13- Düğün alışverişi

2.3K 115 2
                                    

13- Düğün alışverişi
Laura Kamer Rivera

"Hadi gidelim." İçeri girdik. Yaren ve Yavuz yan yana oturuyordu. Meriç ise tekli koltuğun kolçağına oturmuştu. "Yeni gelin gel buraya otur." Tekli koltuğa yönelecekken Gökhan beni durdurdu. İtalyanca kulağıma fısıldadı. "Yanıma otur." Başımı salladım. Onun yanına üçlü koltuğa oturdum. Elini omzuma koydu. Yavuz tuhaf bir göz süzmesi ile bize bakıyordu.

"Merhaba Kamer ben." Bana döndü başını salladı. "Yavuz bende, memnun oldum. Şimdi ben biraz ciddi bir adamım Kamer, o sebeple net olacağım. Hiç inanmıyorum size." Yaren karnına vurdu. "Uf ne boş konuştun. Ben inanıyorum, aşk böyle bir şey! Sen hiç yaşamadığın için bilmiyor olabilirsin Yavuz'cuğum ama insanlar aşık oluyor ve bir anda her şey olabiliyor." Yavuz kaşlarını çattı.

"Yemin ederim kocan sana nasıl katlanıyor ya!? Girme bir araya ben konuşuyorum." Yaren omuz silkti. "Neyse dediğim gibi size hiç inanmıyorum ama Gökhan benim en yakın arkadaşım yardımım gerekirse yardım ederim." Tebessüm ettim. Ne denir bilmiyordum. Gökhan omzumdan tutarak beni kendine yaklaştırdı. "Şüphen kalmasın diye uğraşmayacağım Yavuz zamanla zaten ayrılmayınca anlarsın sen anlayacağını."

Başını salladı. Birbirlerine bakıyorlardı ama konuşmadan anlaşıyorlardı. Başım hala Gökhan'ın göğsüne dayalıydı. Kalkmadım. Kalkmak istemiyor olabilir misin sen? İstemiyorum ne var. Meriç'le göz göze geldik. Gözlerinde sinsi bir bakış vardı. Kaşlarım çatıldı. Ne karıştırıyordu bu? "Abla abi" heceleri uzatarak çocuk gibi sesleniyordu. "Evet?"

"Ablam belki hayır der ama bu gece bende kalsanıza." Gökhan kaşlarını çattı. "Meriç senin 4 odan var hepsi dolu nereye yatıracaksın?"

"Neden dördü de dolu?" Gökhan Yavuz'a döndü. "Laura'nın bir arkadaşı var o bizde kalıyor." Yavuz şüphe ile kaşlarını çattı. "Ee bir oda boşta hala sen ve Laura beraber kalmıyor musunuz?" Cidden cezanı bul Meriç! Cidden cezanı bul be çocuk! 

"Sana ne Yavuz? Allah Allah?" Sırtını koltuğa yasladı. "Ben kalıyorum bu gece. Boş odayı bana verirsiniz artık." Meriç hızla başını salladı. "Yaren'de kalır. Yaren kalır mısın?" Yaren bakışlarını kıstı. "Nerede yatacağım oğlum hem kocam özler beni olmaz." Güldüm. "Bak nasıl biliyor kadının halini sor Gökhan'a o dururken Laura başkasının evinde kalsa mutlu olur mu? Olmaz. Benim kocam da olmaz."

"Görmemişin kocası olmuş tövbe tövbe." Türkçe tepkileri oluyordu ve anlamakta zorlanıyordum.   Gökhan söze girdi. "Yaren haklı inan bende mutlu olmazdım." Yaren ayaklandı. "Tam da o sebeple ben artık kalkıyorum gençler." Yaren'e kapıya kadar eşlik ettim. Çıktıktan sonra Gökhan yanıma geldi. "Gerizekalı Meriç yüzünden odandan olacaksın kusura bakma. Maria ile yatarsın bu akşam olur mu?" Başımı salladım.

"Ama eşyalarım o odada." Saçını karıştırdı. "O sorun olmaz benim odamda yer yoktu oraya koyduk deriz." Başımı salladım. Saat akşam dokuza geliyordu uyku için erkendi. "Ben o zaman bir Maria'ya bakıp yanınıza gelirim." Başını salladı.

Maria'nın kaldığı odaya girdim. Sırtı kapıya dönük yatıyordu. Yakından baktım uyuyordu. Üstünü örtüp geri çıktım. Yanına kıvrılırdım. Salona döndüm. Yavuz Meriç'e odaklanmıştı. Gökhan sırıtarak onları izliyordu. "Ne yapıyorlar?"

"Meriç okulu bıraktı biliyorsun abiside madem okulu bıraktın benimle çalış diyor. Meriç'te klasik isyanlarda." Güldü. Duyabilmem için çok yakınımda fısıldıyordu. "Abi ben sana o günde dedim ya beni İstanbul'a döndürmeyecektin ya da benim yaptığım şeylere katlanacaktın. Şimdi döndürdün madem o zaman katlanacaksın."

YALAN HAYATWhere stories live. Discover now