Bölüm 29

3.8K 182 75
                                    


KEYİFLE OKUMANIZI DILİYORUM 💐 ÇİÇEK GİBİ OKUYUCULAR.

Beni üzen kişilere sesleniyorum.
Bir gün ağırlık çökerse,
Omuzlarınıza o benim vebalimdir.
Şimdi susuyorsam bana yaptıklarınız
Ahirette sorulacak.Kul hakkım olsun

İyi insan,aklından kötülük geçirmeyen saf insan değildir.
İyi insan, her kötülüğün farkında olup
İyiliği tercih edendir.

Yazardan....

Baranın annesine  gösterdiği sert tepki ve bu kadar evlatlarına olan vurdum duymazlığı,genç adamı hem öfkelendirip hem de şaşkınlığa düşürmüştü.Ama asıl şaşkılığı terastan aşağı bağıran karısı yaşatmıştı.O da başına aldığı beyaz bir şal ile aşiret karşısına çıkmıştı.
Kadını gören herkes,ağzı açık kalmış,bu duruma en çok korku ile bakan Avşin kadın olmuştu.İşte şimdi onun için herşey bitmişti.

"Olmaz Baran vicdanı olmaz.Eğer öz evladı değilsen asla vicdanı olmaz"diye bağırdı genç kadın.
Baran duyduğu sözlere anlamsızca bakmış,olduğu yerde donup kalmıştı.
Buna da en çok yüzü gözü yara içinde olan Fırat sevinmiş,alaycı bir kahkaha atmıştı.Ne demek istemişti karısı?Kimin öz annesi değildi?

"Se_sen..sen ne dersin Hazan? Ne demek bu? Diye sordu genç adam.Kelimeleri zor çıkarmış,boğazına oturan yumru ile zor konuşmuştu.Genç kadının söylediklerini duyan Yade: "Hazan"diye seslendi.Genç kadın kafasını çevirip baktığında yade'nin gözlerinde yapma der gibi ifade vardı.Ama Hazan için artık yeterdi.Kocasının herşeyi bilmeye hakkı vardı.Diye düşündü.Kafasını iki yana salladı.Susmayacağını ifade etti.

"Suss..!! Sus yoksa..?"diye avaz avaz bağırdı Avşin kadın avludan yukarıya bakıp.Genç kadına doğru.Baran daha da sinirlenmiş;

"Ne o? bu kez ne ile tehdit edeceksin?Sesini kes.!" Diye dişlerinin arasından tısladı.

Gerçekleri bilen Mafruz ağa..Ortam'ın daha çok karışacağını bildiğinden bu adamları buradan göndermesi gerekti.Yavaşça oturduğu yerden kalkmış,genç adam Baran'ın yanına gidip kulağına fısıltı halinde bir şeyler söylemişti.Genç ağa kafasını aşağı yukarı sallamış,Sonra da karısına dönüp:

"Aşağı gel.Daha sonra konuşacaksın."diye de sert ve emrivaki bir tonda uyarıda bulundu genç kadına.Bu kadar şeyi bilip,bunca zaman susması genç adama ağır gelmişti.Ağalardan Mafruz ağa,genç adama bakıp:

"Baran sen bu Zeyno kızın talak hakkını aşiret önünde ver.Biz gidelim."demişti.Asıl olan onları oradan uzaklaştırıp aile içi meseleden uzak tutmaktı.Genç adam öfkesi,şaşkınlığı,duydukları herşey bütün duyguları karmakarışık hale gelmiş.Ne hissedeceğini bile şaşırmıştı.
Derin bir nefes aldı.Tek eli ile burun kemerini sıktı.Biraz sakinleşse iyi olurdu.Bu sırada yanına gelen karısı,kolundan tutup,kulağına fısıltı olarak ikisi duyacak şekilde konuştu:

"Sakin kalmalısın,hep sen benim yanımdaydın.Şimdi ise ben senin yanındayım sevgilim."dedi.Adam kadının yüzüne baktı.Bakışları ise buz dağından farksız dı.Genç kadın bakışları gördüğü anda içi titredi.
Baran karısını kenara çekip,tekrar ağalara döndü ve dudaklarını araladı:

"Siz şimdi benden "boş ol"deme mi istersiniz değil mi"? Diye sordu herkese ardından devam etti.
"Mafruz ağa,sen bu aşiretin en büyüğüsün.Söyle bakalım,Siz bu kadın ile nikah kıyılırken benim ağzımdan Aldım kabul ettim.Diye duydunuz mu?'" Mafruz ağa bir an düşündü.Hafızası geriye sardı.Lakin Baran haklı "kabul"ettim dememişti.Kafasını iki yana salladı yaşlı adam.Diğerleride hatırlamış "hayır" diye cevaplamıştı.Baran aldığı cevaplardan memnun olmuş.Bu yüzden:

DOĞUYA UZANAN AŞK (TAMAMLANDI)Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang