Bu Babanı hiç affetme...
Seni çok seviyorum.'

Eline geçen mektub'u okuyan Hazan.İki gün,hiç durmaksızın dökmüştü göz yaşlarını.Okuduğu mektuba rağmen yaşadıklarını hafızasından silmemiş,yine de Babasını affetmemişti.Karısını toparlamak,artık üzülmesini engellemek genç adama düşmüştü.İki gün boyunca asla yanından ayrılmamış,saatlerce göğsünde yatırıp acısını hafifeletmişti genç adam.Meydan camii'n de helva ikramında bulunmuştu,ardında duasını yaptırmıştı Baran.Ama bir kaç gündür de kendi içinde ne olduğunu bilmediği bir sıkıntısı vardı.Başını yastıktan kaldırmak istemiyor.Günlerce uyusa uyanmak istemiyor gibiydi..Son günlerde...

"Barann..!! Baran hadi kalk aşkım.Bugün düğün var.Bak herkes kalktı koşturuyor.Sen hala kalkmıyorsun.Kaç defadır geliyorum seni kaldırmaya"diye ardı ardına söylendi genç kadın.Uyandığından bu yana kaç kez geldi kocasını uyandırmaya lakin kocası inatla kalkmamak için direniyordu..Yatağın kenarına tek dizini kırmış oturmaktaydı Hazan.Parmaklarını adamın çıplak olan sırtında gezindirerek tekrar seslenmişti:

DOĞUYA UZANAN AŞK (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now