Erkek Arkadaşın Olmak İstiyorum

Hormon Kargaşası

Kızlar günü: Renkli ojeler, tırnak bakımı, şekerli kokular, yüz maskeleri ve bolca eğlence! Ve tabii ki de renkli pijamalar ile BOLCA da huzur.

"İloş, arkadaşını çok sevdim ben ya!"

Bolca huzurun olması sebebi apaçık belliydi aslında. Hah, Cevap basit, erkekler yoktu. Erkeklerin yüz bakımı yapmaması ve hiçbir şekilde sivilceye, siyah noktaya sahip olmamalarının sebebi zaten kendileri dışında herkesi strese sokuyor olmalarından kaynaklıydı. Hayatımda daha önce bir arada bulunmadığım ve tanıyor bile olmadığım Berkan bile beni strese sokuyordu ve alnımda bir tane gül gibi sivilcem vardı.

Yirmilerimin başlarında oluşumu ve ergenliğimin de -bi zahmet- bittiğini göz önünde bulundurursak sivilcemin olma sebebi bas bayağı belliydi.

"Evet," Diye İlayda'nın konuşmasıyla gözlerimi açtım. "Çok tatlıdır benim Deniz'im."

İlayda'nın arkadaşlarının evindeydim ve takılıyorduk. Maske yapılıyordu şu anda İlayda tarafından bana. Ne diyebilirdim ki eğlenceliydi gerçekten ve sarıyordu. Önce sarma, dolma, kısır ve kek eşliğinde gün yapar gibi takılmıştık ortalama yedi kişi. Sonra eski türkçe pop eşliğinde dans ederek çay içmiştik ve şimdi sırada bakım vardı.

"Ay evet ya, hep bizle takılsana sen?"

Elime aldığım aynadan yeşile boyanmış yüzüme bakarken cevap verdim,

"Takılırım tabii." Takılırdım vallahi. "Siz beni çağırın gelirim kızlar."

El ele tutuşup adımı haykırsınlar göklere. Çünkü mazlumlara göğe haykırdığında ben ortaya çıkarım.

İlahi Deniz.

"Sana da oje sürelim mi Deno?"

Kafamı çevirip elindeki kırmızı ojeyle gözlerime bakan başka bir arkadaşa baktım. He oldu olacak destekli sütyen de takalım bana? İyi ki eşcinselim dedim amına koyayım abartıyorlardı.

"Yok kız." Diye çıkıştım. Anlaşılan dişil enerjim artıyordu burada. "Millete ne derim?"

"Ay hayır!"

"Bir şey olmaz ya!"

Diye millet de bana çıkıştı.

"Sileriz ayrılırken. Hem bak," Bana oje sürmeye teklif eden kız önündeki kutuyu karıştırmaya başladı. Kısa uğraş sonucu şeffaf kutulu ojeyi çıkarıp bana baktı. "Bu parlatıcı. Bunu sürelim yakışır sana hem belli de olmaz."

Ufak bir matematik kullanmalıydım. Duyduklarımı şöyle bir tarttım kafamda. Son zamanlar testosteron hormonum ışık hızında yükseliyordu, bacağımdaki kıllar normale göre daha hızlı uzuyordu ve sorunlarımla çok hızlı mücadele edebiliyordum.

Daha fazla testosteron = Berkan'a dönüşmek = Allahsızlık.

Berkan gibi biri olmam gözümün önüne gelmişti birden. Benden dağ ayısı olur muydu olmaz mıydı bilgim yoktu ama cahil, dar görüşlü, kendini eğitememiş, aşağılık kompleksli biri olmayı istemezdim, her ne kadar seksi görüntüm olsa BİLE.

"Olur sürelim hayatım." Diye konuşarak zevkle uzattım aynayı tutmayan elimi.

"Ay!" Kız heyecanlandı birden, kendinden geçti. "Hep bir gay arkadaşım olsun istemiştim!"

Son testo bükücü olarak biraz dişil enerji bana eski beni geri getirecekti, buna emindim. Zira son zamanlarda çok saçmalamaya başlamıştım. Durduk yere hüzünleniyordum, yaşam enerjim benden uzaklaşıyordu ve evli erkekler gibi davranıyordum.

Belli süre dişil enerji tazelemesi seansı sonrasında evime dönmüştüm. Her ne kadar bana ait olmasa da ben yaşıyordum ve iyelik eki gönül rahatlığıyla getirebilirdim. Şunu söylemem gerekli ki İlayda'nın arkadaşları gerçekten müthiştiler. Onlarla daha fazla zaman geçirmeyi planlıyordum belki haftada bir gün böyle bir şey hep beraber yapabilirdik. Şu zor dünyada hormonlarımı ve akıl sağlığımı koruyacak şeyin bu olduğuna yüzde yüz EMİNDİM. Hayat zordu ve bence herkese böyle bir şey lazımdı.