3. bölüm " zor gelen mutluluk"

179 120 9
                                    

9 Gün sonra...

Yok yok hayır ben artık kimseye asla güvenemeyeceğim. Neden çocuğuna bumu yapardıki insan nasıl gerçek babasını saklardı aklım gerçekten almıyordu taburcu olmuştum bugün kesilen yerlerime dikiş atılmış ve daha iyiydim ağrılarım kesilmeye ve acım hafifleşmeye başlamıştı. Gerçek babam olduğunu öğrendiğim adam 5 dakika bile yanımdan önemli bişey olmadığı sürece ayrılmamıştı. Gerçekten beni çok seviyordu ve bende bu adama alışmaya başlamıştım hastanedeyken gülüp eğlenmiştik moralimi düzeltmek için herşeyi yapmıştı. Ve sokaklarda yaşadığımı öğrenince o kadar sinirlenmiştiki bunu yüz tepkilerinden bile görmüştüm. Gerçek babamın adı Ardaymış babam sandığım adamın adı cihandı yıllarca babamın adını cihan zannederken babamın adının Arda olmasıda varmış kaderde. Soyadım yılmaz sanıyordum ama korkmazmış gerçekte. "Asya korkmaz baya iyiymiş ya." Kardeşimin adınında Ceren olduğunu öğreneli 5 dakika olmuştu oda tek çocukmuş tıpkı benim gibi. Sonradan tanıdığı bi kızı kardeşi olarak severmiydi? bilemiyorum ya ben onu kardeşim olarak severmiydim? Onu sanırım zaman gösterecekti çünkü babam beni kendi evine götürecekti ne kadar istemeyip olmaz desemde çok istiyordu yanında olmamı bunca yıl benim hasretimi çekmiş şimdi ayrılmak istemiyordu ve gerçek babam olup olmadığı kesinleşsin içim rahat etsin diye DNA testi yaptırmıştı. Sonuç evet gerçek babam oydu test'de öyle gösteriyordu. Ben bir daha annemi affedebilirmiydim? Orası sanırım hayır ama aklımın bi yanıda belki söylememek zorunda kalmıştır belki bi nedeni vardır diye geçiriyordum. Ama bu ihanete uğradığım gerçeğini değiştirmiyordu. Babam sonunda beni eve getirmişti bizim eski evimizdeki villaya benziyordu babam gil de villada oturuyordu. "Vay be zenginlikten fakirliğe farkirlikten tekrar zenginliğe bu nasıl iş?" Bavullarımı alan çalışanlar eve yöneldiler. Babam niye girmediğimi sorguluyordu ama benim hala içimde kötü insanlarmıdır? Diye bi burukluk geçmiyor değildi. Babam anlamış gibi "çok güzel olacak" dedi "bana güven kızım tertemiz yeni bir sayfa açıp seninle çok mutlu olacağız." Dedi ve hala tam rahatlamadığımı görünce "Aylin senin gelmeni o kadar çok istediki " dedi Aylin babamın eşinin adımıydı? "Eşinin adı Aylinmi baba?" Dediğimde yüzünde bi gülümseme oluştu "Evet kızım seni çok seveceğine eminim." Dedi ve içime biraz'da olsa su serpmişti. Kötü insanlar olduğunu düşünmedim değildi istemez diye düşünmüştüm sonuçta kocasının başka kadından olan çocuğu olduğum için sevmez diye düşünmüştüm. Eve girdiğim an Aylin hanım, "hoş geldin Asya seni en baştan anlaşalım. Kendi evin gibi alışırsan iyi olur çünkü sen bu evin misafiri değil , ailemizin bi üyesisin." Demişti bu kadını sanırım gerçekten çok sevecektim. "Teşekkür ederim ve hoşbuldum Aylin hanım" demiştimki hafif kaşlarını çatmıştı."Aylin abla tatlım hanımı bidaha duymayayım rahat hissedeceksen annede diyebilirsin ama sanırım bu biraz zaman alacak." Gerçekten bu kadını sevdiğimi söyleyebilirim "o zaman cümleyi düzelteyim. Teşekkür ederim Aylin abla." Yüzümde bi gülümseme oluştu "Tekrar hoş geldin güzelim odanı kardeşinin odasının yanına hazırladık umarım beğenirsin ha bu arada senin için bi kaç giysi aldım seveceğini düşünüyorum umarım beğenirsin." Giysi bedenimi nereden biliyordu acaba? Neyse nerden biliyorsa biliyor. "Baban kardeşinle hemen hemen aynı bedende olduğunu söylediği için onunla aynı bedeni aldım tam olacağını düşünüyorum gel sana odanı göstereyim." Kadının sıcak kanlılığı ve samimiliği gerçekten içimi ısıtmaya yetmişti umarım kardeşim olacak kızda aynıdır. "Burası geç bakalım" Yok artık!" Burası gerçekten benim odammıydı sormadan duramadım çünkü inanamadım "Burası benim odammı gerçekten?" Diye sorduğumda gülümseyerek "Evet mobilyalarını ben seçtim bu konularda zevkim olduğunu söylerler beğendinmi?" Beğenmek ne kelime bayıldım!" Odadan gözümü ayıramıyordum. "Çok güzel gerçekten harika bi zevkiniz var ve çok teşekkür ederim." Gözleri dolmuştu neden gözlerinin dolduğunu anlamadım. Acaba yanlış bişey söyledimde benimmi haberim yok? "Hep bi 2 kızım olsun istemiştim." "Ama bi daha asla cesaret edemedim." Gözlerinden bi yaş süzüldü. " aslında 2 kızım vardı ama doğduktan 4 gün sonra öldü." Neden öldüğünü merak etmedim değildi. "Neden bi hastalığımı vardı?" Bi anda bana sarılmasını beklemiyordum. Bana sarılıp biraz ağladıktan sonra gözyaşlarını silip ellerimi tuttu gözlerime bakıp "bi kazaydı." Dedi "kazaydı sadece bi 5 dakika gözümü ayırmamla oldu..." böyle devam ederse bende ağlayacağım duygusal sahneler hep beni vurmuştur. "Ceren kardeşinin olduğuna çok sevinmişti ve onu bahçeye çıkarmak istediğini söyleyince birlikte bahçeye çıkmıştık. Ceren kucağına almak isteyince dikkatli bi şekilde vermiştim daha ceren o zamanlar 7 yaşındaydı." Bu kız Allah aşkına nerede sabahtan beri adı geçiyor ama kendisi yok" sormadan edemedim konudan uzak bi soru aklıma takılmıştı "Sözünüzü kesiyorum affedersiniz ama ceren kaç yaşında acaba?" Ben şuan 20 yaşındaysam bu kız kaç yaşında? Gülümseme gelmişti kadına "19" ne! ne demişti o 19 mu yok artık ben 20 yaşındaysam bu kız nasıl 19 oluyor? "Ama babam ben doğduktan 2 sene sonraya kadar gelmemişti yurt dışında bi işleri olduğu için gelmemişti fakat annemle hala evlilerdi nasıl aramızda 1 yaş olabilir?" Kadın merhamet dolu gözlerle bana bakmaya devam etti. "Bilmiyordum babanın o zamanpar evli olduğunu bilmiyordum ceren doğduğunda söylemişti bana evli olduğunu ve bir kızı olduğunu kızmamıştım ona çünkü asıl kızması gereken senin annendi." Annem babamın 2 sene gelmediği için değil başka bi kadın hayatında olduğunu öğrenincemi boşanmak istemişti öyleyse gerçekten annemin hiçbir suçu yok oh olsun iyi yapmış. "Anlıyorum sizinde hiçbir suçunuz yok sonuçta sizde sonrada öğrenmişsiniz." Dememle kadının sevgi dolu gözlerine bakmayı esirgemedim. "En son Ecrinin nasıl öldüğünü anlatıyordunuz." Benimde kardeşimin nasıl öldüğünü bilmeye hakkım vardı değilmi? "Cerenin kucağına verdiğimde Ecrin'in ağlamasıyla tam bana verecekken Ecrin'i yere düşürdü." Hayır ama ben buna ağlarım. Hem bu aptal kız madem tutamayacaksan niye alıyorsun 4 günlük çocuğu? Gözlerimden bi damla yaş düştüğünü farketmemiştim elime gözyaşım düşene kadar ee ben demedimmi ağlarım diye? Gözyaşlarımı silen Aylin hanım pardon Aylin abla bişeyler söyleyecek gibiydi ama sanırım kendini hazırlamaya çalışıyordu. "Asya sen benim 3. Kızım olurmusun? " öhm sanırım şuan ne diyeceğimi bilmiyorum aklıma küçükken sen benim çocuğum ol diyen teyzeler aklıma geldi nasıl ciddi olacağım ben şimdi? "Kendi kızınız gibi tabiki bende hissedemezsiniz ama 3. Kızınız olabilirim aslında.." ne diyeyimki yok banane senin kızından benim zaten bi annem var ama öldü mü yok yok olmaz. Sarıldı tekrar ve gözyaşlarını boynumda hissettikçe gözlerim doluyordu bu kadın gerçekten çok tatlı ve iyi bi insandı buna ikna olmuştum. "Tamam bu kadar duygusallık yeter gel seni kardeşinle tanıştırayım." Gözyaşlarını silip kendine çeki düzen verdi. Umarım yeniliklere açık bi kızdır aksi taktirde çekeceğin çok şey var Asya. Çok sevgili kardeşimin odası tam benim odamın yanındaydı Aylin abla kapıyı çaldı "kızım müsaitmisin?" İçeriden "gel anne" sesi gelince kadın elimi tuttu ve çok sevgili kardeşimin odasına giriş yapmış bulundum. Kız tıpkı annesinin kopyası yeşil gözleri ve kızıl saçları onu çok güzel gösteriyordu bana gayet güzel bi şekilde bakıyordu en ufak öfke yada kötülük göremedim aynasının karşısında makyaj yapan kız gerçekten iyi birine benziyordu. Ayağa kalktı ve yanıma gelip elini uzattı "Merhaba hoşgeldin ben Ceren" kızda annesi gibi sıcakkanlı iyi anlaşacağız sanırım. Uzattığı elini sıktım. "Asya hoşbuldum" yüzündeki tebessüm gerçekten içimi ısıtmıştı. Aylin abla," ben çıkayım bi kaç işlerim var 2 ,3 saate dönerim babanız işleri olduğu için hazırlanıyor birazdan oda çıkmış olur görüşürüz "deyip ikimizide öptü ve gitti. Ceren," Asya senin hakkında herşeyi biliyorum ve sana kötü davranacağımı düşünme çünkü kardeşimsin çekinmeden bana ne derdin olursa anlatabilirsin" deyince bende "aramızda 1 yaş var sanırım ablan oluyorum " dedim ablası olduğumu bilsin canım yani aa Asya Asya nereye kadar? "Çok sevgili ablacığım canım sıkılıyor acaba biraz bişeyler mi yapsak?" Kahkaha atmadan duramadım. "Ne gibi? Aşağıdaki havuza beni atmayı düşünmüyorsundur umarım?" Yüzündeki gülümseme çok güzeldi "Yok yok hayır ona daha zaman var önce seninle bi pasta yapsak fena olmaz bence." Tatlı varsa bende varım "olur tamam" dedim ve güldüm. "Hadi o zaman senin için bi önlük getireyim ha aşçı şapkası olmazsa da olmaz" gerçekten bu kız çok tatlıydı ve nedensiz yere beni daha ilk saatlerden güldürmeyi başarıyordu. "Al sevgili ablacığım ama hamuru yoğurmak senden" ne bendenmi yok artık ben sadece süslemeyi yaparım diye düşünmüştüm "Aslında bence hamuru sen yoğur" benim uykum var ayol daha hastaneden bugün taburcu oldum aa olmazki böyle "Tamam tamam daha ilk günden sana iş yaptırmayacağım sevgili ablacığım ben yaparım sen sadece süslemeyi yap" işte benim kardeşim. Mutfağa gittiğimizde mutfağın bile ne kadar güzel olduğunu fari ettim. "Asya ablacığım bana şu üst raftan unu uzatırmısın?" Oyy kurban olduğum ne güzel de abla diyor öyle ablasının gülü uzattığımda kapağını açıp bi bardak yardımıyla unu bardağa döktü ve hiç beklemediğim bir anda o bardaktaki tüm unu kafamdan aşağıya boşalttı "Ceren! Napıyorsun sen ya gözlerimi açamıyorum!" Kıkırdama sesleri gelince daha çok sinirlendim "Ceren Allah seni bildiği gibi yapsın napıyorsun kızım sen!' Hala gülüyor. "Sana küçük bi hoşgeldin hediyesi ablacığım" çeşmedeki suyu açmamla gözlerimi yıkadım ve sonunda açabildim "Görücez şimdi kime hoşgeldin hediyesiymiş bu diyerek bardağa koyduğum unu onun kafasından aşağıya boşalttım " yaa hayır!" Gördü gününü. "Saçlarımı yeni yaptırmıştım ama ya!" Oh iyi olmuş sonra oda gözlerini yıkadı ve babamın yanımıza geldiğini farketmemiştim. "Ne yapıyormuş bu yaramazlar burada bu haliniz ne ?" Deyip gülmeye başlayınca bizde gülmeye başladık "ama baba ilk o başlattı dedim" babam hala gülüyordu "ama ben sana o kadar çok boşaltmadım!" Ne boşaltmadımı vallahi yalan! "Tamam tamam siz keyfinize bakın benim gitmem gerek güzelliklerim." Dediğinde "bize neden sarılmadığını sormuyorum çünkü işe un içinde gitmek istemezsin değilmi baba" dedi ceren ve gülmeye başladım "Hayır tabiki orda hanımcı erkekler gibi anılıp karısına pasta yapmış ondan bu halde denilmek istemem" diyerek daha çok gülünce gerçekten ne kadar güzel bir aile olduğumuzu farkettim. Daha ilk günden sanki doğduğum günden buyana, buradayım gibi hiç yabancılık çekmeme, izin vermemişlerdi. Gerçekten çok mutluydum. Artık mutlu olmam gerekmiyormuydu ki zaten? O kadar zorluğun ardından  mutluluğun gelmesi, gerekiyordu artık. bence bunu çoktan haketmiştim...

RİTİM🔥🍀 (DEVAM EDİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin