20.Bölüm

117 9 4
                                    

İYİ OKUMALAR 

---------------------&&&----------------------

Oldukça sakin bir şekilde ayağa kalktım

" Yakında boşanacağız" Yaş dolu gözlerine rağmen gülümsemişti. Duramadım orada. Kalmamın da bir anlamı yoktu zaten. Ayaklarımın süre süre çıktım mutfaktan. Ekrem babayı görüp gitmek istiyordum. 

Oturma odasında olduğunu düşünerek, orada gittim. Düşündüğüm gibi buradaydılar. Melek Savaş'ın kucağındaydı. Ekrem baba onun için açılmış yatakta uzanıyordu. Beni görünce ikisi de kafalarını bana çevirdi. 

" Hoş geldin kızım" dedi Ekrem baba. Benden büyük olmasına rağmen nezaketen de olsa yerinde doğrulmaya çalışırken, durdurdum onu. 

" Lütfen rahatsız olma Ekrem baba. " dedim gülümseyerek. Savaş yanına oturmamı beklese de yanına oturmayıp tekli koltuğa geçtim.

 " Özür dilerim.  Gelemedim yanına " dedim. Ona karşı oldukça mahcup hissediyordum. 

" Ne özrü kızım. Torunum da rahatsızmış, onu tek başına bırakıp çıkamazdın" dedi. Anında gözlerimi  Savaş'a çevirdim. 'Onayla' der gibi gözlerimi kapatıp açmıştı. Benim yüzümden ona yalan söylemiş. 

Kendimi tekrar mahcup hissederken, gözlerimi tekrar Ekrem babaya çevirdim. 

" Ne olursa olsun, gelmeliydim yanına." Babacan bir şekilde gülümsedi. Gülümseyerek karşılık verdim bende. İçerdi ki konuşma aklıma düşünce acı bir sızı doldu yüreğime. Hiç istemesem de o an geri dönülmez bir karar aldım. 

" Ekrem baba, eğer müsaitsen seninle konuşabilir miyiz biraz?" dedim. Savaş'ın bakışları üzerimdeydi ve şuan kaşlarını çattığına emindim. 

" Kötü bir şey yok ya kızım" dedi zor da olsa gülümsedim. " yok yok merak etme " dedim. İçi rahatlamıştı. Onun huzurlu bakan gözlerine nasıl kararımı söyleyecektim bilmiyorum. " Savaş oğlum hadi biraz yalnız bırak bizi. Belli ki gelin kızımın seninle ilgili şikayetleri var " dedi gülerek. 

Savaş, babasının sözlerinden sonra bir kaç saniye daha baktı bana. Benimle göz göze gelip, belki de babası ile ne konuşacağımı anlamak istiyordu. Bakmadım ona hiç

Babasının ısrarlı bakışlarından sonra kızımızı da alarak çıktı odadan. Bugünden sonra doğru düzgün bir daha görüşmeyecektik belki de. 

Savaş'ın çıkmasının ardından. Konuşmak için biraz daha yaklaştım Ekrem babaya. Gözlerimde ki hüznü görmüştü sanki. Sevecenlikle tuttu elimi. 

" Söyle bakalım. Bizim hayta ne yaptı sana " gülümsedikten sonra bende elinin üzerine elimi koydum. " Öncelikle anlatacaklarım için özür dilerim. " dedim. Nasıl başlayacağımı bilmesem de bir şekilde başlamalıydım. Sözlerimden sonra kaşları çatılmıştı. 

" Biz Savaş ile evli olsak da normal karı kocalar gibi olamadık. Hep bir soğukluk ve mesafe vardı aramızda. Bu ne onun ne de benim suçumdu. Olamıyorduk çünkü Savaş'ın kalbinde başka biri vardı. Yani hala var" zordu devam etmek ama başka da şansım yoktu. 

" Beni istemeye geldiğinizde çok şaşırmıştım. İlk zamanlar inanamadım hem istemenize hem de babamın hemen beni vermesine. Tabi bana benim için para istediğini bilmiyordum" 

" Kızım " dedi hemen. Öğrenmem onu da endişelendirmişti.  " kızmadım size, küsmedim de sadece zoruma gitti. Kendi öz kızını nasıl mal gibi satmasından utandım. Neyse." dedim. Acı bir gülümseme yerleşti yüzüme. 

" Beni anlayacağını umarak tek şey isteyeceğim senden baba" İlk defa adını kullanmadan ona baba demiştim. Bu onu şaşırttığı kadar mutlu da etmişti. 

~Hümeyra~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin