X

38 2 0
                                    


Künkten akan suyu avuçlarına doldurup yüzüne çarpıyor, "Genç ve diri Efes," diyerek haykırıyordu. Her narası hamamda yankılanıyordu, izleyenler de duruma gülüşüyordu. Kimsenin yapmayacağı şeyleri yapmak Decimus'un âdetidir.

Havuza atlayıp yanına yüzdüm. Sudan çıkıp keyfini bozmadan yanına oturdum. Muzipçe kıkırdarken, "Şu heybetli Kaystros bile dün gece kadınlara yenik düştü," dedi, heykelin karın kaslarını kollarını okşayarak, "Efes'in eteğinde dolaşan bir zampara gibi aklında parlamadı mı?" diye sordu utanmadan.

Yüzüme su çarpıp, "Tam da aklımdan geçenleri söylüyorsun. Baksana buradaki tüm erkekler de bizim gibi duruma gülüp duruyor. Bakir oğlanların kadınlara duyduğu acemi hazın alayı," dedim. Kulağımda Thrud'un o sözleri kendimi sırtüstü havuza bıraktım. Tavanın muhteşem işlemelerine bakarak havuzda salınıyorken biraz daha nefes verince suya biraz daha battım. Kulaklarım suya batınca o uğultuları duymaya başladım. Tam hayal ettiğim gibiydi. Gözlerimi kapayıp aklımda geçen gecenin armonisini gerçekte duyduğum suyun sesiyle çarpıştırdım. Muhteşemdi. Hayallerimin tanrısı olarak bambaşka bir dünya yarattım işte. Gecenin hatırı daha da devleşti. Nefesimi tutabildiğim kadar suyun üstünde öylece salındım. Nefesim tükenince kollarımı açıp son ana kadar hayalimi bozmamaya gayret ettim. Birden tüm nefesimi verip suya daldım. Var gücümle suyun daha da derinine indim. Suyun sesi daha da artınca gecenin ezgisiyle çarpışmaları kolaylaşmış gibi geldi. En son amazonlara saygı duruşunda bulunduğu o yerdeki müzik eşliğinde kendimi salıp yavaş yavaş yüzeye yükselmeye koyuldum. Zira bir anlığına da olsa kutsanmış gibi hissettim. Hem de ayak başparmak uçlarımdan saçımın en uzun son teline kadar. Ritüelimi bitmişti. Havuzdan çıkıp soğuk kısma (1) geçip rahatça uzandım. Hizmetlilerime meyve ve yiyecek gibi atıştırmalıklar istediğimi söyledim. Aceleyle servise başladılar. İyi hasat karpuz ve incir getirildi. Decimus benden önce sıcak odaya (2) geçmişti. Sıcak odayı atlayarak soğuk kısımda vakit geçirmek geçti içimden. Decimus'a haber yolladım.

Sıcak odada yeterince vakit geçirmiş olacak ki yanıma gelip oturan Decimus, "Geç kalmadan toparlanalım. Vakit geldi. İonnia'nın yanına gidelim," dedi.

"O halde çıkışta görüşürüz," dedim. Odalarımıza (3) giyinmek üzere çekildik. Çıkışta fazla eşyalarımı hizmetlilerime verip onları eve gönderdim. Decimus'da aynen benim gibi yaptı. Baş başa kaldık. Celsus Kütüphanesi'ne (4) doğru yürümeye başladık. Plansız davetin lafını açmamıştık. "Biliyor musun ancak öğlene doğru uyanabildim?" dedim.

"Uykusuzum diyebilirim. Erken uyanmak zorunda olduğum bir gündü. Sabahtan davalarım vardı. Hamam'a gelemden önce de Celsus'da dersim vardı. Nereye gitsem babanın tertiplediği davet hakkında konuşuluyordu." dedi.

"Hoca Akimos'a göre gecenin özgürlüğünün korkusu birleştirmişti bey babaları." dedim.

"Yok, hayır. Öyle değil. Plansız gibi görünse de sadece bir tesadüf. Thrud'un sahnesinin sabahına olması gerçekten tesadüf. Babamın davet edildiğini günler öncesinden duymuştum. Bu öylesine plansız bir darbe toplantısı değildi, gerçekten seçkinlerin davet edildiği bizleri çok çok aşan gayet üstünlerin toplanmasıydı." dedi Decimus.

"Gerçekten mi?" diye sordum. Kafasını sallayıp yoluna devam etti. Kuyumcuların olduğu sokağa gelmiştik. Kuyumculara bakarak acele etmeden yürüyorduk. "Birden aklıma geldi. Ben davet edilmedim ama ev sahibi olarak çok uzun olmasa da kısa bir süreliğine o muhteşem seçkinlere eşlik ettim." dedim.

"Oradaki herkes dönüp bana dikkatle baktığında bunun nedeninin orada davetli olmadığımı anlayamamış olmam tam bir komedi desene. Sanıyordum ki gece yüzünden herkes bir şekilde bana öfke içindeydi." dedim.

Efeslilerin Byzantium Masalıحيث تعيش القصص. اكتشف الآن