Yıldızları Doğru Oku!

1.4K 105 24
                                    

Ertesi gün Berkan'la beraber spor salonundaydık. Sabah birçok şey normaldi. Öncelikle yatakta kendi başıma uyanıp Berkan'ın büyülü bir biçimde yok olup olmadığını uyku sersemliği ile sorgularken odama girip beni kahvaltıya çağırmıştı. Çünkü annemle kendisinin uyanalı çok oluyormuş ve annem sahilde yürüyüşe çıkmış ve gelmek üzereymiş. Ayrıca sofrayı da kurmuşmuş falan.

Bir şeyler daha konuşmuştu ama hiç cevap vermemiştim. Çünkü sabah uyandığımın ilk en az on beş dakikası hiçbir şey anlamazdım, kafam çalışmazdı ve cevap veremezdim.

Garipti ki Berkan resmen BİZE kahvaltı hazırlamıştı. Doğruyu söylemem gerekirse çok da güzel hazırlamıştı. Kendisi her sabah ekmeksiz direkt olarak on tane haşlanmış yumurta yanında da içine bir şeyler katarak sütlü yulaf ezmesi yerdi. Bunu yemek yapmayı bilmiyor oluşuna yorardım ve ona üzülürdüm fakat gel gör ki bizimkinin HER ŞEY için potansiyeli varmış.

"Deniz, neye sinirlendiğini anlayamadım?"

Ayrıca sabah uyandığımda, gece Berkan'ın ayı uykusundayken birkaç kere üzerime çıktığını hatırladım. Üzerime çıkmıştı, bana sarılmıştı ve bir sefer de kendimi ona sarılırken bulmuştum. Kendime kızmıyordum çünkü ben uyurken bir şeylere ZATEN sarılırdım. Olması gerekeni yaparak kendisini ittirerek ayırmıştım tabii ki de.

Çatılı kaşlarımla bakışlarımı öteki tarafa çevirdim. Bir tane kızla Berkan'ı SAMİMİCE konuşurken yakalamıştım. Doğruyu söylemem gerekirse asıl samimi taraf kızdı ama yine de Berkan'a da sinirliydim. Berkan'a ne şartlar altında olunursa olunsun kızmak farzdı.

"Ayısın."

"Ne alaka lan?"

"Git burdan."

Berkan sözümü dinlemek yerine önüme geçerek omuzlarımdan tutundu,

"Kıskandın-"

"Hayır!" Diyerek bir adım geri attım. "Kıskanmadım."

Berkan başını yukarı kaldırıp ofladı.

"Oğlum," Deyip indirdi başını yeniden bana. "Kendisi bana soru soruyordu. Mecburen-"

"Mecburen değil." Diyerek kızgınca bakmayı sürdürdüm. "Kendisi söyledi, o senin eski sevgilin!"

Kız güzeldi de ve bu daha çok can sıkıcıydı. Kızın kızıla boyalı bakımlı uzun saçları, süper vücudu, fındık gibi burnu ve muazzam da bir makyajı vardı. Zort olasıca Berkan, öyle bir kızdan yüz seksen derece dönüp bana nasıl bakar? Ayrıca bir erkeğim!

Ama yine de o kıza göre bence daha çok ilgi çekiciyim lakin bu ŞU AN konumuz değil.

"Olabilir lan?" Berkan da çattı kaşlarını. "Ne yapabilirdim?"

Daha fenasını söylemek isterim ki kız Berkan'a bir kolye hediye etti ve Berkan da bunu ALDI. Aldıktan sonra garip davranmaya da başladı. Şuna yemin edebilirim ki o kolyenin içerisinde BÜYÜ vardı. Bağlama büyüsü yapıp getirdi kız Berkan'a ve bizim zavallı protein zekalı da büyünün altına girdi.

Ellerimi iki yana açıp kaşlarımı kaldırdım.

"Konuşmayabilirdin mesela, Berkan?"

Berkan dalga geçer gibi ben gibi kaldırdı kaşlarını ve mırıldandı. Kollarını da birbirine bağladı tabii.

Ona cevaben,

"Evet? Niye konuşuyon? Git birilerine yönlendir-" Kaşlarımı çatıp ellerimi göğsüme vurdum. "Bana yönlendir? Anneme demedin mi Deniz burada çalışıyor diye!"

Anneme beni kurtarmak için burada çalıştığım yalanını söylese de yine de bana yönlendirebilirdi. Zaten buraya da anneme işe gidiyoruz diye yalan söyleyerek birlikte gelmiştik.

Erkek Arkadaşın Olmak İstiyorumWhere stories live. Discover now